8 Mart'ta kadınlar Feminist Gece Yürüyüşü'nde buluşacak 2020-03-05 14:06:29 HABER MERKEZİ - İstanbul'da kadınların 8 Mart programları netleşti. Kadınlar, İstiklal Caddesi'nde bu yıl Feminist Gece Yürüyüşü'nün 18'incisini düzenleyecek. 8 Mart kapsamında bugün çok sayıda kentte etkinlik düzenlendi.  İstanbul'da kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yapacağı eylem ve etkinlik programları netleşirken, gün dolayısıyla bugün çok sayıda kentte kimi etkinlikler düzenlendi.    İSTANBUL   Özgür Kadın Hareketi (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK)  kadın meclisleri, 8 Mart'a ilişkin hazırladıkları programları ortaklaştırdı. TJA, HDP, HDK’li kadınlar, etkinlikler kapsamında şiir dinletisi, müzik, kadın şölenleri, sinevizyon gösterimleri ve kadın buluşmaları düzenleyerek, tekstil atölyelerini ziyaret edecek.     KADIKÖY'DE KADIN ŞÖLENİ   Çok sayıda kadın örgütünün içinde yer aldığı İstanbul 8 Mart Kadın Platform ise, geniş katılımlı kadın şöleni düzenleyecek. 8 Mart’ta Kadıköy Beşiktaş İskelesi’nde yapılacak olan kadın şöleni saat 14.00’de başlayıp, 17.00’de sona erecek.     GECE YÜRÜYÜŞÜ YAPILACAK   Binlerce kadının bir araya geldiği İstanbul İstiklal Caddesi’ndeki Feminist Gece Yürüyüşü'nün de bu yıl  18'incisi düzenlenecek. Kadınlar bu yıl da saat 19.00’da Fransız Kültür Merkezi önünde bir araya gelip, İstiklal Caddesi’nde kitlesel yürüyüş gerçekleştirecek.    SOYLU’DAN ENGEL   Kadın örgütlerinin söz konusu yürüyüşe ilişkin hazırlık ve çağrılar sürerken, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan açıklama geldi. Soylu, katıldığı bir TV programında “Kadınlar 8 Mart’ta İstiklal Caddesi dışında her yerde yürüyüş yapabilir” dedi.    KADINLAR: YÜRÜYECEĞİZ   Gece yürüyüşü hazırlıklarında bulunan Seda Zorca ise, yasaklara rağmen gece yürüyüşünün yapılacağını vurguladı. Zorca, yapılacak olan yürüyüşte  kadın dayanışmasının önemi ve kazanımlarının ön plana çıkacağını söyleyerek, gasp edilmek istenen kadın haklarına, kadın katliamları ve şiddete karşı yürüyeceklerine dikkat çekti. Zorca, “Gücümüzü bir birimizden alıyoruz” diyerek, tüm kadınları 8 Mart’ta İstiklal Caddesi’nde yürümeye çağırdı.     İBB'DEN BİRÇOK NOKTADA ETKİNLİK    Öte yandan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de 8 Mart dolayısıyla ilk kez kent genelinde geniş kapsamında etkinlik düzenleyecek. Kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının görüşleriyle hazırlanan eylem ve etkinlikler bir hafta boyunca sürecek. İstanbul Aile Danışmanlık ve Eğitim Merkezleri (İSADEM) etkinlikler kapsamında 20 eğitim ve atölye düzenleyecek. Kartal Kültür Merkezi'nde belgesel gösterimi ve söyleşi organize edecek olan belediye, Beyaz Gezi ekibi ile İstanbul turları yapacak. Kadıköy'de de Kadınlar Koşusu ve Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda iki konser gerçekleşecek.   MODERN’DEN ETKİNLİKLER ÜCRETSİZ    Türkiye’nin ilk modern sanat müzesi olan İstanbul Modern Sanat Müzesi de, 8 Mart’ta tüm kadın ziyaretçileri için müze girişi, atölye çalışması, rehberli tur ve film gösterimini ücretsiz yapacağını duyurdu. İstanbul Modern, 8 Mart'ta tüm etkinliklerin kadınlara ücretsiz olacağını açıkladı.   