Siyasi partiler: HDP’den düşmeyen Kobanê’nin hesabı soruluyor 2020-09-25 14:05:32   İSTANBUL - HDP’ye dönük “Kobanê operasyonunu” siyasi soykırım olarak değerlendiren siyasi parti temsilcileri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kobanê düştü düşecek” sözlerini anımsatarak, “HDP’den düşmeyen Kobanê’nin hesabı soruluyor” dedi.    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 5-8 Ekim 2014 tarihleri arasında düzenlenen Kobanê eylemlerine ilişkin yürüttüğü soruşturma kapsamında 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Bu sabah yapılan ev baskınlarında aralarında dönemin Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu sayıda isim gözaltına alındı. Gözaltılara tepki gösteren siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri, operasyonların siyasi soykırım olduğunu söyledi.    DEVRİMCİ PARTİ: SEÇİM ÇIRPINIŞLARI   Gözaltılara tepki gösteren Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun, operasyonu siyasi soykırım olarak değerlendirdi. HDP’ye dönük gözaltıların AKP iktidarı tarafından yapıldığını söyleyen Torun, “Bu operasyonu AKP-MHP iktidar blokunun son çırpınışlarının yansımaları olarak görüyoruz. Son süreçte artarak gelen bu gözaltı operasyonları HDP ve biz sosyalistleri asla yıldıramaz, yıldıramayacaklar. Bu süreçte de tüm gücümüzle HDP’nin yanında olacağız. Operasyonun amacının HDP’yi yok etme olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca hepimize uygulanan bir siyasi soykırımdır. Çünkü bizler de HDP’nin birleşenleriyiz. HDP’ye yapılmış bir soykırım girişimi hepimize yapılmıştır” dedi.    ESP: KOBANÊ’NİN HESABI SORULUYOR   Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, AKP iktidarının her anlamda bir krizin içinde olduğunu belirterek, operasyonla krizi ertelemeye çalıştığını söyledi. Tümüklü, “Özellikle örgütlü mücadele edenlere saldırıyor. Kendi varoluş kodlarının ve rejiminin krizinin temel kaynağı olarak gördüğü Kürt Sorunu’nda özellikle ‘Kobanê düştü düşecek’ derken, düşmemesi, Rojava devrimi ve Kürt halkının bir tarihsel simge yaratmasına hala tahammül etmiyor. Ve bunun hesaplaşmasını yürütüyor. Yenilginin hesabı görmeye çalışıyor. HDP’den düşmeyen Kobanê’nin hesabı soruluyor” diye konuştu.     ‘SOKAĞA ÇIKMALI’   İktidarın hizmetinde olan bir yargı sistemiyle karşı karşıya olduklarını dile getiren Tümüklü,  “Doğrusu hepimize açık bir şekilde aynı mesaj veriliyor. Bu hesaplaşmaya bir yanıt üretmek gerekiyor. Başta Kürt sorununda özgürlük mücadelesi yürütenler olmak üzere Aleviler, kadınlar, gençler, işçiler ve emekçilerinin her birinin bu faşizm karşısında yan yana gelmek dışında, birlikte mücadele etmek dışında bir seçeneği yok” diye belirtti.    SYKP: FAŞİZMİ KURUMSALAŞTIRMA ÇALIŞIYORLAR    Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi (SYKP)  Eş Genel Başkanı Canan Yüce, Van’da Osman Şiban ve Servet Turgut’un helikopterden atılmalarını hatırlatarak, yapılan operasyonun da işkenceyi olağanlaştırmak ve kanıksamak olduğunu söyledi. Yüce, “Amaç HDP’nin şahsında ‘korku iklimi’ yaratarak, her türden hak arama girişimine gözdağı vermektir. Böylece korkuyu toplumsal dokunun bütün hücrelerine hakim kılacak, hak arama girişimlerini başlamadan boğacaklar” ifadelerini kullandı.    AKP’nin işlediği suçları gizlemek için bu gözaltılara başvurduğunu dile getiren Yüce, “Hangi despot baskı, şiddet ve terör siyasetini derinleştirerek sonuç aldı ki? 12 Mart’lar, 12 Eylül’ler, 28 Şubat’lar… Baskı, şiddet ve terör siyaseti bu ülkenin demokratlarına, devrimcilerine, sosyalistlerine, yurtseverlerine ne zaman boyun eğdirdi ki? Hiç kimsenin kuşkusu olmasın, biz kazanacağız. Nikahının ertesi günü etekleri tutuşarak Saray’a koşan savcı eliyle yapılan bu operasyon bizlere diz çöktürmeyecek” şeklinde konuştu.     YEŞİLLER SOL GELECEK PARTİSİ: BUGÜN HDP, YARIN BAŞKASI    Yeşiller Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü Sinan Tutal, iktidarın sıkıştıkça, acizliğini ve çaresizliğini örtmek için bu operasyonlara başvurduğuna işaret etti. İktidarın ömrünü uzatmak için HDP gibi demokratik zeminde siyaset yürütenlere operasyon yaptığını ifade eden Tutal, şunları söyledi: “Buna asalında iktidarın çürümüşlüğünü, acizliğini gösteren bir işlem olarak bakmak lazım. Toplum nezdinde meşruluğunu kaybettikçe, HDP ve demokratik muhalefete operasyon yapıyor. Bu tür baskılar ne HDP’yi ne de demokratik muhalefeti susturamayacak.  