Engelsiz Bileşenler Federasyonu: Yılda bir kez akıllara gelmeyelim 2020-12-03 12:25:28 DİYARBAKIR  - Engellilerin sadece yılda bir kez akıllara geldiğini belirten Engelsiz Bileşenler Federasyonu Üyesi Ramazan Serim, engellerinin sosyal ve siyasal yaşama katılması için çalışmalar yapılması gerektiğini vurguladı.   Engelsiz Bileşenler Federasyonu, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında on-line basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan federasyon üyesi Ramazan Serim, sayıları milyonları bulan engellilerin yılda bir kez hatırlanmasının yetersiz olduğun söyledi. Türkiye’de engelli sayısının 6-10 milyon arasında değiştiğini belirten Serim, “Bilim çağında engelli sayısının net olarak bilinmesi kabul edilemez. Gerekirse her mahallede çalışma yapılarak engelli sayısı tespit edilmeli. Engellilere yasalar aracılığıyla psikolojik, sosyal ve hukuki destekler sunulmalıdır” dedi.   ‘SİYASAL YAŞAMA KATILIM SAĞLANMALI’   Engellilerin siyasi temsilden kısıtlandığı için toplumdan yalıtıldıklarını söyleyen Serim, “Siyasi parti, dernek, kamu kurumları sitelerinin de engellilerin ulaşabileceği şekilde dizayn edilmesi gerekiyor. Engellilerin siyasal ve sosyal yaşama katılımı sağlanmalıdır. Yine engelli perspektifiyle yapılmamış binalar önümüzdeki en büyük engel. Özellikle kamu binalarından başlayarak tüm binaların engelliler için yeniden düzenlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.    ‘HİZMETLER SADECE TÜRKÇE OLMAMALI’   Engellilerin sağlık haklarından bile yoksun bırakıldığına dikkati çeken Serim, engellilerin yoksun bırakılıp bu yoksunluk üzerinden istismar edilecek bir topluluk olmadığını aktardı. “Engelliler sadece 3 Aralık günü akıllara gelmemelidir” diyen Serim, bu durumun engellilerin sorunlarının ertelenmesine neden olduğunu ifade etti. Kamu kurumlarının engelli istihdam kadrolarını doldurması çağrısı da yapan Serim, “Bu nedenle 2021 yılında en az 8 bin engelli istihdam edilmelidir. Engelliler için ayrılan bütçenin arttırılması toplumsal adaletin bir gereği olarak yapılmalıdır” diye belirtti.    Engelliler için yapılan hizmetlerin ise sadece Türkçe değil bölgede yaşayan halkların anadillerinde de yapılması gerektiğine dikkat çeken Serim, özellikle kadın engellilere yönelik ayrımcı söylem ve pratiklerin de sonlandırılması gerektiğini vurguladı.