Bağlar'da kentsel dönüşüm adı altında rant projesi 2020-10-10 09:07:23 DİYARBAKIR - Bağlar’da kentsel dönüşüm projesinin rant projesi olduğunu belirten Şehir Plancıları Odası Başkanı Berivan Güneş ve Mimarlar Odası Şubesi Başkanı Ferit Kahraman, mağduriyet yaratmandan projenin yürütülmesini istedi. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi Kaynartepe Mahallesi'ndeki 53 dönümlük bir alan, riskli ilan edilerek kentsel dönüşüm kapsamına alındı. 250 bin kişinin yaşadığı ve eski Bağlar olarak tabir edilen bölgede, kentsel dönüşüm kapsamına alınan 1. Etap'ta 337 yapı, bin 354 hane bulunuyor. Kentsel dönüşüm alanın 1. Etap'ı olarak belirlenen bu alanda, 7 bin kişi yaşıyor. Kentsel dönüşümle ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Resmi Gazete'de yayınlandı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı eliyle yürütülecek olan projenin detayları bilinmiyor. Projenin açıklanmasıyla Bağlar Belediyesi, bölgedeki tek katlı metruk binaları yıkmaya başladı.    Meslek odaları ise daha önce Diyarbakır'ın Sur ilçesinde “acele kamulaştırma” kapsamında yapılan ve hak sahiplerinin mağdur edilmesi nedeniyle Bağlar ilçesindeki kentsel dönüşüm kararına temkinli yaklaşıyor.   'YENİDEN CANLANDIRILMALI’   Şehir Plancıları Odası Diyarbakır Şubesi Başkanı Berivan Güneş, ülkede kentsel dönüşümün ya rant alanları yaratmaya ya da bölgenin asıl sahibi olan halkın çeşitli yöntemlerle yerinden edilmesiyle sonuçlanan birçok projelerle bilindiğine dikkat çekti. Kentsel dönüşümün mimari, hukuki ve şehirsel gelişim boyutlarına odaklanan iktisadi göstergeler ve bunun toplumsal süreçlerle ilişkisine yönelerek, mağduriyetlerin yaşanmaması için siyasal sonuçlarıyla birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirten Güneş, "Eski Bağlar bölgesi yapı ömrünü doldurmuş yapıların varlığı ve yapıların depreme dayanıksız olmasından dolayı yasam koşullarını olumsuz etkilemektedir. Öte yandan bölgedeki istihdam oranının düşüklüğü ve hane gelir düzeyinin Diyarbakır ortalamasının çok altında olması, bölgeye ekonomik işlev kazandırılması gerektiğini düşünüyoruz. Şehir Plancıları Odası olarak biz eski Bağlar bölgesinin kentsel dönüşüm mantığından ziyade mevcut kullanıcısıyla bir yeniden canlandırma sürecine girmesini istiyoruz" dedi.    Kentsel dönüşüm projesinin kamuoyuna sunulmadan, demokratik ve katılımcı bir kentsel dönüşüm sürecinin yaşanmadığını dile getiren Güneş, Sur ilçesindeki Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde hak sahiplerinin yaşadığı mağduriyette işaret etti. Güneş, "Eğer buradaki kullanıcıların kültürü, yaşam alışkanlıkları, hangi sektörlerde istihdam ettikleri gibi konuların önemsenmediği, mevcut kullanıcı için değil de yeni bir sosyal doku oluşturmak için tasarlanan bir proje olması ihtimali, Alipaşa ve Lalebey'deki mağduriyetlerin benzerinin yaşanması bizi korkutmaktadır" ifadelerini kullandı.   BAĞLAR GENELİNİ KAPSIYOR   Bağlar'daki kentsel dönüşüm projesinin etap etap yürütüleceğini ve bütün eski Bağlar'a etki edeceğini kaydeden Güneş, Türkiye'de yürütülen kentsel dönüşüm projelerinin rant odaklı yürütüldüğünü vurgulayarak, "Türkiye de kentsel dönüşümler rant odaklı olduğu için Bağlar'ın genelini kapsayan bir kentsel dönüşüm olacaktır muhakkak" diye belirtti.    Eski Bağlar'ın uygulama imar planı bulunmadığını hatırlatan Güneş, “Geçtiğimiz aylarda Elazığ depreminden sonra eski Bağlar bölgesinde bazı yapıların hasar aldığını ve tehlike arz ettiğini Diyarbakır'daki ilgili meslek odaları olarak tespit ettik ve bir fiziksel müdahalenin olması gerektiğinin bilincindeyiz. Bir bütün olarak eski Bağlar bölgesinde mevcut sorunların olması ancak sadece Kaynartepe Mahallesi'nin bu projede adının geçmesi sebebinin ve 1. Etap olarak neden bu alanın seçildiği bilgisinin bakanlıkça paylaşılması gerekmektedir. Öte yandan teknik açıdan böyle bir yorum ya da çıkarım yoksa konu politiktir. Sosyolojik yapısına bir müdahale de olabilir. Son süreçlerde bölgede devletin müdahalesi ile acil kamulaştırmalarla yıkılan ve dönüştürülen yerleşim yerlerine yapılan projelerin ne derece başarılı olduğu ortada. Kentsel müdahalelerde siyasetin kentleri dönüştürmek konusundaki etkilerini de görebilmekteyiz. Kentsel dönüşümleri sosyoloji ve siyasetten bağımsız düşünemeyiz. Bağlar'da yaşayan halkın savaştan kaynaklı buralara gelip yerleşip yaşadığı, böyle bir mağduriyet söz konusuyken bu insanların kentsel dönüşüm adı altında yaşanacak bir yıkım süreciyle kentin dış çeper ve daha öte işlerinden mahallelerinden uzak alanlara gitmesiyle ikinci ve daha ağır bir mağduriyet yaşanır" diye konuştu.   