Tecride karşı ikinci kez açlık grevinde 2021-03-12 09:01:49 AYDIN - Roboski Katliamı protestosu gerekçesiyle tutuklanan Ramazan Atabay, İmralı tecridine karşı ikinci kez açlık grevi eylemi taleplerine kulak verilmesini istedi.  PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve cezaevlerindeki hak ihlallerinin sonlandırılması amacıyla 27 Kasım 2020’de başlatılan süresiz dönüşümlü açlık grevi 106’ncı gününe girdi. Roboski Katliamı’nı protesto etmek amacıyla Aydın'ın Germencik ilçesinde 2011 yılında yapılan eyleme katıldığı gerekçesiyle “örgüt üyeliğinden” tutuklanan Ramazan Atabay, bulunduğu İzmir Aliağa Şakran 2 No’lu T Tipi Cezaevi’nde devam eden açlık grevine dair ailesine bilgi verdi.    SORUNLAR DEVAM EDİYOR   Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven’in 8 Kasım 2018’de başlattığı ve 200 gün süren açlık grevinde 154 gün kalan Atabay, geç olmadan taleplerine kulak verilmesini istedi. Atabay'ın annesi Emine Atabay, 25 Şubat’ta oğluyla yaptığı telefon görüşmesinde, dergi, gazete, hijyen ve hastane sevkleri gibi sorunların devam ettiğini söyledi.   DUYARLILIK ÇAĞRISI    Kamuoyu ve demokratik kitle örgütlerini konuya dair duyarlılığa çağıran anne Atabay, "Geçen yıl oğlum açlık grevindeyken, araya bayram girdi. O açlık grevindeydi, ben bayram yemeği hazırladım ama bir lokma boğazımdan geçmedi. Ben yemeyince çocuklar da yemiyordu. Bayram bizim için yas gibiydi. Bazen onunu düşünmekten uyumuyordum. Şimdi de bir saniye bile aklımdan çıkmıyor. Umarım sesleri erken duyulur ve geçen seneki gibi uzun olmaz” diye belirtti.       ‘TECRİT SON BULSUN’   Eylemin uzun sürmesinden kaygılandıklarını vurgulayan anne, taleplerin aynı zamanda dışardaki insanların da özgürlüğüne yönelik olduğunu hatırlattı. Var olan baskının Kürtler üzerinde daha fazla hissedildiğini dile getiren Atabay, “Eskiden oğlumu ziyarete, gittiğimde gardiyanlar ya da bazı görevliler kötü davranıyorlardı, fakat itiraz ediyordum, karşılık veriyordum. Şimdi ise cevap verdiğimizde ya suçlanıyoruz ya da tutuklulara baskı uyguluyorlar. Biz de çocuklarımız için susmak zorunda kalıyoruz. Yani biz de dışarıda baskı altındayız. Bu baskılar tutuklular üzerinde daha fazla tabii. Baskı, tecrit ve hak ihlallerinin biran önce kalksın istiyoruz. Rahat bir nefes alalım. Ben bir anne olarak taleplerin biran önce kabul edilmesini ve can kayıpları yaşanmadan tecridin kalkmasını istiyorum. Yaşadığımız sürece davamızın takipçisi, çocuklarımızın yanında olacağız” dedi.   İKİNCİ GÖÇ   Atabay ailesi, devletin koruculuk baskıları sonucu 1989 yılında Siirt’in Eruh ilçesine bağlı Aval (Ovel) köyünden Adana Ceyhan ilçesine göç etti. 20 yıl burada yaşadıktan sonra iş için bu kez Aydın’ın Germencik ilçesine taşındı. Burada da devlet baskısını yaşamaya devam eden aile, sürekli polis baskısına maruz kalıyor. En son Roboski protestosuna katılan Ramazan Atabay’a, “örgüt üyeliği”nden 18 yıl hapis cezası verildi.   MA / Esra Solin Dal