Öğrenciler: YÖK, darbe mirasçısı saray rejimine itaat etti 2020-11-06 18:28:50   İSTANBUL – YÖK’ün kuruluşunu Kadıköy’de yaptıkları açıklama ile protesto eden Üniversite öğrencileri, “YÖK, dün nasıl darbecilerin emriyle hareket ediyorsa bugün de darbenin mirasçısı saray rejimine itaat etmektedir” dedi. Üniversite Öğrencileri, Yüksek Öğretim Kurumu’nu (YÖK) kuruluşunun 39’uncu yıl dönümünde gerçekleştirdikleri açıklama ile protesto etti. Kadıköy İskele Meydanı’nda gerçekleştirilen açıklamaya yüzlerce üniversite öğrencisi katıldı. “Eğitimde eşitsizliğe ve geleceksizliğe karşı mücadeleye” pankartı ile “Kadın düşmanı YÖK’ü altüst et”, “Parasız, bilimsel, anadilde eğitim hakkı için mücadele et”, “Parasız eğitim istiyoruz” dövizlerini açan kitle sık sık, “Üniversiteler bizimdir bizimle özgürleşecek”, “Ferman devletin üniversiteler bizimdir” sloganları attı. YÖK’ÜN İCRAATLARI Öğrenciler adına açıklama yapan üniversite öğrencisi Büşra Islak, 12 Eylül faşizminin bir ürünü olduğunu belirttiği YÖK’ün kurulduğu günden bu yana neoliberal saldırı politikalarını üniversitelere uygulama, üniversiteleri sermaye sınıfının arka bahçesi haline getirme, eğitimi niteliksizleştirerek anti-bilimsel hale getirme, eğitimde var olan eşitsizliği derinleştirme ve üniversiteleri sermaye ve devlet için ideolojik meşruiyet üreten kurumlara dönüştürme çabası içerisinde olduğunu ifade etti. ‘DARBECİLERİN MİRASI SARAYIN EMRİNDE’ YÖK’ün üniversitelerin bilim üretilen değil, piyasanın ihtiyaçlarına göre iş gücü yetiştiren kurumlar olarak örgütlenmesinin esas sorumlusu olduğunu dile getiren Islak, “YÖK, dün nasıl darbecilerin emriyle hareket ediyorsa bugün de darbenin mirasçısı saray rejimine itaat etmektedir. Bu süreçte üniversitelerde faşist baskılar artmış, polis şiddeti olağan hale gelmiş ve üniversitede anti-demokratik uygulamalar artırılmıştır” diye konuştu. ‘BOYUN EĞMEK YOK’ Üniversite öğrencilerinin seslerinin faşist saldırılarla kısılmak istendiğine işaret eden Islak, “Üniversitelerde devletin ve sermayenin tahakkümünü kurmak isteyenler, yakın zamanda yemekhane zamları sonrasında İstanbul Üniversitesi'nde başlayan öğrenci direnişi karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Üniversiteyi ticarethaneye çevirmek isteyenlere ve buna ses çıkaran gençliği faşist baskılarla susturmaya çalışanlara karşı dün nasıl tüm bir kampüsü direniş alanına çevirdiysek, bugün de bulunduğumuz her sokağı direniş alanına çeviriyoruz. Üniversite kadrolarını kendi yandaşlarıyla dolduran, üniversite gençliğinin sesini çete-polis- ÖGB terörüyle kısmak isteyen, kendisine yönelik en ufak bir muhalif sesi bile susturmaya çalışanlara cevabımız bellidir: Gençlik zorbalığa boyun eğmedi ve eğmeyecek” ifadelerini kullandı. Açıklama, alkış ve sloganlar eşliğinde son buldu.