EMEP’ten sürü bağışıklığına terk edilmeye karşı mücadele çağrısı  

2021-03-11 16:32:38


	İZMİR - EMEP İl Örgütü, kovid-19 salgının geride kalan bir yılına dair “Sürü bağışıklığına terk edilen halkımızı insanca yaşam ve insanca çalışma koşulları için birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz” açıklaması yaptı.

	Emek Partisi (EMEP) İzmir İl Örgütü, Kovid-19 salgının geride kalan bir yılına dair yazılı açıklama yaptı. “Halkımızın sağlığı çürümüş düzenin değişmesine bağlı “ başlıklı açıklamada, ekonomik kriz ile birleşen salgın sürecinde toplumun işsizlik ve yoksulluk kıskacında sürü bağışıklığına terk edildiği belirtti.

	 

	Koronavirüs salgınıyla geçen bir yılda, dünyada 2 milyon 700 bin kişi hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, Türkiye’de 30 bin kişi hayatını kaybettiği hatırlatıldı. Pandemi sürecinde ekonomik paketler açıklandığına da dikkati çekilen açıklamada, “İlk açıklanan 100 milyarlık paketin sadece 2 milyarı ihtiyaç sahibi ailelere verildi. Paketlerde aslan payı hep sermayeye aktarıldı. İktidar salgın karşısında bir maskeyi bile halka ulaştıramadı. ‘Çarklar dönecek’ denerek fabrikalara sürülen işçiler koronadan ölmekle açlıktan ölmek tercihine zorlandı. Hastanelerde hekimler ve sağlık emekçileri hayatlarını kaybetti. Oysa gerekli tedbirler alınsa sonuç çok başka olacaktı” denildi.

	 

	SALGIN FATURASI EMEKÇİYE

	 

	Salgında yaşamını yitiren sağlık emekçileri ve işçilerin de anıldığı açıklamada, teşviklerin, kredilerin, vergi indirimlerinin patronlara sunulduğunu, işçi ve emekçinin ise artan enflasyon, hayat pahalılığı ve faturalarla dolu zamlarla karşı karşıya bırakıldığı vurgulandı.

	 

	“Kontrollü” ya da “kademeli normalleşme” adımlarıyla vaka sayılarının tırmandırıldığını kaydedilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Sağlık Bakanı Koca, dün yaptığı açıklamada ‘Mavi kırmızıya en yakın renktir’ derken şehirler bir bir kırmızıya boyanmaya devam ediyor. Halk aşısız ‘sürü bağışıklığına’ terk ediliyor.

	 

	KAÇ VAKA VAR BİLMİYORUZ

	 

	İktidar salgın sürecini şeffaf yürütmediği gibi vaka ve ölüm sayılarını da il il açıklamıyor. Bizler İzmir’de günlük kaç vaka ve kaç ölüm olduğunu bilmiyoruz. İzmir Tabip Odası verilerine göre ilimizde 20 sağlık emekçisi ile bir veterineri Kovid-19 nedeni ile yitirdik. İzmir İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi verilerine göre de en az 34 işçi ve emekçiyi salgın nedeni ile kaybettik. 30 Ekim’de meydana gelen İzmir depreminde de salgına ilişkin özel bir önlem alınmadığı için günlük vaka sayısı 5 bine kadar çıktı. İzmir’de yüzde 26 oranında istihdam kaybı yaşandı. Verilmeyen destekler dolayısı ile çok sayıda işyeri kapanırken, işsiz kalan müzisyen arkadaşlarımız yaşamlarına son verdi.”

	 

	Açıklamada şu talepler sıralandı:

	 

	“* Virüse karşı mücadele halk sağlığı sorunudur. Halkın sağlığı için bu ülkede yaşayan bütün yurttaşlara ve göçmenlere parasız, ulaşılabilir nitelikli sağlık hizmeti verilmelidir.

	 

	* İşten atma ve ücretsiz izin yasaklanarak işçi emekçilerin kayıpları karşılanmalıdır. 21 gün tam kapanma sağlanmalı, yoksul halka ekonomik koruma sağlanmalıdır.

	 

	* Aşı ve halk sağlı ticaret aracı olmaktan çıkarılmalı, patent kaldırılmalı ve aşı formülleri açıklanmalıdır.

	 

	* Ekonomik krizle birleşen salgın sürecinde bir yılı geride bırakırken; işsizlik ve yoksulluk kıskacında sürü bağışıklığına terk edilen halkımızı insanca yaşam ve insanca çalışma koşulları için birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz.”