Hasta tutuklunun başvurularına: İyisin, idare et 2020-10-05 09:06:08 İSTANBUL - Gebze Cezaevi’nde hasta tutuklu Nazime Avras’ın hastane başvuruları, idare tarafından “iyisin, idare et” denilerek reddediliyor.  Bitlis’in Güroymak ilçesinde 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Barış ve Demokrasi Partisi’nden (BDP) Belediye Eşbaşkanı olarak seçilen Nazime Avras, seçilme yükümlülüğü olmadığı gerekçeyle görevden alındı. Ardından HDP Bitlis İl Eşbaşkanı olan Avras, 25 Kasım 2016’da “örgüt üyesi olmak”, “örgüt adına eylem ve faaliyetlerde bulunmak”, “Yardım ve yataklık etmek” suçlamalarıyla tutuklandı. Hakkında 10 yıl 10 ay hapis cezası verilen Avras, 5 ay boyunca Bitlis E Tipi Cezaevi’nde tutuklu kaldı. Ardından Gebze M Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen Avras, burada geçirdiği rahim kanaması nedeniyle ameliyat edildi. Ameliyattan iki gün sonra apar topar tekrar cezaevine götürülen Avras, çeşitli rahatsızlıklar yaşamaya başladı. Bu nedenle cezaevi idaresine hastaneye gitme başvurusunda bulunan Avras, her seferinde “iyisin, idare et” denildi.    İKİ GÜN GÖZLEM ALTINDA KALDI   Siyasi faaliyetlerinden ötürü 5 yıldır hukuksuz bir şekilde tutuklu bulunduğunu söyleyen kardeşi Adile Avras, cezaevi koşulları nedeniyle başlayan hastalılarının giderek arttığını belirtti. Son olarak ablasının rahim kanaması geçirmesi nedeniyle ameliyat olduğunu ifade eden Avras, “Ameliyat olduktan sonra sadece iki gün hastane de gözlem altında kaldı. Tüm rahmi alınmasına ve kanamasının tekrar başlama riski olmasına rağmen, apar topar cezaevine götürüldü. Herhangi bir teşhis dahi konulmuş değil. Ameliyattan sonra cezaevi idaresine kontrol için defalarca hastane başvurusunda bulunmasına rağmen, talebi yerine getirilmedi” diye belirtti.    CEZAEVİ İDARESİ: İDARE ET   Ablasının rahatsızlıklarının artarak devam ettiğini belirten Avras, ayrıca aşırı derecede terlemesinin de olduğunu, bunun için birkaç kere revire gittiğini ancak şikayetinin dinlenilmediğini kaydetti. Avras, “Hastaneye gitmek için defalarca yaptığı başvurular ise idare tarafından kabul edilmiyor. En son yaptığı başvuruya cezaevi idaresi, ‘İyisin, idare et’ demişler. Ayrıca, ‘Eğer hastaneye götürürsek 14 gün boyunca karantinada kalacaksın’ diye hastaneye götürmemek için bahane üretmişler. 50 yaşında olan bir insan, rahatsızlıkları cezaevi şartları nedeniyle ağırlaşıyor ama buna rağmen bir şey yapmıyorlar.  Bunu bize neden yaşatıyorlar?” diye sordu.    ‘BUNLARIN OLMAMASI İÇİN BİR OLMALIYIZ’    Ablasının Gebze Cezaevi’ne sevk edildiğinden bu yana aileden 3 kişinin yaşamını yitirdiğini dile getiren Avras, cenazelerine gelmek için yaptıkları başvuruların da kabul edilmediğini söyledi. Cezaevinin bu tutumuna tepki gösteren Avras, durumun salt Kürt kimliğinden kaynaklı olduğunu dile getirdi. Ablasının kendi dili ve kültürüyle yaşamak istediği için tutuklandığı ifade eden Avras, “Bizde dili, kültürü ve toprağı olan diğer haklar gibi bir halkız. Bizden alınan haklarımızı istiyoruz. Bundan dolayı yaşamımız paramparça edildi. En çok da Kürt kadının yaşamı param parça edildi. Biz kimsenin ağlamasını, yüreğinin yanmasını ve acı çekmesini istemiyoruz. Niye bu kadar zülüm ve hakaret var. Dünya buna karşı gözlerini kapatmış. Bunların olmaması için ele ele verip bir olmalıyız. Bir olmadığımız sürece dağınık kalacağız. Biz çok büyük bir şey istemiyoruz. Bizden alınmış hakkımız istiyoruz. Bütün annelere kadınlara çağrımdır, cezaevlerinin boşaltılması, bu kanın göz yaşanın durması için ses çıkarmalarını istiyorum” diye konuştu.   MA / Mehmet Aslan