
‘Tecrit sonlandırılmalı, barışın kapıları aralanmalı’ 

2021-02-11 09:01:31


	ADANA - PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı 2006’da bedenini ateşe vererek, yaşamına son veren Veysi Kaya'nın kardeşi Muhittin Kaya, “İnsanlar ölmesin, anneler ağlamasın, artık yeter" dedi.&nbsp;

	PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit 22 yıldır aralıksız sürüyor. Tecrit ve artan hak ihlallerinin sonlandırılması amacıyla cezaevlerinde 27 Kasım’da başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemi 77’inci gününde devam ediyor. 2006’da Öcalan’a yönelik “Zehirleme ve hayatı tehlikede” ve tecrit haberleri üzerine birçok eylem yapıldı.

	&nbsp;

	Öcalan'a yönelik sahiplenme eylemlerinden birini de 23 yaşındaki Arap asıllı Veysi Kaya gerçekleştirdi. 9 Şubat 2006'da Adana'da Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacıyla bedenini ateşe veren Kaya, 28 Şubat’ta yaşamanı yitirdi. Devam eden açlık grevi ve tecride ilişkin konuşan Kaya'nın kardeşi Muhittin Kaya, İmralı’da bir an önce tecridin kaldırılmasını istedi.&nbsp;

	&nbsp;

	'BİRŞEYLER YAPILMALI'

	&nbsp;

	Öcalan’a yönelik uygulamalara karşı ağabeyinin bedenini ateş verdiğini dile getiren Kaya, “Ağabeyim bir Arap olarak gençlik ve özgür yurttaş çalışmalarında yer aldı. Bir ablam da Kürt mücadelesinde yer alırken, 1996'da Dersim'de çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdi. Ağabeyim her zaman haksızlık karşısında durup, mücadele eden bir kişiliğe sahipti. Veysi bir Arap genci olarak Kürtlere ve Öcalan'a yapılan tecridi kabul etmedi ve hep karşı çıktı. Bize her zaman Öcalan'ın felsefesini anlatırdı. Veysi, ‘Tecrit karşısında bir şeyler yapılması gerekir’ diyordu. En son Öcalan'a dair çıkan 'zehirlenme ve hayatı tehlikede’ haberi üzerine bedenini ateş verip, yaşamına son verdi" diye konuştu.

	&nbsp;

	'BU EYLEM BİR ÖZELEŞTİRİDİR'

	&nbsp;

	"Veysi Kaya, 'Güneşimizi karatamazsınız' çizgisinde tecridi ve baskıyı kırmak için bedenini ateşe verdi. Bedenini ateşe verdiği yer çalışma yürüttüğü Özgür Yurttaş Derneği'nin önüydü. Kendisini yakarak, tecride isyan ederek, karşı çıktı" diyen Kaya, hastanede Kaya'nın kendilerine ilk olarak; "Ben pişman değilim. Bu eylemi Önder Apo üzerindeki tecridi kırmak için yaptım. Benim bu yaptığım eylemi bir özeleştiri olarak kabul ederseniz sevinirim" dediğini aktardı.&nbsp;

	&nbsp;

	'TECRİT KALKMALI'

	&nbsp;

	İnsanların ölmemesi için tecridin kaldırılması gerektiğini belirten Kaya, “Öcalan'ın Kürt ve Ortadoğu halklarının önderidir. Öcalan sahsında tüm toplum tecrit altındadır. 22 yıldır tecrit pratiği derinden yaşayan Abdullah Öcalan ve onun şahsında Kürt toplumu büyük bedeller ödemektedir. Zindanda gelişen açlık grevleri tecritti yıkmaya dönük tarihsel bir sorumluluktur. Kürt halkı, yıllardan beri tecride karşı direndi. Barışın gelmesi için büyük bedeller verildi. 22 yıldır Sayın Öcalan barışın gelmesini istiyor. Tecrit; ahlaksızlık ve vicdansızlıktır. Tecrit sorunları çözmez aksine sorunları derinleştirir. İnsanlar ölmesin, anneler ağlamasın, artık yeter diyoruz. Tecrit sonlandırılmalı ve barışın kapıları İmralı’yla aralanmalıdır. Bu temelde Türkiye'de insanlığın ölmemesi adına tarihsel sorumluluklar alınıp adalet, özgürlük, sevginin sesi olunmalıdır. Bu sevginin sesi İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan'dır" dedi.

	&nbsp;

	MA / Hamdullah Kesen

	&nbsp;