Susuz: Adalet Bakanlığı’nın genelgesinin takipçisi olacağız 2019-12-31 12:46:48   İZMİR - Adalet Bakanlığı’nın “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanması” konusunda çıkardığı genelgenin yetersiz olduğunu belirten Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Üyesi Hilal Susuz, “Genelgenin uygulamalara nasıl yansıdığının takipçisi olacağız” dedi.    Kadın örgütlerinin uzun zamandır 6284 Sayılı Yasa’nın ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması yönündeki talepleri üzerine Adalet Bakanlığı, “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanması Genelgesi” başlıklı genelge yayımladı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Üyesi Hilal Susuz, genelgenin kadınların taleplerini karşılamasa da 6284 sayılı yasanın uygulanmasında olumlu bir adım olarak gördüklerini söyledi.   ‘TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’   Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanması’na dair gönderilen çıkartılan genelgenin, 6284 sayılı yasanın ortaya çıktığı tarihten bu yana atılan ilk adım olduğunu ifade eden Susuz, “Biz zaten her eylemimizde 6284’ün uygulanmasını talep ediyorduk. Genelge bu anlamda verdiğimiz mücadelenin somut bir kazanımı. Çünkü yıllardır kadınlar bu yasanın işlemeyişinden dolayı şikayetçiydi. Her ay onlarca kadının davasını izliyoruz ve pratikte de bu yasanın uygulanmamasının nasıl sonuçlar doğurduğunu görüyoruz. Kadınlar mağdur edilirken, üst sınırdan ceza verilmesi gereken durumlarda indirimler yapılıyor. Genelge elbette yeterli değil, taleplerimizin gerisinde ancak olumlu bakmakta da fayda var ve genelgenin uygulamalara nasıl yansıdığının da takipçisi olacağız” diye konuştu.    ‘KADIN MÜCADELESİ İVME KAZANDI’   Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi gibi mevcut yasaların uygulanması için kadınlar dışında kimsenin mücadele etmediğini vurgulayan Susuz, özellikle Emine Bulut cinayetinin ardından, kadın cinayetlerine yönelik ciddi bir farkındalık oluştuğuna dikkati çekti. Daha önce kadın cinayetlerine dair toplumsal bilincin çok geride olduğunu ifade eden Susuz, “2019’un İlk 11 ayında 430 kadın öldürüldü ve bu rakama her gün yeni bir kadın cinayeti eklenmeye devam ediyor. Buna karşın 2019 yılında kadın cinayetlerine karşı kadın mücadelesi ivme kazandı. Kadınlar artık yalnız olmadıklarını biliyor. Başına bir şey geldiğinde başvuracağı yasaları biliyorlar. Her şeyden önce kadınlar artık örgütlü bir şekilde şiddete ve eşitsizliğe karşı mücadele ediyor” diye belirtti.    ‘GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ’   Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun 6284’ün uygulanması için kadının davalarında yer aldığını sözlerine ekleyen Susuz, platformun pek çok davaya müdahil olduğunu hatırlattı. “Yasa yapıcılar belli ama yasayı uygulayanlar adliyelerdeki mahkeme heyetleri, kolluk kuvvetleri. O yüzden adliyelerde bulunmayı önemsiyoruz” diyen Susuz, ayrıca kadınların davalara müdahil olmasının sanıkların üzerinde baskı oluşturduğunu vurguladı. Susuz, şöyle devam etti: “Şule Çet davasında ve onun birlikte pek çok kadın davasında sanıklar ve avukatları, sosyal medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyu tepkisinden şikayetçi olarak, Mahkeme üyelerine ‘toplum baskısıyla karar vermeyin’ dediler. Buna paralel İstanbul Sözleşmesine ‘yuva yıkan yasa’ denildi. Hemen ardından kadın cinayetleri arttı. Bu sistematik işleyişin parlamentodan sokağa, mahkemeye nasıl yansıdığının en somut göstergesi.”   Bütün bunlara rağmen kadın mücadelesinin hiçbir şekilde geri adım atmadığını belirten Susuz, sözlerini şöyle tamamladı: “Çünkü verilen yaşam mücadelesi. Her gün öldürülen kadınların üzüntüsünü ortak yaşıyoruz. Bu yüzden yaşam mücadelesinin önünde kimsenin durmasını istemiyoruz. Şiddet durana kadar da mücadeleye devam edeceğiz.”    MA / Sevda Aydın