Tutuklu annesinden açlık grevi çağrısı: Kulaklarınızı kapatmayın 2021-02-01 09:01:02 İSTANBUL - İmralı tecridine karşı ikinci kez açlık grevi eylemine katılan İlyas Arat’ın annesi Azize Arat, “Vicdan sahibi her insana çağrımızdır. Gözlerinizi ve kulaklarınızı kapatmayın" diye seslendi.  İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 21 yıldır tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecridin sonlandırılması ve artan hak ihlallerini protesto etmek amacıyla cezaevlerinde 27 Kasım 2020'de başlatılan süresiz dönüşümlü açlık grevi eylemi 67’nci gününde devam ediyor. Açlık grevi eyleminin ilk grubunda yer alan Bandırma T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan İlyas Arat, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde 8 Kasım 2018’de başlatılan açlık grevinde de 87 gün boyunca eylemi sürdürdü. Lise öğrencisi olduğu 5 Eylül 2015’de “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklanan Arat, Silivri Kapalı Cezaevi’nde 3 yıl tutulduktan sonra Bandırma T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Arat’ın annesi Azize Arat, oğlunun cezaevinde yaşadığı sorunları ve tecride karşı başlatılan açlık grevine ilişkin konuştu.    İKİNCİ KEZ AÇLIK GREVİNDE    Oğlunun daha önce başlatılan açlık grevinde 87 gün kaldığını hatırlatan anne Arat, “İlyas’ın o zaman durumu çok kötüleşmişti. Açlık grevi uzun sürdüğü için tutukluların durumları kritikti. Suyu bile kaşıkla içiriyorlardı” dedi.  Silivri Cezaevi'nde olduğu dönemde oğlunun görüşüne gidebildiğini ifade eden Arat, "O zaman İlyas’ı sandalye üzerinden görüşe getirdiler. Sandalyede erimiş bedenini görünce gözlerim karardı. Daha görüş süresi bitmeden takati kalmadığı için tekrardan sandalye üzerinde götürdüler. O hali bir türlü gözümün önünden gitmiyor” diye anlattı.   Cezaevinde hak ihlallerinin baskı ve hakaretlere vardığını belirten anne, kalem ve defterlere el konulduğunu, gönderdikleri kargoların ise aylar sonra veirldiğini söyledi.    14 AYDIR GÖRÜŞE GİDEMEDİ   Oğlunun Bandırma Cezaevi'ne sevk edilmesinden sonra görüşüne gidemediğini dile getiren anne Arat, tutukluların ailelerinden uzakta bulunan cezaevlerine sevk edilmesinin de cezalandırma yöntemi olduğuna değindi. Anne Arat, şunları aktardı: "Görüşe gideceğimiz otogarlarda saatlerce bekliyoruz. Bir yıl 2 aydır oğlumun görüşüne gidemiyorum. 1 ay önce kızım kapalı görüşüne gitti. Durumlarının çok kötü olduğunu söyledi. Her türlü baskıyı uyguluyorlar. Daha önceki açlık grevi eyleminden dolayı oğlum şeker hastası oldu. Hastalıktan dolayı ayaklarının şiştiğini ayakkabı dahi giyemeyecek duruma gelmiş. Üzerindeki baskılardan ve tecritten dolayı tekrar açlık grevine başladıklarını ve taleplerinin karşılanmaya kadar eylemlerinin devam ettireceklerini söylemiş."   'VİCDAN SAHİPLERİNE ÇAĞRIMIZDIR'    “Çocuklarımız içerde, biz dışarda eriyoruz” diyen Arat, “Bedenimizdeki son kan damlasına kadar çocuklarımızın yanındayız. Sonuna kadar çocuklarımızın ve mücadelelerinin arkasında olacağız. Salgından dolayı çok tedirginiz. Çocuklarımız çok kıymetli. Onların hepsi çiçektir. Çiçeklerimizi zindanlara katmışlar, hepsi soldurmaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.    Açlık grevi eylemleri için kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunan anne Arat, “Vicdan sahibi her insana çağrımızdır. Gözlerinizi ve kulaklarınızı kapatmayın. Cezaevlerinde tabutların çıkmaması için çocuklarımızın taleplerini sahiplenin” diye seslendi.