ADANA     HDP Adana Kadın Meclisi ve TJA'lı kadınlar, 8 Mart nedeniyle Adliye Sarayı PTT Şubesi'nde bir araya gelerek, cezaevlerinde bulunan kadın tutuklulara dayanışma kartları gönderdi. HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, tüm baskılara rağmen mor çizgilerinden ödün vermeyeceklerini vurgulayarak, "Onlar içerde nasıl direniyorlarsa bizler de dışarıda aynı şekil direniyoruz. Bizler yine cezaevlerinde tutulan yoldaşlarımıza şu söz vermek istiyoruz; Bu bölgede kadın cinayetlerin durdurulana dek, savaşların ve şiddetin istismarlar durana dek mücadelemiz tüm gücüyle devam edecektir” diye konuştu.    Sonrasında kadınlar tutuklulara kart gönderdi.    URFA    Urfa'da kadınların 8 Mart etkinlikleri bugün de devam etti. HDP Kadın Meclisi, Karacadağ'daki (Qerajdağ) kayak merkezinde havaya mor renkli balonlar bıraktı. Etkinliğe, HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü de katıldı. Etkinlikte, "Jin, jiyan, azadî" ve "Jin, jiyan e jiyanê nekuje" sloganları atıldı.    Urfa Barosu Kadın Hakları Merkezi ise, katledilen kadınlara atfen Harran Üniversitesi Osmanbey Kampüsü'ndeki ormana fidan dikti. Etkinliğe çok sayıda kadın katıldı. Kadınlar 300 çam ağacı fidanı dikti.   MARDİN    HDP Mardin Kadın Meclisi de 8 Mart etkinlikleri kapsamında tutuklu kadınlara dayanışma kartı göndererek, ardından karanfil dağıttı. Artuklu'da bir araya gelen kadınlar ilk olarak kart gönderdi. Kadınlar, sonrasında Perşembe Pazarı'nda kadınlara karanfil dağıttı. Etkinlikte, kadınlar 8 Mart'ta Kızıltepe’de gerçekleştirilecek şölene davet edildi.   Artuklu Üniversitesi'nde de genç kadınlar erbaneli etkinlik düzenledi.     ANKARA    Ankara Kadın Platformu da, 8 Mart'a ilişkin Mülkiyeler Birliği'nde basın toplantısı düzenledi. "8 Mart'ta Sokaklardayız, saat 14:00 Kolej Üniversitesi önü, saat 15.00 Sakarya Caddesi" pankartının açıldığı toplantıda konuşan Aysun Gençtanır, 2019 yılında 474 kadının katledildiğini hatırlatarak, "Yeni yargı paketiyle, aile içi şiddet vakaları adı altında kadına yönelik şiddet için arabuluculuk getirilmeye çalıştığını görüyoruz. Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi kadına yönelik şiddet bakımından arabulucuğu ve uzlaştırmayı yasaklamaktadır. Kadın katillerine ve onları koruyup aklayan AKP İktidarına inat bir kişi daha eksilmemek için mücadele edeceğiz" dedi.   'KİRLİ SAVAŞA HAYIR'   İşten çıkarmalar başladığında önce kadınlardan vazgeçildiğini ve kadın işsizliğinin arttığını kaydeden Gençtanır, "Kapitalist ataerkil sistem içerisinde erkeklerle eşit işleri yapan kadınlar hâlâ erkeklerin yarısı kadar para kazanıyor. İşyerlerinde emek sömürüsüne taciz ve mobbing ekleniyor ve bunlar için caydırıcı önlemler alınmıyor. Yine halkın tarafı olmadığı kirli bir savaş pazarlığında kadın ve çocuklar başta olmak üzere sığınmacılar koz olarak kullanılıyor. Yerlerinden edilip hayatları tehlikeye atılıyor. Bizler kirli savaşa da göçmen kadın ve çocuklarım maruz kaldığı zulüm ve ayrımcılığa da hayır diyoruz" diye konuştu. Güçlerini sokakta olmaktan aldıklarını belirten Gençtanır, "Bizler gibi dünyanın her yerinde direnen kadınların mücadelesini selamlıyoruz" dedi.    