DEPSAŞ'ın 'banka kredisi' önerisi çare mi? 2022-12-14 09:10:39   RIHA - ZMO Riha Şubesi Başkanı Abdullah Melik, DEPSAŞ'ın çiftçileri borçları için banka kredisi çekmeye yönlendirmesine dair, "Çiftçi borçlandırılarak köle yapılmak isteniyor" dedi.     Riha, Êlih, Mêrdîn, Amed, Şirnex ve Sêrt kentlerine elektrik enerjisi veren Dicle Elektrik Perakende Satış A.Ş. (DEPSAŞ), 6 Aralık'ta 2022 yılının ilk 7 ayında tarımsal sulamada kayıtlı elektrik tüketiminin yaklaşık 2,9 milyar kilovatsaat olduğunu açıkladı. Riha’da 16 bin 298 tarımsal sulama abonesinin bulunduğu belirten açıklamada, 14 bin 394 abonenin borcunu ödeyemediği ve bu borcun 8,7 milyar TL'ye dayandığını aktarıldı.    DEPSAŞ Enerji Genel Müdürü Murat Karagüzel, "Tarımsal sulama abonelerinin 2018 yılından beri yüzde 65-35 ve yüzde 55-45 şeklinde devlet desteği şeklinde ödemeler gerçekleşti. Bu yılda yüzde 35 desteği oldu. Buna rağmen çok ciddi manada alacak stokumuz arttı. Bunun çözümü için ziraat bankası tarafından geçmiş borçların ödenmesi için 5 yıl süreyle faizsiz kredi verilecek” dedi.    ÖZELLEŞTİRME FATURALARI ARTTIRIYOR   DEPSAŞ'ın borçlar için çiftçiyi kredi başvurusuna yönlendirmesini değerlendiren  Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Riha Başkanı Abdullah Melik, çiftçinin kredi borçlarıyla köleleştirilmek istendiğini söyledi. Riha’nın tarımsal potansiyeli açısından birinci sıralarda yer aldığına dikkati çeken Melik, kentte tarım yapılan alanın 5 buçuk milyon dekar olduğunu aktardı. Bu alanların 1 milyon 200 bin dekarında sulama birliklerine bağlı basınçlı sulama sisteminin kurulduğunu, 1 milyon 700 bin dekarlık alanda ise yurttaşların kendi imkânlarıyla açtıkları derin kuyularla tarımsal faaliyeti yürüttüğünü kaydeden Melik, "Urfa’da genel bir enerji tüketimi oluyor. Türkiye’de enerji çok pahalı olduğu için çiftçiler enerji şirketleriyle sürekli karşı karşıya geliyor. Urfa’da enerji dağıtımı DEPSAŞ adlı özel bir şirkette. Devlet enerjiyi özel şirketlere satıyor. O özel şirketler de üzerine karını koyarak, çiftçiye satıyor” diye konuştu.    SÜREKLİ BORÇLANDIRMA AMACI    Dağıtım şirketinin çiftçilere baskısının arttığına dikkati çeken Melik, "İlimiz kurak iklim kuşağında. Maliyetler de çok yüksek olduğu için üretim yapılamıyor. Burada sadece üretim maliyeti yüksek değil. Aynı şekilde mazot, gübre ve tohum gibi diğer kalemlerin de maliyeti çok yüksek. Örneğin sadece bir dönüm pamukta yaklaşık olarak 3 bin TL enerji maliyeti var. Bizim yaptığımız maliyet analizine göre bir kilogram pamuğun maliyeti 15 TL’dir. Buna üretici karını da eklersek en az 21 TL'ye satılması lazım. Ama bugün pamuk 14 TL’den satılıyor. Dolayısıyla maliyetin altında olduğu için çiftçi zarar ediyor. Çiftçiler, bu kadar fahiş fiyatla verilen enerjinin ücretini ödeyemez. En son yaptıkları basın açıklamasıyla Urfa’daki çiftçilerin sulama birliklerinin 883 Milyon TL, toplamda ise 8,7 milyar TL borçlu olduğunu dile getirdiler. Bunun için hükümetin Ziraat Bankası’nda açtığı krediyi almalarını istedi. Bununla çiftçinin sürekli borçlandırılması isteniyor” şeklinde konuştu.    ÖNCE BORÇLANDIRMA SONRA FAİZ   Çiftçinin bankaya borçlandırılmasıyla sorunun çözülemeyeceğinin altını çizen Melik, "Dışardan ithal edilecek ürünlerin daha az ithal etme olanakları yaratılsın. Türkiye, sadece pamuk için ortalama yılda 3 milyar dolar dışarıya para veriyor. Yine buğdayda da durum aynı. Türkiye, tarımsal alandaki ürünlerin alımı için yılda yaklaşık 20 milyar dolar para veriyor. Devlet, bu parayı çiftçiye destekleme olarak verse üretim daha çok artacaktır. Çiftçilerin devletten beklentisi borçlandırma yerine, enerjide yüzde 80’e varan bir indirimdir. Çiftçiyi borçlandırmak yerine bu indirimi yapmalılar ki çiftçi de üretim yapabilsin. Ülkeye katma değer sağlasın. Borçlandırma çiftçiye çare değil. Çünkü çiftçi maliyetini bile karşılayamadığı için borcunu ödeyemeyecek ve ondan sonra gecikme faizleri ödemek zorunda kalacak” ifadelerini kullandı.   "Bilinçli bir şekilde çiftçi borçlandırılarak köle yapılmak isteniyor" diyen Melik, şöyle devam etti: "Çiftçi köle değildir. Üretim yapan bir meslek grubudur. Maliyetlerin düşürülmesi ve çiftçinin üretimi sürdürebilmesinin sağlanması gerekiyor. Bir an önce DEPSAŞ ve DEDAŞ’ın sözleşmesinin feshedilmesi gerekiyor. Bu enerji dağıtımını devlet eliyle yapılması gerekiyor. Çiftçi enerjiyi yüksek maliyetle almamalıdır."   MA / Ömer Akın