Vazgeçmeyen Taş: Kadınlar gerçekten birlikte güçlü 2020-11-18 10:05:40 DERSİM - Yıllarca maruz kaldığı şiddete karşı çıkan Başak Taş, kadın dayanışmasıyla yeni bir hayat kurdu. Şiddetin “kader” olmadığı örneği olan Taş, “Gerçekten kadınlar birlikte daha güçlü” dedi.    Toplumsal cinsiyet rollerini ret eden kadınların mücadeleleri, dayanışmayla “yeni yaşam” umuduna kapı aralıyor. Bunlardan biri de her şeyi arkada bırakıp farklı bir kentte yeni bir hayat kuran 33 yaşındaki Başak Taş. Malatya’da 2008 yılında evlenen ve üç çocuğu olan Taş, yıllarca hem sözlü hem de fiziki şiddete maruz kalır. Bir yıl önce dava açarak boşanan Taş, sadece sırt çantasını alarak hem bulunduğu evi hem de kenti terk eder. Çocuklarını da bırakmak zorunda kalan Taş, başlarda ne yapacağını bilmeden sokaklarda kalır. Bir üniversite öğrencisinin yardımıyla kalacak yer bulan Taş, ertesi gün birlikte Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dersim İl Örgütü’ne giderek, kadınlarla buluşur. Bu noktadan sonra “kadınlar birlikte güçlü” sloganının yaşamında karşılık bulduğu bir süreç yaşayan Taş, önce dava açarak çocuklarının velayetini alır, ardından da yeni bir yaşam kurar.    Kadın dayanışmasıyla yeniden hayata tutunan ve güçlenen Taş’ın öyküsünü kendi anlatımıyla aktarıyoruz:   ‘AİT HİSSETMİYORDUM’   “Evliliğim ilk ayında şiddet başladı. Alevi olmamdan kaynaklı başlayan bir psikolojik şiddet vardı. Ailemi, görmeme izin vermiyordu. Ne derse o olmak zorundaydı. Akrabalarla bir arada oturmak, konuşmak onlar için çok ayıp karşılanırdı. Kadının eşi olmadan dışarı çıkması problemdi. Onların söylediklerini yapmak zorundaydım, kimsesiz ve çaresiz hissediyordum. Kendinize olan güveni kaybediyorsunuz, rahat konuşamıyor, çocuğunuza sağlıklı bir şekilde annelik bile yapamıyorsunuz. Kendimi oraya ait hissetmiyordum. Boyun eğmediğim için sürekli tartışan, düzeni bozan benmişim algısını oluşturuyordu. Kadın erkekten fazla konuştuğunda da fiziksel gücünü ortaya çıkarmaya çalışıyordu. Bu tartışmalarda ölümle burun buruna geldiğim anlarda oldu.    SOKAKTA KALDI   Boşandıktan sonra sadece sırt çantamı alarak Dersim’e geldim. Çocuklarım benden kaçırıldı, verilmedi. Burada ilk günlerde gidecek yerim olmadığı için hastanede kalmayı düşündüm. Bir anne için üç evladını arkanda bırakmak çok zordu. Bir şekilde kendimi kurtarayım, çocuklarımı oradan alayım dedim. Ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Kalacak yer bulamasaydım hastanede yatacaktım. Kış günü sokakta kalmıştım. Bir yerde otururken üniversite öğrencisi bir kız yanıma yaklaştı. Neden ağladığımı sorunca yaşadıklarımı anlattım. Beni kaldığı arkadaşının evine götürdü. Birlikte orada kaldıktan sonra HDP'ye gittik. Onların yardımıyla kendime yeni bir hayat kurdum.    KADIN DAYANIŞMASI GÜÇ VERDİ     HDP’li kadınların desteğiyle verdiğim hukuk mücadelesinin sonucunda çocuklarımı yanıma aldım. Boşandığım kişi hakkında da uzaklaştırma kararı verildi. Ev tuttum ve düzenimi kurdum. Evinde kaldığım öğrenci ve HDP’li kadınlar, her gün benimle birlikteydiler. Bir bebeğe bakar gibi destek oldular. Psikolojik destek sağlayarak toparlanmaya başladım. Bu destek sayesinde toparlandım. Gerçekten kadınlar birlikte daha güçlü olabilir. Ben kadınların erkeklerden daha güçlü olabildiğini gördüm. Birbirine ne kadar sahip çıkabileceğini, kenetlenmenin değerli olduğunu gördüm. Güvenilir yerlerde olduğumu hissettim. Bana yardımcı olan kadınlarla gurur duydum. Hayatımda hiç kimse bana bu kadar değer vermemişti. Kadınların desteğinden güç aldım.   KADINCA YAŞAMAK    Hiçbir kadın erkeğin daha güçlü olduğunu düşünmesin. Bütün kadınların bir arada hareket edebileceği bir zemin oluşturmamız gerekiyor. Sürekli erkekler tarafından bastırılmaya çalışılıyoruz. Kendi sözümüzü söylemek ve kadınca yaşamak istiyoruz. Kadınlar ‘ayrılırsam ayakta durabilir miyim’ diye düşünmesinler. Kendilerine güvenerek adım atsınlar. Eminim her konuda ayakta durabilecekler. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü yaklaşıyor. Bu anlamda şiddeti sadece bir gün değil her gün önlemek gerekiyor. Kadınların şiddet gördüğü her yerde birlik olup önlenmelidir. Bu yüzden hepimiz bir olalım kadına şiddeti tek bir gün değil her gün önleyelim. Bu şiddete maruz kalmış bir kadın olarak, bütün kadın arkadaşlarıma yardımcı olacağım. Bunun için de elimden gelen her şeyi yapacağım.”    MA / Ayşe Sürme