Gençtanır, tüm kadınları 8 Mart Pazar günü saat 14.00’te Ted Üniversitesi önünde başlayacak yürüyüşlerine ve saat 15.00’te de Sakarya Meydanı’nda toplanmaya davet etti.   DİYARBAKIR     Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde, 8 Mart kapsamında şölen düzenlendi. İlçede bulunan bir düğün salonunda gerçekleştirilen şölene, HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ'ın yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. "Jin jiyan e jiyanê qetil neke" yazılı pankartların asıldığı salonda, etkinliğe yöresel kıyafetlerle katılan kadından bir süre halay çekti.     'ÖRGÜTLÜ KADIN GÜCÜ' VURGUSU    Şölende konuşan HDP Bismil İlçe Eşbaşkanı Nesibe Uygun, kadın gücünün örgütlü olması halinde kazanımın büyük olacağını belirterek, "Kadınlar birleşerek saldırılara karşı durabilir. Güçlüyüz bu gücümüzün farkında olmalıyız" dedi. Bismil Belediyesi Eşbaşkanı Gülşen Özer ise, 8 Mart’ta İstasyon Meydanı’nda gerçekleştirilecek mitinge katılım çağrısı yaptı.    'KÜRT KADINI DEVLETİN HEDEFİNDE'   HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ da, "Kadınların direniş tarihinde önemli bir yer tutan 8 Mart, dünyanın öbür ucunda başladı, ancak bunun öncüsü ve yürütücüsü Kürt kadını oldu. Kadının direniş tarihinde öncü rolü üstlenen Kürt kadını sürekli devletin hedefi haline gelmiştir" dedi.      Şölen, kadınların çektiği halay ve genç dengbêj Esra Onat’ın klamları ile sona erdi.  Diyarbakır Çınar Belediyesi’nin Jinwar Kadın Merkezi de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Nûjiyan Parkı’nda kadın şenliği düzenledi. Etkinliğe Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Necla Tamriş, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Tewgerên Jinên Azad (TJA) aktivistleri ve çok sayıda kadın katıldı. Şenliğin düzenlendiği salona Kürtçe ve Türkçe “Yaşasın 8 Mart” ve “Şiddete, Kadın Kırımına Son” yazılı pankartlar asıldı. ‘KADINLAR MÜCADELE EDEREK KAZANDI’ Etkinlikte konuşan Çınar Belediyesi Eşbaşkanı Necla Tamriş, “8 Mart dünyadaki tüm kadınlar için tarihi bir gündür. Kadınlar her alanda mücadele ederek kazanımlar elde etti. Tüm kadınlara barış ve özgürlük içinde bir yaşam diliyor, 8 Mart’ını kutluyorum” dedi. Ardından konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile 8 ay sonra yapılan görüşmeyi hatırlatarak “İki gün önce İmralı müjdesini aldık. Sayın Abdullah Öcalan ailesiyle görüştü. Öcalan, ‘Kadını özgür olmayan bir halk özgür olamaz’ diyor. Biz de diyoruz ki Sayın Öcalan özgür değilse biz de özgür değiliz” diye konuştu. KADINLARDAN İSTASYON MEYDANI’NDA BULUŞMA ÇAĞRISI Tosun, kadın mücadelesinin alanlarda verilmesi gerektiğini belirterek, tüm kadınları 8 Mart Pazar Günü, İstasyon Meydanı’nda düzenlenecek olan mitinge davet etti. Konuşmaların ardından Sur Ritim Grubu ve Koma Azad Şilan sahne aldı. Etkinlik