Yayla yasakları koyunları sattırdı 2018-10-24 09:04:28 HAKKARİ – Yıllarca sınır ticareti ve hayvancılıkla uğraşan Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Güzeldere köylüleri, mera ve yayla yasaklarından dolayı tüm küçükbaş hayvanlarını satmak zorunda kaldı. Sadece süt ihtiyaçlarını karşılamak için keçi besleyen köylüler, "Bırakın sınır ticareti yapmayı artık hayvanlarımızı bile köyün dışına çıkaramıyoruz" dedi.  Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Güzeldere (Minyaniş) köylüleri de bölgede uygulanan yayla ve mera yasaklarının ardından artık büyükbaş ve koyun besleyemez duruma geldi. Bölgenin yazları aşırı sıcak olması nedeniyle yünlü hayvan beslemenin zorluklarına değinen köylüler yaylaya çıkamadıkları için artık koyun besleyemediklerini, ancak köyde en azından süt ve süt ürünlerinden faydalanmak için her evin 5-10 keçi beslediğine dikkat çekti.    200 KOYUNDAN 15 KEÇİYE   Ellerindeki keçilerin kışın beslenmesi için köylerinin çevresinde bulunan meşe ağaçlarının dallarını (Çilo/Çûlî) keserek istifleyen köylüler, ot bulamadıkları için günlerce ağaçlara çıkarak Çilo topladıklarını söyledi. Köylülerden Salih Ölmez, eskiden her evin 200'e yakın koyununun olduğunu ancak şimdilerde kimsenin tek bir koyununun kalmadığını söyledi. Ölmez, “Bu köyde binlerce hayvanlık sürüler vardı. Her evin en 200 koyunu vardı. Ama şimdi artık hayvan besleyemiyoruz. Her ev ancak 10-20 keçi besleyebilirse ne mutlu ona. Çünkü köyde yayla-mera imkanı kalmadığı için artık kimse fazlasını besleyemiyor. Bizler eskiden beri köyde toprak ve hayvancılık ile uğraşıyoruz. Eskiden yaylalarımız vardı. Yaz aylarını yaylada geçirdiğimiz için çok sayıda hayvan besleyebiliyorduk. Bunun ile birlikte Awoşê denilen yaylamızın etrafında verimli meralar vardı. Buralarda ot biçerek hayvanlarımıza bakabiliyorduk. Ancak yayla ve meralar yasaklandığı için artık yaylaya gidemiyoruz” dedi.   ‘HER TEPEDE ASKER VAR'   Köyde en azından süt ve peynir ihtiyaçlarını karşılamak için sıcağa dayanıklı olduğu için keçi beslediklerini belirten Ölmez, “Devlet hemen yanı başımızdaki sınırları kapattı. Eskiden sınır ticareti yapıyorduk ama şimdi oradan tek bir ekmek bile getiremiyoruz. Çünkü tüm tepelerde askerler konuşlanmış. Bırakın sınır ticareti yapmayı artık hayvanlarımızı bile köyün dışına çıkaramıyoruz. Bizler de bu yüzden keçi beslemeye başladık. Her ev kendi ihtiyacı kadar 10-20 keçi besliyor. Şu anda da keçilerin kışlık yiyeceği olarak Çilo topluyoruz. Köylüler olarak birbirimize yardımcı olarak kışa hazırlanıyoruz” dedi.    'ARTIK KİMSE GEÇİNEMİYOR'   Önceki yıllarda tek bir kişinin bile 20 kişilik aileyi geçindirebildiğini söyleyen Tahir Ölmez de, yaşamın ekonomik şartlardan dolayı artık çekilmez hale geldiğine dikkat çekti. Ölmez,“ Gelinen aşamada üç kişinin bulunduğu bir evi geçindirmek dahi çok zor olmaya başladı. Her şey ateş pahası ve artık hiçbir şey alınamıyor. Bizler köylerde biraz daha iyi durumdayız. Çünkü burada kentlerdekilere nazaran daha şanslıyız. Burada bir çok ihtiyacımızı kendimiz ekip biçiyoruz. Burada susam, kara mercimek, kırmızı mercimek, mısır, domates, lahana, karpuz, kavun ve daha bir sürü mamulü kendimiz yetiştirebiliyoruz. Tek şanslı olduğumuz durum da budur. Her köyle 20 keçi için en az 300 bağ çilo toplamak zorunda yoksa kışın ortasında mağdur olur” ifadesinde bulundu.     ZAHMETLİ İŞ AMA...   Çilo toplama işi yapan köylülerden Hayrettin Ölmez ise, işlerinin zahmetli olduğunu belirterek, “Büyüklerimiz ağaçlara çıkıp kestikleri dalları aşağı atıyor. Bizler de bu dalları dik yamaçlara rağmen tek tek toplayıp bir araya getiriyoruz. Zahmetli bir iştir ama her şeye rağmen bunu yapmak zorundayız” diye konuştu.     MA / Hamza Gündüz