EŞİK’ten muhalefet partilerine İstanbul Sözleşmesi çağrısı 2021-03-20 21:17:06   HABER MERKEZİ- Anayasa’nın ortadan kaldırılmasına yönelik olarak bugüne dek atılan en büyük adımlardan birinin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek olduğunu belirten EŞİK, muhalefet partilerine çağrıda bulundu.  Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK) İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine ilişkin “İstanbul Sözleşmesi ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararı Yok Hükmündedir, Sözleşme Yürürlüktedir” başlığıyla yazılı bir açıklama yayınladı.   ‘MECLİS VE ANAYASA TASFİYE EDİLMİŞTİR’ “Milletin Meclisi’nin oybirliği ile kabul ettiği bir sözleşmeden bir kişinin iradesi ile çıkılamaz” denilen açıklamada, Meclis’te oybirliği ile kabul edilen İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile çıkılamayacağı belirtildi. Meclis’in iradesinin tek kişiye devredilemeyeceği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “Meclis’te yasa ile kabul edilen ve Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca yasaları bile yürürlükten kaldırma özelliği olan temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerden tek kişilik kararlar ile çıkılamaz. Böylesi bir girişim, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, İşkenceye Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi gibi tüm uluslararası sözleşmelerin ve bu sözleşmelerle güvence altına alınan temel insan haklarının tek kişinin keyfine bırakılması anlamına gelmektedir. Daha da vahimi, hukuk devletinin tamamen ortadan kaldırılması, Meclis’in ve demokrasinin tamamen tasfiyesi anlamına gelmektedir.”  ‘O GÜN ÖVÜNEN İKTİDAR BUGÜN VAZGEÇİYOR’ Türkiye’nin, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan ilk ülke olduğu anımsatılan açıklamada, “O gün hükümette olup sözleşmeye imza atmakla övünen iktidar partisi, bugün kadınlara vermiş olduğu şiddeti önleme, şiddete maruz kalanları koruma, failleri gerektiği şekilde cezalandırma sözünü yerine getirmekten vazgeçtiğini tüm dünyaya ilan ediyor. Başta eşit yurttaşlık hakkı olmak üzere kadınların insan haklarını tanımadığını, kadına karşı şiddetle mücadele etmeyeceğini, kadınların insan onurunu gözetmeyeceğini söylüyor” ifadeleri yer aldı.  ‘İKTİDAR KÜÇÜK OY ORANLARINA BİLE MUHTAÇ’ Açıklamada, “Küçücük oy oranlarına bile muhtaç duruma gelen ve bir avuç marjinalin istemiyle hareket eden iktidar, geçen aylarda Saadet Partisi ile yaptığı görüşmelerde İstanbul Sözleşmesi’ni siyasi pazarlık konusu yaptı. Kadına şiddetle mücadele edeceğini beyan ettiği İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıklarken İstanbul Sözleşmesi’nin adını bir kez bile anmadı. Geçen yıllar içinde Sözleşme’den doğan yükümlülüklerini yerine getirmedi. AKP, kadına karşı şiddet ile değil, kadınlar, çocuklar, LGBTİ+’lar ve onların haklarına karşı mücadele ediyor; kazanılmış haklarımızı ortadan kaldırmaya yönelik ısrarlı bir politika izliyor” diye belirtildi.   ‘KARAR HUKUKİ DEĞİL SİYASİ’ Çok taraflı bir uluslararası anlaşmanın iç hukukta nasıl yürürlüğe girdiyse aynı usul ile geri alınabileceği belirtilen açıklama şöyle devam etti: “İç hukuk sürecinin ardından uluslararası hukuk bakımından öngörülen İstanbul Sözleşmesi’nin 80. maddesinde yer alan geri çekilme usulleri de tamamlanmalıdır. Meclis'te oybirliği ile kabul edilen İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanı Kararı ile çıkılamaz. Bu nedenle, Karar geçersizdir ve Türkiye İstanbul Sözleşmesi’ne taraf olmaya devam etmektedir ve Sözleşme’deki yükümlülüklerini yerine getirmek zorundadır. İktidar bu kararıyla, seçim pazarlıklarında elini güçlendirmek için kadınların kazanılmış haklarını ortadan kaldırmak istemektedir. Bu karar ayrıca Türkiye’nin evrensel insan hakları standartlarından kopması, demokrasiyi yadsıması ve eşitlik ilkesi, ayrımcılık yasağı gibi temel ilkelerden vazgeçmesi anlamına gelmektedir. Anayasa’nın parça parça askıya alınarak ortadan kaldırılmasına yönelik olarak bugüne dek atılan en büyük adımlardan biridir. Tüm toplumun temel hak ve özgürlüklerine yöneliktir ve Türkiye’de yaşayan herkesin uluslararası insan hakları sisteminin dışında kalacağı bir sürecin önünü açmıştır.” MUHALEFET PARTİLERİNE ÇAĞRI İstanbul Sözleşmesi’nin Meclis’te oybirliği ile onaylandığı ve ancak toplumsal mutabakatla ve Meclis kararıyla sözleşmeden çıkılabileceği belirtilen açıklamada muhalefet partilerine şu çağrı yapıldı: “TBMM’de siyasi liderler olarak birlikte, ortak bir basın açıklaması yaparak sözleşmeye sahip çıkmaya, Türkiye’yi sözleşmeden çıkarma girişimlerinin hukuken geçersiz olduğunu ve Türkiye’nin sözleşmeye taraf olmaya devam ettiğini açıklamaya çağırıyoruz. Ayrıca üyelerine, seçmenlerine ve tüm bir topluma sözleşmeyi anlatmak ve etkin bir biçimde uygulanmasını sağlamak için partiler arası ortak bir çalışma grubu kurarak kadına karşı şiddetle mücadele programı oluşturmalarını ve uygulamalarını talep ediyoruz.”