sık sık “Jin Jîyan Azadî” sloganları atan kadınların halaylarıyla sona erdi. ÇOK SAYIDA ETKİNLİK DÜZENLENDİ   Dicle Amed Kadın Platformu, (DAKAP) Diyarbakır Galeria İş Merkezi’nde bulunan Amed Şehir Tiyatro Salonu’nda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştirdi. Amed Şehir Tiyatrosu salonunda açılan resim sergisiyle başlayan etkinlikler, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK)  Kadın Tiyatro Topluluğu’nun canlandırdığı “YAŞAMAK” adlı oyunuyla devam etti. Ardından 8 Mart mitinginde kullanılacak olan pankartı kadınların elleriyle boyaması etkinliğine geçilirken, bir yandan da Eğitim Sen  Müzik Grubu’nun yapmış olduğu müzik dinletisi gerçekleştirildi. Onlarca kadının katıldığı etkinlik, “Jin Jiyan Azadi” sloganı, kadınların birlikte seslendirdikleri şarkılar, zılgıtlar ve alkışlar eşliğinde son buldu. DERSİM     Munzur Özgür Öğrenci Derneği (MÖ-Der), 8 Mart etkinliği düzenledi. Erkek öğrenciler etkinliğe katıldı. Etkinlikte şarkılar eşliğinde halaylar çekildi.     İZMİR    Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Kadın Meclis, mülteci kadınların yaşadıkları ile ilgili parti binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya, HDP İzmir Göçmen ve Mülteciler Sözcüsü Funda Akbulut, HDP İzmir İl Eşbaşkanı Besriye Tekgür, HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Barış Anneleri, Parti Meclis (MP) üyeleri ve çok sayıda pati çalışanı katıldı.   Mülteci yaşamından en fazla kadın ve çocukların etkilendiğini belirten Akbulut, mültecilerle ilgili araştırma yapan kurumların verilerine göre; Türkiye’de yaşayan 6 milyon mülteci ve göçmenin yüzde 45’inin kadınlardan oluştuğunu aktardı. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de mülteci kadınların, yoksulluk, tecavüz, cinsel ve siyasal istismarla yüz yüze bırakıldığını kaydeden Akbulut, "Kışkırtılan ırkçılık, cinsiyetçilikle saldırı altında olmaları, sınır kapılarına yığılmaları ve her toplumun ırkçılığıyla karşılaşmaları bir trajedi olarak yaşanmaktadır" dedi.   ‘MÜLTECİ KADINLAR YALNIZ DEĞİLDİR’   AKP iktidarını, başta mülteci kadınlar olmak üzere;  mültecilere karşı siyasi ve insani sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdıklarını söyleyen Akbulut,  "Biz Kadınlar mülteci kadınları yollara düşmek zorunda bırakan emperyalist-kapitalist savaş baronlarının vahşet senaryolarını büyük bir barış çizgisiyle bozacağız. 8 Mart haftasında kadınlar olarak mülteci kadınların da sesi olmak, onları maruz bırakan iktidarlara karşı sokaklara çıkıyoruz. Mülteci Kadınlar Yalnız Değildir.   ‘MÜLTECİLERDEN ELLERİNİZİ ÇEKİN’   HDP’li vekil Serpil Kemalbay ise, Türkiye’nin yanlış yönetildiğini ve her geçen gün biraz daha uçurumun kenarına itildiğini söyledi.  