'Tecridin son bulması toplumsal barışın önünü açacaktır' 2020-12-11 09:02:46 İSTANBUL - Yaşanan sorunların kaynağından tecridin olduğunu belirten TJA aktivisti Süreya Kılınç, "Tecridin son bulması toplumsal barışın önünü açacaktır" dedi. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle cezaevlerinde başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevleri 15’inci gününde devam ediyor. Avukat ve telefon görüşlerinin “disiplin cezası” gerekçesiyle yasaklandığı İmralı’da aile görüşlerine de yasak getirildi. Ailelerin başvurularına 2 Mart’tan bu yana olumlu-olumsuz her hangi bir cevap verilmemişti. Ancak 30 Eylül tarihinde aile görüşlerine “disiplin cezası” gerekçesiyle yasak getirildi.    Asrın Hukuk Bürosu avukatları, 4 Aralık’ta yaptıkları başvuruya verilen ret kararı sonrası Öcalan ve İmralı’daki diğer tutuklulara disiplin cezası verildiğini öğrendi fakat içeriğe dair bilgiye ulaşılamadı. Yağın ne kadar süre zarfını kapsadığı da bilinmiyor.    Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile birlikte 2 Ekim’de, Diyarbakır’da ortak bir açıklama yapan ve “Birliği kuralım, tecridi kıralım, özgürlüğü sağlayalım” kampanyasının başlattıklarını duyuran Özgür Kadın Hareketi’nden (TJA) Süreya Kılınç, süreci değerlendirdi.   İNSANLIK SORUNU   Tecridin sadece hukuki bir mesele olmadığını, insanlık sorunu olduğunu belirten Kılınç, “Bir halkın ‘benim önderimdir’ dediği kişinin uluslararası evrensel hukuk kuralları çiğnenerek bu kadar uzun süre tecrit edilmesi kabul edilemez” dedi.   SORUNLARIN NEDENİ TECRİT   Tecride karşı çeşitli eylem ve etkinlik yaptıklarını ifade eden Kılınç, “Bir yandan eylem ve etkinliklerimize devam ederken bir yandan tecride karşı duyarlılık yaratmaya çalışıyoruz. Ülkede yaşanan, kadın cinayetlerinden, çocuk istismarına ve uzun yıllardır süren savaş halinin tecrit politikasından ayrı ele alamayız. Tecride karşı verilen mücadele aynı zamanda kadın cinayetlerine, çocuk istismarlarına ve savaş karşı verilen mücadeledir” ifadelerini kullandı.   FİKİRLERİ KADINLAR İÇİN ÖNAÇICI   Tecride karşı verilen mücadelenin en önemli parçalarından birinin kadınlar olduğunun altını çizen Kılınç, “TJA da dünyada karşılık bulan kadın özgürlük hareketidir. Kadın özgürleşmesinde kadın özgürlük ideolojisinin çok önemli olduğunu ve bunun yaygınlaştırılmasını gerektiğinin farkındayız. Bunun mücadelesini veriyoruz. Bu kadın özgürlüğü konusunda Sayın Öcalan’ın kadınlar için ön açıcı fikirlerinin çok önemli bir yere sahip. Sayın Öcalan üzerinde uygulanan tecrit politikasının kadınlar üzerinde olumsuz etkileri var” diye belirtti.   TOPLUM TECRİT ALTINDA   İmralı’da uygulanan telefon, avukat ve aile görüş yasaklarına işaret eden Kılınç, “Sayın Öcalan İmralı’da bulunduğu 21 yılda sadece bir kere ailesi ile telefonda görüşebildi. Yapılan zaten insan haklarına aykırıdır. Bir de kullandırılmayan bu hakka da yasak getirilmesi uygulanan hukuku gözler önüne seriyor. Avukat ve aile görüş yasakları bu tecrit durumunu daha da ağırlaştırıyor. Ağır tecrit koşulları Sayın Öcalan şahsında tüm Türkiye halklarına da uygulanıyor” diye konuştu.   BARIŞIN ÖNÜ AÇILIR    Kılınç, cezaevlerinde tercide karşı başlatılan açlık grevlerine dair, “Şimdi yeniden tecride karşı cezaevlerinde açlık grevleri başlatıldı. Bu mücadelede toplumsal barışın oluşturulması ve tecridin son bulmasında çok önemli bir yeri olacaktır. İmralı tecridinin mutlaka kırılması ve Sayın Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanması gerekir. Tecridin son bulması toplumsal barışın önünü açacaktır. Tecride karışı mücadele edilmedikçe kaos ve çözümsüzlük devam edecektir. Bunun için de tecridin kaldırılmasına mücadelenin yükseltilmesi gerekir” şeklinde konuştu.   MÜCADELE BÜYÜTME ÇAĞRISI   Savaşın çözüm olmadığını söyleyen Kılınç, “Eğer savaş bir çözüm olsaydı bütün dünyada toplumlar sürekli savaşmayı tercih ederlerdi. Biz insanların huzurunun mutluluğunun geleceğinin barışta olduğuna inanıyoruz. Barışın sağlanabilmesi için Sayın Öcalan üzerindeki tecridin mutlaka kırılması gerekmektedir. Herkesin tecride karşı sorumluluk alıp mücadeleyi büyütmesi gerekir” diye konuştu.   MA / Erdoğan Alayumat