Ayşe Gökkan’a tutuklama talebi 2020-11-05 15:36:55 MARDİN - Gözaltına alındıktan 7 gün sonra savcılığa çıkarılan Ayşe Gökkan ve 70 yaşındaki Mesut Çelik, savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.    Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Demokratik Toplum Kongresi'nin 2013 yılında düzenlediği bir toplantıyla ilgili başlattığı soruşturma kapsamında 30 Ekim'de gözaltına alınan Özgür Kadın Hareketi (TJA) Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan ile birlikte 13 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan Ramazan Kalkan, emniyet işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.    Ayşe Gökkan ile Mesut Çelik (70), Fettah Tekin ve Hüseyin Tekin, 7 gün sonra Mardin Adliyesi’ne getirildi. Savcılık ifadelerini alınan Hüseyin Tekin ve Fettah Tekin, adli kontrol şartıyla serbest bırakılması talebiyle Mardin Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.    Hakimliğe sevk edilen İnci ve Tekin adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.    SINIR DUVARINI PROTESTO    Ayşe Gökkan ve Mesut Çelik, savcılık ifadelerinin ardından "örgüt üyesi olma" iddiasıyla tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edildi. Savcı, Mesut Çelik hakkında "Şüphelinin 23/06/2013 tarihinde Mardin genelinde Demokratik Toplum Kongresi Paralelinde kent meclisleri yürütmesi içerisinde faaliyet gösterdiğine dair gizli tanık beyanı, bu beyanı destekler mahiyetteki şüphelinin 23/06/2013 tarihinde Nusaybin ilçesi Mitanni Kültür merkezinde yapılan Kent Meclisi toplantısına katılarak, konuşma yaptığına dair tespit tutanağı, göz önüne alınarak şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve tutuklama nedeninin bulunduğu" iddiasını öne sürdü.    Savcı, Ayşe Gökkan’la ilgili ise şunları ileri sürdü: "Şüphelinin 23/06/2013 tarihinde Mardin genelinde Demokratik Toplum Kongresi Paralelinde kent meclisleri yürütmesi içerisinde faaliyet gösterdiğine dair gizli tanık beyanı bu beyanı destekler mahiyetteki şüphelinin 23/06/2013 tarihinde Nusaybin ilçesi Mitanni Kültür merkezinde yapılan Kent Meclisi toplantısına katılarak, konuşma yaptığına dair tespit tutanağı, yine şüphelinin terör örgütünün emir ve talimatları doğrultusunda 07/11/2013 ve 20/10/2013 tarihli Nusaybin Sınırında meydana gelen Duvar eylemleri kapsamında toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katıldığına ilişkin tespitler göz önüne alınarak şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve tutuklama nedeninin bulunduğunu.”   GÖKKAN'IN SAVUNMASI   Ayşe Gökkan, savunmasında gözaltına alındıkları sırada 17 kişiyle birlikte bir otobüse konulduklarını ve aralarında koronavirüs (Kovid-19) belirtisi olan kişilerin de olduğunu ifade etti. Savunmasında kolluk görevlilerinin tutumlarına da değinen Gökkan, kadın polisin kendisiyle ilgilenmesini istemesine rağmen kadın polisin kendisini her defasında erkek bir polise yönlendirdiğini, itiraz etmesi nedeniyle de polise mukavemet ile soruşturma açmakla tehdit edildiğini söyledi.    Gökkan üzerine atılı suçlamalara dair, olay tarihinde Nusaybin Belediye Başkanı olduğunu belirterek, “Mitanni Kültür Merkezi'nde bulunmam doğaldır. Biz Mitanni Kültür Merkezi’nde genel itibariyle halkın sorunlarını ve sıkıntılarını çözmek için toplanıyorduk. Kadına karşı şiddete yönelik toplantılar yapardım. Biz kesinlikle Mitanni Kültür Merkezinde illegal bir toplantı yapmadık. Bu toplantıya halktan kişilerde gelebilirdi. Biz bu yapacağımız toplantıları yapmadan önce anons ediyorduk. Dolayısıyla bu toplantılar legal olarak yaptığımız toplantılardır" dedi.   UTANÇ DUVARI   Nusaybin-Qamislo sınırına örülen duvara ilişkin yapmış olduğu ölüm orucu eylemi de sorulan Gökkan, duvarın örülmesinin uluslararası sözleşmelere göre suç olduğunu belirterek, "Ben bu duvarın yapılmaması için gerekli tüm yerlere başvurularımı yaptım. Ancak buna rağmen devlet bu duvarı inşa etti. Bende bunun üzerine bu duvarın inşasını protesto etmek amacıyla eylemlerde bulundum" diye belirtti.   Belediye Başkanlığı görevi sırasında tadilatı yapılan mezarlıklarla ilgili de suçlanan Gökkan, "Dosyaya konu 09/09/2013 tarihinde Dagiçi ve Düzce köyleri arasında kalan Dibek Dağında bulunan mezarlığı tadil ve tamirat için toplu olarak mezarlığa gidilmiştir. Bende o dönem Belediye Başkanı olmam nedeniyle, halk tarafından seçildiğim için bu tarz mezarlıklara vatandaşla beraber gittim. Benim için mezarlıklar arasında bir fark yoktur. Mezarlıkta kimin yattığı önemli değildir. Ben illegal her hangi bir faaliyet kapsamında her hangi bir eylemim olmamıştır. Kesinlikle üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı.    Hakimliğe sevk edilen Gökkan ile Çelik'in işlemleri sürüyor.