İktidarın savaş ve işgal politikalarıyla siyasi ömrünü uzatmak istediğini vurgulayan Kemalbay, bundan en çok mazlum halkların etkilendiğini vurguladı. Mültecilere politik bir araç gibi yaklaşan devletlerin tutumlarını eleştiren Kemalbay, “İnsan yaşamını hiçe sayan bu vesayet savaşında bir araç olarak kullanan hem Türkiye hem de emperyalist güçleri  mültecilerin hayatından ellerini çekmeye çağırıyoruz. Sınırlarda büyük bir dram yaşanıyor ve bu dramın en önüne kadınlar ve çocuklar oluyor. Kadınlar sınır boylarında hiçbir insani yaşamsal ihtiyaç olmadan günlerdir sınır boylarında yaşam veriyorlar. Ve sivil kıyafetli polisler aracılığıyla gönderilen ve infial yaratan görüntüler sosyal medyada izlendi. Derhal bu politikalardan vazgeçilmeli. Mültecilere karşı ırkçı saldırıları da Türkiye’deki halkalar arasındaki köprüleri dinamitlemek için yapılmış bunlarında iktidarlar eliyle kışkırtılıyor. İktidarın bir an önce sorumluk almaya davet ediyoruz ” ifadelerini kullandı.    VAN   Van'nın Tuşba ilçesinde bir araya gelen çok sayıda kadın, 8 Mart'ta kentte yapılacak miting için bildiri dağıttı. İstasyon Semt Pazarı'nı ziyaret eden kadınlar, miting için katılım çağrısı yaptı.     KESK'Lİ KADINLARDAN AÇIKLAMA  Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 8 Mart kapsamında, kamuda çalışan kadınların yaşadığı sorunların belirlenmesi ve kadınlara yönelik kamudaki istihdamın parçalı, performansa dayalı, esnek ve güvencesizi bir yapıya dönüştürüldüğüne yönelik basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasını Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri (SES) Van Eşbaşkanı Figen Çolakoğlu yaptı. Çolakoğlu, “KESK olarak kadın emekçilerin öne çıkardığı dört ana talebinin acilen karşılanması gerektiğini buradan bir kez daha ifade etmek istiyoruz.Doğum izinleri arttırılmalı, 8 Mart kadınlar için ücretli izin günü sayılmalı, kapatılan kamu kreşleri açılmalı, kadın ve Eşitlik Bakanlığı kurulmalıdır” dedi. ‘KADINLAR YARATICI DİRENİŞLERİN BİRBİRİYLE BULUŞTURUYOR’ Kadınların, şiddete, tacize, tecavüze, cinsiyetçiliğe, eşitsizliğe, ırkçılığa ve kadınların inkârına yönelik politikalara karşı özgün ve yaratıcı direnişlerini birbiriyle buluşturduğunu ifade eden Çolakoğlu, “Şili’de başlayan ve dünyanın her yerinden milyonlarca kadının eşlik ettiği, asıl failin yüzüne “katil, tecavüzcü sensin” diye haykıran las tesis dansımızda olduğu gibi iktidarlarını sürdürmek isteyenlere büyük korku salıyor” diye konuştu. ‘KADIN EMEĞİ UCUZ VE GÜVENCESİZ İSTİHDAMDA YER BULUYOR’ Türkiye’de, kamudaki istihdamın parçalı, performansa dayalı, esnek ve güvencesizi bir yapıya dönüştürüldüğünü dile getiren Çolakoğlu,  “Bu dönüşüm beraberinde bize, daha fazla eşitsizlik, yoksulluk, ayrımcılık, cinsiyetçilik, şiddet, taciz ve mobingi getirdi. Ucuz ve güvencesiz yedek iş gücü olarak değerlendirilen kadın emeği, ancak iş ve aile yaşamı uyumlaştırma anlayışıyla, istihdamda kendine yer bulabiliyor. Kamusal alandan dışlanmanın, istihdam alanından ayrılmak zorunda bırakılmanın nedenlerinin en başında kamusal hizmetlerin yokluğu/özelleştirilmesi ile bakım sorumluluğunun kadınlara yüklenmesi geliyor” dedi. ‘KADIN VE EŞİTLİK BAKANI KURULMALIDIR’ Baskı, sömürü ve şiddetin dışında kendilerine bir şey vaat edilmediğine değinen Çolakoğlu, kapitalist sisteme karşı mücadelelerini sürdürdüklerini söyledi. Çolakoğlu, KESK olarak kadın emekçilerin