Erdoğan-Putin görüşmesinde İdlib'de 'ateşkes' kararı çıktı 2020-03-05 20:20:29 HABER MERKEZİ  - İdlib krizi ile ilgili Moskova’ya giden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmesi sona erdi. Görüşme ardından imzalanan ortak metin ile "İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır"  kararı alındı.  Suriye’nin İdlib kentinde süren gerilimi görüşmek üzere Moskova’ya giden AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi. Görüşme öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunduktan sonra ikili görüşmeye geçen Erdoğan ve Putin’in toplantısı yaklaşık 2 saat 40 dakika sürdü.İkili görüşmenin son bulması ardından heyetler arası görüşmeye geçildi. Heyetler arası görüşmenin son bulması ardından Erdoğan ve Putin kamera karşısına geçerek ortak açıklama yaptı.  İlk olarak konuşan Putin, şunları ifade etti:  “*Uluslararası meselelerle yaklaşımımızı belirlemeye imkan sağlıyor. Bugün Suriye'deki durumu ele aldık. Düzenli olarak Suriye Hükümet rejimi ve yerel halk ateş altında tutulmaktadır. 1 Mart'ta saldırı girişimi yaşandı. Yılbaşından beri saldırı sayısı 15 olarak kaydedildi. Fiilen militanlar çatışmaları tetikleyebilirler. *Türk askerleri arasında da kayıplar vardır. Cumhurbaşkanı ve Türkiye'ye taziyelerimizi ilettik. Kritik durumlarda her zaman elde edilen mutabakatlara dayanarak her zaman uzlaşabilmeyi başarabiliyorduk. Çözümler üretebiliyorduk. Bugün de öyle oldu. Bugün ülkelerimizi Astana çerçevesinde devam ettiriyoruz. Astana süreci Suriye sürecine önemli çözüm sağladı. *Bugün istişareler yapıldı. Görüşmelerimizin neticesinde ortak bir belge hazırladık. Dışişleri bakanları bu belgeyi beyan edecekler. Erdoğan'la 6 saatlik görüşmenin sonucu olarak bu belgeyi hazırlamış olduk. İdlib bölgesinde çatışmaları durduracağını ve sivillerin azaplarına son vermesine yardımcı olacak. Tüm itilaflar arasında diyalog kurulmasına yardımcı olacak.” Daha sonra konuşan Erdoğan’ın açıklamasından satır başları ise şöyle: *Öncelikle sayın Putin'e daveti için teşekkür ederim. Bugün görüşmelerimizde özellikle Suriye ve İdlib'deki gelişmeleri ele aldık. Yaklaşık 6 saat sürdü. Bu arada samimi diyalog kapsamında benzer veya farklı konuları görüşüp müzakere ettik. Köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygıyı ortak çıkarlarımızla ilerletmek arzumuzdur. *2018 Eylül ayında Putin'le Soçi'de vardığımız mutabakatla İdlib'de, bölgeye yönelik saldırılar mutabakatla engellenecekti. İdlib'de tesis ettiğimiz sükûneti, geçen dönemde gerçekleşen saldırılarla bozulmuştur. Bu bölgede yaşayan 4 milyon insanı terörist ilan edip ağır bombardımana bırakılmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Rejim'den kaçan 1,5 milyon bölge halkı sınırlarımıza yığılmıştır. Türkiye böyle bir tehdit karşısında eli kolu bağlı kalacak değildir. Artık hem rejimin saldırılarının önüne geçmek hem de ateşkese uymayan diğer unsurlara karşı bölgede yer aldık. Rusya ile Rejimin doğrudan askerlerimizi hedef alan saldırıları neticesinde yeni kararlar alınması söz konusu hale gelmiştir. Rusya ile bu konuyu enine boyuna konuşup değerlendirdik. Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma bölgemizi geliştirmeyi arzu ediyoruz. *Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte kararlaştıracağımız adımları süratle atacağız. Bu gece 00:01'de ateşkes yürürlüğe girecek. İhtiyaç sahibi tüm Suriyelilere karşı birlikte çalışacağız. Üzerinde mutabık kaldığımız ortak metni birazdan Dışişleri Bakanlarımız açıklayacak.” Yapılan açıklama ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov görüşmelerde alınan ortak kararlara ilişkin metni açıkladı. Lavrov yaptığı kısa açıklamada “Aynı zamanda BM Konseyi tarafından kabul edilmiş bir durumdur. Askeri değil politik bir şekilde sona ereceğini düşünmekteyiz. İnsani durumun kötüleşmesini engellemek ve aynı şekil de onların Suriye'ye dönmesi lazım. 6 Mart gece yarısı itibariyle ateşkesin sağlanması ve savunma bakanlıkları arasında koridorun 7 gün içinde sağlanması. İlaveten bir protokol gerçekleştirilecek. İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesi, sivillerin korunması, ihtiyaç sahipleri Suriyelilerin korunması, geri dönüşlerin kolaylaştırılmasında mutabık kalınmıştır” dedi. ORTAK METİNDE YER ALAN KARARLAR   "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Muhtıraya Ek Protokol, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, ateşkesin uygulanmasına garantör olarak, Suriye Arap Cumhuriyeti'nde Gerginliği Azaltma Bölgeleri Oluşturulmasına İlişkin 4 Mayıs 2017 tarihli Muhtıra ve İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin 17 Eylül 2018 tarihli Muhtıra'yı hatırda tutarak, Suriye Arap Cumhuriyeti'nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne olan kuvvetli taahhütlerini yineleyerek, Terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul ederek, Suriye ihtilafının askeri çözümünün olamayacağının ve ihtilafın yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde, Birleşmiş Milletler'in kolaylaştırıcılığında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğinin altını çizerek, İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesinin, sivillerin korunmasının, ihtiyaç sahibi tüm Suriyelilere önkoşulsuz ve ayrım gözetmeksizin koruma ve insani yardım sağlanmasının, keza ülke içinden yerinden edilmelerin önlenmesi ile mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilen kişilerin güvenli ve gönüllü olarak Suriye'deki asıl ikamet yerlerine geri dönüşlerinin kolaylaştırılmasının önemini vurgulayarak, Aşağıdaki hususlarda mutabık kalmışlardır: 1-İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01'den itibaren durdurulacaktır. 2-M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecektir. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacaktır. 3-Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart 2020 tarihinde M4 karayolunun Trumba'dan (Serakib'in 2 km batısı) Ain-Al-Havr'a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır. İşbu Protokol, imzalandığı anda yürürlüğe girer. Türkçe, Rusça ve İngilizce üç örnek olarak ve eşit yasal geçerliliği olacak şekilde 5 Mart 2020 tarihinde Moskova'da imzalanmıştır."