RANT ENDİŞESİ   Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Başkanı Ferit Kahraman, kentsel dönüşüm kararının açıklanmadan önce Bağlar Belediyesi'yle iletişime geçtiklerini, kentsel dönüşüme ilişkin bir çalışmalarının olup olmadıklarını sorduklarını, ancak belediyenin kendilerine böyle bir çalışmanın yapılmadığını dile getirdiğini kaydetti. Kahraman, şöyle konuştu: "Ama bugün görüyoruz ki bir kentsel dönüşüm çalışmasının gizli ya da kapalı kapılar ardında yapıldığı ortaya çıktı. Burada gerçekleşecek kentsel dönüşümüne ilişkin çekincelerimiz şunlar: Bir sivil toplum kuruluşu olarak aynı zamanda yarı resmi bir kamu kurumu olarak, bizim istediğimiz bilgilendirme talebinin olmaması ve görüşmelerin kapalı kapılar ardın da yapılması kentsel dönüşümün rantsal dönüşüme evrilmesinden kaygı duyuyoruz. Kentsel dönüşümün hangi program ve proje çerçevesinde gerçekleşeceğine dair herhangi bir bilgi yok dolayısıyla 'kervan yolda dizilir' mantığıyla ilerleyecek olan bir süreç bizi bekliyor."   ‘SUR YOL HARİTASIDIR'   Mimarlar Odası’nın kendilerinin arzu ettiği kentsel dönüşümü, "Bizim üstünde durduğumuz kentsel dönüşümün yerinde dönüşüm üzerinde kurgulanması, burada yaşayan halkın, burada yaşan insanların oluşturduğu sosyokültürel hayatın buradaki insanlar tarafından devam etmesi" olarak tarif eden Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yani yapılacak olan dönüşümde burada ki insanların hak kaybına uğramamalarını istiyoruz. Dolayısıyla Türkiye'deki örneklerine baktığımızda Sulukule, Tarlabaşı, yanı başımızda bütün tarihi birikimiyle yok edilen ve halen içinde belirsizlikler barındıran Sur örneğinde olduğu gibi insanların hak kaybı yaşanacağı kaygısı bizi doğrular niteliktedir. Belki de Sur örneği üzerinden bir türlü vurgularda bulunmak lazım ki burada ki pratiğin neye dönüşeceğine dair önümüzde bir yol haritası olur.”    Sur ilçesinde kentsel dönüşüm kapsamında sözleşme imzalandığını hatırlatan Kahraman, “Bu sözleşmeye istinaden orda hak talep edenler ya da bir bedel üzerinden başka bir yerde konut ihtiyacını karşılayacak olanlar ya da orada olacak konut fiyatları ne olursa olsun aradaki farkın bedelinin karşılanacağını ve hak orada hak sahibi olduğu yapıda tekrar kavuşma şeklinde bir takım seçenekler sunulmuştu. İnsanlar da bu seçenekler istinaden sözleşmeler imzalamıştı, ama ne yazık ki bugün Sur içerinde oluşturulan tablo çok farklı bir yere evrildi. Şu anda birçok yapı sahibi haklarını alamadıkları için mahkeme yoluna başvurdu, halen de davaları sürüyor. Burada da gerçekleşecek olan kentsel dönüşümüm Sur örneğinde olduğu gibi bazılarının paya çıkarılacağına, bazılarının ticari faaliyetlerine yönelik bir girişim olacağını dair çekincelerimiz var. Bizim güttüğümüz amaç halkın haklarına kavuşması ve haklarına kavuşacak şekilde dönüşümün yerinde olmasıdır" dedi.   PLATFORM ÖNERİSİ   Sur'da yaşananların Bağlar'da da yaşanabileceği sonucuna bağlamanın mümkün olduğunun altını çizen Kahraman, "Burada belirlenecek olan çalışma ve programların buradaki insanlarla görüşerek, diğer sivil toplum kuruluşlarının görüş ve öneriler çerçevesinde alınacak kararlar çerçevesinde herhangi bir mağduriyetin yaşanmayacağı bir platform çevresinde çalışmaların yürütülmesi gerektiği ifade ediyoruz. Bununla ilgi aksi durumlar gelişirse gerekli tavırları alacağız ve gereken girişimlerde bulunacağız" diye ekledi.   YURTTAŞLAR: HAKKIYLA YAPILSIN   Bölgede yaşayan yurttaşlar da mağdur edilmemeleri kaydıyla kentsel dönüşümü desteklediklerini belirtiyor. Bölgede uyuşturucu kullanımı ve dağıtımının yaygınlaştığı, suç çetelerinin oluşmasından yakınan yurttaşlar, kentsel dönüşüm sırasından mağdur edilmemelerini istedi. Ancak, yurttaşlar bu konuda pek de iyimser olmadıklarını sıklıkla dile getirdi.    Yurttaşlardan Yusuf Aslan, "Burada yaşayan insanların birçoğu işsiz yoksul insanlar. Eğer buradaki insanları evinden barkından edip, kira parası dahi vermeden yerlerinden etseler, bu kabul edilemez. Düzgün bir iş yeri ve evim olmadığı zaman ben başka yere gidemem. Kiralık ev verip elektrik ve su masrafını gidersinler. Burada bir şey yapılacaksa hakkıyla yapılsın. Biz bunu istiyoruz. Burada her şey göz önünde temellimiz her şey düzgün olsun. Eğer bir şey yapılacaksa halk mağdur edilmeden yapılsın" uyarısında bulundu.   MA / Fethi Balaman