‘Geçinemiyoruz’ diyen emekçiler: Çözüm sokakta

img
İZMİR - "Geçinemiyoruz" mitinginde buluşan emekçiler, var olan tabloda 4 bin 250 TL olarak belirlenen asgari ücretle geçinmenin mümkün olmadığını belirterek, “Sesimizi çıkarmazsak, bu zulüm devam edecek. Çözüm sokakta” dedi.
 
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2022 yılı için asgari ücreti net 4 bin 250 TL olarak açıkladı. Her geçen gün yükselen döviz kuru ve enflasyonla birlikte belirlenen asgari ücretin verilmeden eridiğine yönelik tepkiler sürerken, emekçiler ve işçiler “Geçinemiyoruz” diyerek alanlara çıktı. 
 
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu’nun (KESK) “Geçinemiyoruz. İnsanca yaşam için alanlardayız” şiarıyla dün miting düzenlediği kentlerden biri de İzmir idi. Binlerce kişinin bir araya geldiği Gündoğdu Meydanı’nda, işçisinden emekçisine, öğrencisinden sağlıkçısına ve kadınına hep bir ağızdan insanca yaşam talepleri dillendirildi. 
 
‘ZAM ZULMÜNE DUR DENMELİ’
 
Ülkedeki enflasyona bakıldığında belirlenen asgari ücretin yeterli olmadığını söyleyen öğretmen Güneş Adsız, “KHK’li bir öğretmen olarak 4 buçuk yıl açıkta kaldım. Zaten 4 yıl açlıkla imtihan edildik. 5 aydır çalışıyorum ama aldığımız maaşlar her gün eriyor. 2 bin ya da 3 bin TL kira veriyoruz. Bin TL’ye yakın fatura ödüyorum. Çocuğum okula gidiyor, onun okul masrafları var ve kesinlikle hiçbir ihtiyacımızı karşılayamıyoruz. Bir önceki gün aldığımız ürünü bir sonraki gün alamıyoruz. Kiralar ve diğer tüm masraflarımız arttı. Gerçekten insanca yaşayabileceğimiz, temel haklarımızı ve ihtiyaçlarımızı karşılayabileceğimiz bir ücret talep ediyoruz. Eğer sesimizi çıkarmazsak bu zam ve zulüm devam edecek. Emekten yana demokratik bir Türkiye için herkesin alanlara çıkması gerekiyor” diye belirtti. 
 
‘KRİZİN FATURASINI KADINLAR ÖDÜYOR’
 
“Asgari ücret belirlendiği an yüzde 70 eridi” diyen öğretmen Emine Narkaya, belirlenen asgari ücretle insanca bir yaşamın mümkün olmadığını vurguladı. Bu durumdan en çok kadınların etkilendiğine dikkati çeken Narkaya, “Pandemi döneminde kadınlar ezildi, bütün yük onların omuzlarına yüklendi. Ekonomik krizin en ağır faturasını yine kadınlar ödüyor” dedi.
 
Bütçe hazırlanırken doların 9 TL olduğunu ancak bütçe açıklandığı gün 17 TL’yi aştığını kaydeden Narkaya, şöyle devam etti: “Zaten hazırladıkları bütçenin bir anlamı yok. Bu bütçenin kesinlikle yeniden değerlendirilip insanca yaşam için tekrar belirlenmesi gerekiyor. Barınma, açlık, sağlık ve eğitim gibi sorunlarımız var." 
 
‘ZAFER SOKAKTA KAZANILIR’
 
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen Hemşire Hivda Aksoy, geçinemediğinin altını çizerek, “Onlar geçinebiliyor biz geçinemiyoruz. Şu an mesleğimi yapmadığım bir yerde, alabileceğim ücretin en alt sınırında çalışıyorum. Sadece evde yaşayabilmek için buna mecburum. Açıklandığı gibi eriyip giden bir ücret oldu. En büyük sorunu evde kalan, çalışan ya da çalışması elinden alınmış kadınlar yaşıyor. Bunun için tüm emekçilerin ve kadınların susmayarak sokaklarda yerini alması gerekiyor. Çünkü zafer sokakta kazanılıyor. Kadınlar bu zaferi sokakta kazanacak” ifadelerini kullandı.
 
‘HER GEÇEN GÜN YOKSULLAŞIYORUZ’
 
Ülkenin gidişatının kötü olduğunu söyleyen Ruhan Selcan, 2 bin 825 TL olan asgari ücretle hiçbir şey alamadıklarını, yeni belirlenen rakamla da bunun değişmeyeceğini belirtti. Selcan, “Çünkü TL’nin değeri tamamen düştü. En basitinden bir ped bile alamıyoruz. Sosyal hayatımız zaten yok. Sadece temel ihtiyaçlarımızı karşılayamaya çalışıyoruz. Birçok yerde sigortasız çalıştırılıyoruz. Geçinemiyoruz. Her geçen gün yoksullaşıyoruz" dedi.
 
Eğitim emekçisi Sefer Davarcı, mesleğe yeni başlayan bir öğretmenin 4 bin 300 TL maaş aldığını aktararak, “Asgari ücret 4 bin 250 TL oldu. Hem öğretmene verilen ücret hem de asgari ücretle geçinen insanlara verilen değer burada belli oluyor. MEB artık asgari ücretle öğretmen çalıştırıyor. Bu ülkenin durumu hiç iyiye gitmiyor” diye sitem etti. 
 
‘ERKEN SEÇİME GİDİLMELİ’
 
Asgari ücrette rakamsal olarak bir artışın yaşandığını ancak bunun var olan süreçte hiç kimseye yetmeyeceğini belirten laboratuvar teknisyeni İsrafil Demir de, var olan tabloyla ilgili şunları söyledi: “1 Ocak’tan itibaren 4 bin 250 TL verdikleri zaman insanlar geçinebilecek mi? Asla geçinemeyecekler. İktidar ekonomiyi düzeltmek için sorumluluk almıyor. Dolar yükseliyor iktidar çıkıp çok komik açıklamalar yapıyor. Erken seçim olması gerekiyor. Erken seçim çağrısı, sorunlara çözüm olur mu ondan da çok emin değilim. Mesele bu iktidarın gidip gitmemesi meselesi değil.  AKP gitse de bu ekonomik buhran bir süre daha devam edecek.”
Saatte 20 TL’ye çalışan motorlu kurye işçisi Emre Özüm ise, “Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Dolar her geçen gün daha da yükseliyor. Geçinmek bu kadar vahim bir durum aldı. Asgari ücret en az yoksulluk sınırının üstünde olması gerekiyor” diye belirtti. 
 
MA / Özlem Yayan - Hakan Yalçın