Bizim mücadelemiz, bu iktidar meşru yöntemlerle gidene kadar sürecek.”   EMEP: DÜŞME’NİN HESABI GÖRÜLÜYOR   Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan da yazılı açıklama yaptı. İktidarın politikalarını eleştirme, hak talep etme, barış ve demokrasi isteme, siyaset yapma alanlarının her geçen gün daraldığını kaydeden Gürkan, “Bu kapsamda yapılan operasyonun yargıyla, hukukla açıklanacak hiçbir yanı yoktur. Yürütmeyle ilişkisinin başsavcının saraya düğün ziyaretiyle sembolleştiği yargıdan hukuk ve adalet çıkmayacağı açıktır. Hiçbir dönem tam olarak yargı bağımsızlığından söz edemiyorken, bugün açıktan siyasi iradenin vesayeti altına girmiş bir yargı ile karşı karşıyayız. Türkiye de birçok katliam gerçekleştiren İŞİD ile sınır komşusu olunmasına ramak kalan o günlerde Erdoğan'ın ‘Kobane düştü, düşecek’ sözü hala hatırlarımızdadır. Sanki hala o gün gerçekleşmeyen 'düşmenin' hesabı görülmektedir” dedi.   CHP: DEMOKRATİK SİYASETE DARBE   Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Ali Şeker, operasyonun demokratik siyaset alanına yapılan bir darbe olduğunu belirtti. Şeker, şöyle konuştu: “Türkiye bir yandan korona salgını ile mücadele de çok ağır bir yöne doğru giderken, ekonomide de ağır bir darbe, çöküş yaşıyor. Gerilimin yönünü, yeni gerilim noktaları yaratarak gözden kaçırmaya çalışıyorlar, gündem değiştirmeye çalışıyorlar. Bu operasyon, toplumsal muhalefete bu çöküş karşısında öncülük edebilecek olanlara gözdağı niteliğinde. Ancak gerçekler tüm ülkede yaşayanlarca çok yakından hissediliyor. Basının ya da siyasetin susturulması bu yaşananları engelleyemeyecekler.”   TİP: KÜRTLERİN TESLİM ALINMASI MÜMKÜN DEĞİL   Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, siyasi olarak değerlendirdiği operasyonla iktidarın toplumsal muhalefeti bölmeye ve sindirmeye çalıştığını ifade ederek, HDP’nin bu operasyonlarla siyasal sürecin dışında bırakılmak, etkisizleştirilmek ve direncinin kırılmasının amaçlandığına vurgu yaptı. Baş, "Daha önce defalarca kez denenmiş bu ve benzeri hamlelerle Kürt halkının teslim alınması mümkün değildir. Bu kapsamda HDP ile dayanışma içinde olacağımızı ifade etmek isterim. Bunun birlikte meseleyi sadece HDP’ye karşı bir operasyon olarak değerlendirmiyoruz. Bu saldırı hepimizedir. Amaç iktidar karşısındaki tüm güçlerin etkisizleştirilmesi, yalnızlaştırılması ve bir araya gelişlerinin engellenmesidir. İktidar kendi karşısındaki güçleri bölmek, içeride oluşan çatlakları örtmek için siyasi bir saldırı planını hayata geçirmektedir. Tüm toplumsal muhalefet güçlerini meselenin ciddiyetine uygun bir karşı duruşun örgütlenmesi için göreve çağırıyoruz” diye seslendi.   HALKEVLERİ: HDP’NİN YANINDAYIZ   Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk ise operasyonu "muhalefete yönelik bir pusu" olarak nitelendirdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı ve hükümeti yönetenler açısından utanç vesikası olduğunu söyleyen Merttürk, şunları söyledi: “Kobanê eylemlerinde Fırat’ın doğusu ile batısını yakınlaştığı, bir araya geldiği ve faşizme karşı birlikte mücadele ettiği bir anlam taşıyor Kobanê eylemleri. AKP bunu unutmuş değil. Bu yakınlaşma olduğunda bize nasıl cevap vermiş olduğunu hatırlatıyor. Bunların hatırlatmalarının karşısında da bizim sözümüz her zamanki gibi faşizme karşı dayanışma ve birlikte mücadele olacaktır. Aynı zamanda Sarayda poz veren Ankara Cumhuriyet Başsavcısının bu operasyonu başlatmış olması da ayrıca önemli bir nokta. Herhangi bir gerekçe bulamadıkları için 6 yıl önceki uydurma gerekçelere sarılıyorlar bugün. Hukuksuzluğu kendilerine hukuk olarak belirlemiş bir iktidardan söz ediyoruz. HDP daha öncede  sistematik operasyonlarla karşılaştı ve bunlara karşı direndi. HDP’nin bunu da atlatacağını biliyoruz. Biz her zamana yan yana mücadele etmeye ve dayanışma içerisinde olacağız.”