dört ana talebinin acilen karşılanmasını belirterek şöyle devam etti: “Çünkü adil, eşit ve özgür bir yaşamın biz kadınların mücadelesi ile kurulabileceğinin farkında olarak, dünden bugüne her biri yaşamsal değerde olan haklı taleplerimizle bugün yine 8 Mart alanlarındayız. KESK olarak kadın emekçilerin öne çıkardığı dört ana talebinin acilen karşılanması gerektiğini buradan bir kez daha ifade etmek istiyoruz: Doğum izinleri arttırılmalı, 8 Mart kadınlar için ücretli izin günü sayılmalı, kapatılan kamu kreşleri açılmalı, kadın ve Eşitlik Bakanlığı kurulmalıdır.”   ŞIRNAK Özgür Kadın Hareketi (TJA) 8 Mart etkinlikleri kapsamında Cizre’nin Güçlü (Cibrî) köyünde kadınlarla bir araya geldi. Aralarında HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir ve TJA aktivistlerinin bulunduğu kadınlar köy meydanında bekleyen kadınlar tarafından coşku ile karşılandı. Burada kadınlara seslenen HDP’li vekil İmir, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün önemine değindi. Köydeki kadınların coşkusunun kendilerine moral verdiğini belirten İmir, “Çocuklarımızın geleceği için biz kadınlar kimseye boyun eğmeyerek direniyoruz. Evde, sokakta nerede olursa olsun kadınlar üzerindeki saldırıları asla kabul etmiyoruz. Tüm saldırılara karşı başımızı kaldırıyoruz. 8 mart bizler için birlikte yaşam için direnme zamanıdır. Kadın bedenine yapılan saldırılara karşı ses çıkarmadır. Kadınlara yapılan tüm saldırılara karşı direniyoruz ve direnmeye devam edeceğiz. Gelin  8 Mart’ta Silopi’de yapacağımız mitingde el ele vererek haklarımızı haykıralım” dedi. Ardından davul zurna eşliğinde çekilen halaylarla kadınlar,8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Etkinlik kadınlara karanfil dağıtılması ile son buldu.  HAKKARİ Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği kapsamında Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı (DTK) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede Esnafları ziyaret ederek kadınlara karanfil dağıttı. Çarşı esnafını tek tek dolaşan Güven ve beraberindekiler bir kahvehanede yurttaşlar ile çay içip sohbet etti. Burada kendisini dinlemeye gelen kadın ve çarşı esnafına hitap eden Güven, tarihten gelen kadın mücadelesine değindi ve bölgede kadının yaşamı hakkında değerlendirmelerde bulundu. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın kadına bakışı üzerine ortaya koyduğu felsefeye değinen Güven şunları belirtti: “Tarih boyunca biz kadınlar sömürüldük ve hep ikinci plana itildik. Kadınların sindirilmesi için ne gerekiyorsa yaptılar. Silopi’de Seve, Pakize ve Fatma silahsız ve sivil oldukları halde katledildiler. Bu katliamla kadınlara gözdağı verilmek istendi. Biz Kürt kadını dün korkmadık, bugün korkmuyoruz ve yarında kokmayacağız. Allahtan başka kimseden korkumuz yoktur. Bunun yüzden halkımız için elimizden ne geliyorsa yapacağız. 8 Mart vesilesiyle bölgeyi dolaşıyoruz. 8 Mart dünya kadınlar günüdür. Çünkü kadınlarında hakları vardı. Ama eskinden böyle değildi. Kadının toplumdaki yeri çok zayıftı. Evliliğinden isteklerine kadar her şey kendi iradesi dışında gelişiyordu” dedi. ‘EVLATLARIMIZ NEDEN SAVAŞLARDA ÖLSÜN?’ Kadınların toplumdaki rolünün daha da arttığını ve artması gerektiğini ifade eden Güven, “Bu durum böyle devam ederken bir gün Kürt halk önderi Sayın Öcalan bu böyle olmaz dedi ve Seyda Cegerxwîn’in felsefesi yerindedir ve kadın da toplumda hak ettiği yeri almalıdır dedi. Biz anneler 9 ay boyunca evlatlarımızı bedenimizde yaşatıyoruz. Dünyaya geldiğinde de sabahlara kadar başında bekliyoruz. Onlar aç ise biz uyuyamayız. Yemeden onlara yediriyoruz. Giymeden onlara giydiriyoruz. Bu kadar zorluklarla evlatlarımızı büyütüyoruz. Neden evlatlarımız savaşlarda ölsün? Egemenlerin istekleri için neden evlatlarımız ölsün? Bu yüzden artık siyasete müdahale etmeliyiz. Siyaset artık kadın rengi ve istekleri olmadan yürütülemez. Bu yüzden bütün dünyanın, Kürdistan’ın ve Şemdinlili kadınların 8 Mart’ın kutluyoruz” diye belirtti. ‘ÖCALAN BİZLER İÇİN KIRMIZI ÇİZGİDİR’ Aylardır tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın iki gün önce ailesi ile yaptığı görüşmeyi de hatırlatan Güven, devamla “Bildiğiniz gibi İmralı adasında çıkan yangından sonra Sayın Öcalan ile ailesi arasında bir görüşme gerçekleşti. Biz kadınlar bu görüşmeden çok memnun olduk. Kendisinden iyi haberler almamız bizleri sevindirdi. Kardeşi üzerinden gönderdiği mesajında barışın mümkün olduğunu ve bunun için iki ayaklı bir masanın olduğunu sizlerin de üçüncü ayak olmanız gerekiyor demiş. Bu masa etrafında mutlaka bir şeyler olacaktır. Bizler bunu yönetimlerimizle yapacağız. Bunu birliğimizle başarılarımızla yapacağız. Bizler parça parça olarak kalırsak bunu başaramayız. Türk solu Güney Kürdistan ya da Kuzeyi fark etmiyor. Öncelikle birliğimizi oluşturmalıyız. İşte o zaman bu sorunlara cevap olabiliriz. Bu yüzden Sayın Öcalan’dan gelen mesaj başta biz anneleri çok mutlu etmiştir. Onun ve arkadaşlarının sağlıklarının yerinde olması ve durumlarının iyi olması bizleri mutlu etmiştir. Bizleri Dersim’de, Ağrı’da Zilan’da katlettiler. Ama Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan bizleri yeniden diriltti. Bizi bizlere tanıttı ve bizlere adım atabileceğimizi gösterdi. Kendisi ailem için bir şey yapmadım diyordu. Annesine yapamadı belki ama halkı için elinden geleni yaptı. Onun için bizler için kırmızıçizgidir. Biliyoruz ki onun başına bir şey gelse Kürt kadını ve gençleri kıyameti koparırlar. Bunu biz tek bilmiyoruz. Bunu Türk devleti de biliyor.  Onlar Sayın Öcalan’ın toplum üzerindeki etkisini çok iyi biliyorlar. Bu yüzden yönetimlerimizi güçlendireceğiz güçlü olacağız ve sonrasında İmralı ve diğer bütün cezaevlerinin kapısını da açacağız. Arkadaşlarımız özgürleştireceğiz. Bu mümkündür. Bunu başaracağımıza yüzde yüz inanıyoruz. İyi günler önümüzdedir ve AKP’nin artık süreci yürütemeyeceğini de iyi biliyoruz. Bu günden sonra onların dediği gibi ‘Abbas Yolcudur’. Bizler topraklarımızdayız. Sonuna kadar bu kutsal toprakları cennete çevirmek için elimizden geleni yapacağız. Ve birlikte güzel günlerde yaşayacağız” ifadelerini kullandı.