Ekonomik kriz ve ardı ardına yağan zamlar, alt sınıflarını geçim sıkıntısını derinleştirdi. Maaş ve ücretlere kaşıkla yapılan artışlar, enflasyonla eridi. İktidarın yarattığı sonucun ancak seçimle dönüşebileceğini dile getiren halk, bir an önce sandığın kurulmasını istiyor. Ankara’nın Sakarya Caddesi'nde mikrofon uzattığımız yurttaşlar, yaşadıkları sorunları ve çözüm yolunu anlattı. 

 

HERKES ŞİKAYETÇİ 

 

Emekli öğretmen Özden Ece, zamlar sonucu daha önce aldığı bir ürünü aynı fiyattan bulamadığını belirterek, eskiden 300 TL’ye arabasının yakıt deposunu doldururken, şimdi 500 TL’yi aştığını söyledi. Zamlara rağmen emekli aylıklarındaki ücretin artmadığını ifade eden Ece, “Herkes şikayetçi, buna bir çare bulmak lazım. Ben tek başıma oturuyorum, elektriği de çok az yakıyorum buna rağmen gelecek fiyat beni endişelendiriyor. Toplumun belli bir kesimi için üzülüyorum. Millet elektriğini doğalgazını kapatıp oturuyor. Böyle bir şey var mı ya, en ilkel toplumlarda bile yok bu durum. Milletin alım gücü gerçekten çok düştü, Afrika ülkesinden beter bir durumdayız. Bu ekonomik krizin tek çözüm yolu var, derhal seçim” çağrısında bulundu.

 

‘MAFYA’ EKONOMİSİ

 

Mustafa Kılıçarslan, dur durak bilmeyen zamlara tepki göstererek, “Şu an da gelen krizler Türkiye'yi boğmakta. Bu sistemden kurtulduğumuz zaman sefillikten kurtulacağız. Bugünlerde A’dan Z’ye her şey pahalı. Bunun tek çözümü üretim ekonomisi. Gelen zamlar vatandaşın beli bükülüyor. Borç ekonomisiyle, mafya ekonomisiyle bir yere varılmaz, bu ancak krize sürükler. Derhal erken seçim olmalı” diye konuştu. 

 

HÜKÜMET SEÇİMDEN KAÇIYOR

 

Her gün zamlarla uyandığına vurgu yapan emekli Cemil Kaya, “Akşam yat zam, sabah kalk zam. Ne yapacağımızı şaşırdık. Durum ortada halk perişan. Aralık ayında doğalgaz faturam 260 TL, ocak ayında ise 448 TL geldi. Hemen hemen yüzde yüz zamlanmış oldu. Enflasyona yüzde 36 diyorlar. Ne yüzde 36’sı yüzde 60-70. Piyasa belli market belli. Bunlar bilinçli bir şekilde halka konuşuyor. Hükümet seçimden kaçıyor gideceğini bildiği için” dedi. 

 

‘HAKKIMI HELAL ETMİYORUM’

 

Asgari ücrete gelen artışın ardından bazı iş yerlerinin tam zamanlı çalışanlarını yarı zamanlıya çevirdiğini belirten Faruk isimli yurttaş, “Part-time çalışıyorum. Satış danışmanıyım. Vatandaşlar geliyor etiket fiyatlarını görüyor, bize yükleniyor. Etiket fiyatlarına biz karar vermiyoruz. Devlet sürekli esnafa ve marketlere söyleniyor; fakat doğalgaza elektriğe vatandaş mı zam yapıyor? Bunu çok merak ediyorum" diye belirtti. 

 

Ailesiyle birlikte yaşamasına rağmen geçinemediğini dile getiren Faruk, şöyle devam etti: “Tuvalet kâğıdı olmuş 100 lira. Su faturaları artmış. Bu şekilde Türkiye nereye gidiyor, çok merak ediyorum açıkçası. Neymiş efendim ‘Almanya Amerika bizi kıskanıyormuş’ buna ufacık 6 yaşındaki yeğenim bile inanmaz. Bu ekonomik kriz gelecek seçimleri etkilemezse, artık bu millete yazıklar olsun. Önlerine bir saman eksikti zaten son iki seçimdir, önlerine samanı da koyuyorlar onları yiyorlar. Yazıklar olsun, hiçbirine de hakkımı helal etmiyorum.” 

 

KRİZİN SONUCU SEÇİM

 

Yapılan zamlardan şikayetçi olan Çetin isimli yurttaş da yaşadığı sorunları şöyle anlattı: “Aldığımız ücretler yetmiyor, geleceğimizden emin değiliz. Bir an önce bir çare bulunması lazım. İlaç alamıyorum. Doktora randevu bile alamıyorum ‘doktor yok’ deniyor. Her şeyde bir sıkıntı var, market fiyatları ateş pahası, bu krizin sonucu seçim, seçimin sonucu da geçim.” 

 

FİYATLAR ÜÇ MİSLİ

 

İsmini vermek istemeyen başka bir yurttaş ise, şunları söyledi: “Market fiyatları felaket. Sözde asgari ücrete zam yapıldı ama yapılan zamlarla maalesef hepsi eridi. Fiyatlar üç misline çıkmış. Ekonomik krize sebep olanların bir an önce gitmesi gerek daha akıllı, laik insanlara ihtiyacımız var. Halkın ayaklanması lazım, ufak ufak her şeye her gün zam geliyor ve insanlar bunu dile getiremiyor artık, ülke olarak batacağız. Bin 800 lira aylık alıyorum. Bin 800 lirayla ne yapılabilir? Yukarıdaki kişi bana bir akıl versin onu yapayım. Bu krizin çözümü iktidarın değişmesidir.”