OMCT: Türkiye TMK’yi hak ve özgürlükleri kısıtlamak için kullanıyor 2022-06-13 14:06:30   CENEVRE - OMCT, Türkiye'nin Terörle Mücadele Kanunu’nu, hak ve özgürlükleri kısıtlamak ve insan hakları savunucularının sesini susturmak için kullandığını söyledi.   Dünya İşkenceye Karşı Örgüt (OMCT) yaptığı açıklamayla, yalnızca 2021'in son üç ayında, en az bin 220 insan hakları savunucusunun “adli tacize” veya baskıya maruz kaldığını duyurdu. İnsan hakları savunucularının aynı zamanda haklara ve özgürlüklere ne kadar saygı gösterildiğini gözlemleyen insanlar olduğunu ve bu kişilerin aynı zamanda toplumları terör eylemlerinden korumada da çok önemli bir rol oynadıklarını ifade eden OMCT Genel Sekreteri Gerald Staberock, “Bu kişilerin, aslında Türk yetkililerin insan haklarının savunulması da dahil olmak üzere her türlü muhalefeti bastırmak için kullandığı terörle mücadele yasasının hedef aldığı kişiler olması ironik. Türk mahkemelerinin devlet politikasının gönüllü uygulayıcıları haline gelmesiyle, insan hakları aktivistlerinin keyfi cezalarında bir artış görüyoruz” şeklinde konuştu.    ‘YASA ÇOK GENİŞ’   Türkiye’nin 2016 yılından bu yana OHAL rejimi ile yönetildiğini ifade eden Staberock, “19 Temmuz 2018'de resmi olarak kaldırılmış olmasına rağmen, bu rejim aslında bir dizi yönetmelikle kalıcı hale getirildi. Hükümetin stratejisinin anahtarı, hak ve özgürlükleri tamamen kısıtlamak ve insan hakları savunucularının seslerini susturmak için kullanılan 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasasıdır. Yasadaki aşırı derecede belirsiz ve geniş terör tanımı, barışçıl insan hakları savunucularının ‘terörist suçlular’ olarak etiketlenmesine izin veriyor” dedi.   İHD VE TİHV HEDEF HALİNE GETİRİLDİ    Türkiye’de artan soruşturma ve kovuşturmalara dikkat çeken Staberock, sadece resmi verilere göre 2020'de 6 bin 551 kişinin TMK kapsamında yargılandığını, binlerce insan hakları savunucusu da dahil olmak üzere 208 bin 833 kişinin “silahlı örgüt üyeliği” nedeniyle soruşturulduğunu söyledi. Hedef alınanlar arasında, OMCT'nin küresel SOS-İşkence Ağı'nın bir üyesi olan İnsan Hakları Derneği (İHD) ve yönetiminin de olduğuna dikkat çeken Staberock, “Bunun yanı sıra aynı ağda bulunan ve haklarında en az 30 soruşturma ve kovuşturma bulunan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) da hedef alınmaktadır. OMCT, olarak İHD Eş Başkanları Eren Keskin ve Öztürk Türkdoğan'a yönelik devam eden sindirme ve suçlu muamelelerini birçok kez belgeledi” şeklinde konuştu.   BM VE AK’NİN KARARLARI VAR     Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi’nin, Türkiye'nin insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermediği konusunda kararlar aldığını hatırlatan Staberock, Avrupa Konseyi’nin de yakın zamanda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararlarına uymayı reddetmesinin ardından Türkiye aleyhine dava açtığına dikkat çekti.    Öte yandan OMCT, Türkiye'deki ortakları ile beraber hak ihlallerine ilişkin broşürler hazırlayarak web sitesinde (omct.org) yayınladı. İlk broşürde KHK'lilere dair bilgiler yer alırken, ikincisi de, Terörle Mücadele Kanunları ve Türkiye'de insan haklarına etkileri hakkındaki rapordan oluşuyor.     OMCT, dünya çapında işkenceye aktif olarak karşı çıkan ve insan hakları savunucularını koruyan en büyük küresel STK grubudur. 90 ülkede 200'den fazla üyesi bulunmaktadır. Uluslararası Sekreterliği, İsviçre'nin Cenevre kentinde bulunmaktadır.   MA / Rüştü Demirkaya