106 yıldır yüzleşilmedi: İliklerimize kadar her gün yaşıyoruz 2021-04-23 09:02:06 İSTANBUL - Üzerinden 106 yıl geçen Ermeni Soykırımı'nda en büyük acıları kadınların çektiğini dile getiren Ani Kalk, “Çok az şeyler bilmemize rağmen annelerimizin acılarını iliklerimize kadar hissettik. Her gün hatırlıyor, her gün yaşıyoruz” dedi.  Osmanlı İmparatorluğu’nun Ermenilere karşı yaptığı tehcirin üzerinden 106 yıl geçti. 1’inci Dünya Savaşı döneminde İstanbul'da toplanan Ermeni aydınları 24 Nisan 1915’te Dahiliye Nazırı Talat Paşa'nın emriyle, tutuklandı, öldürüldü ya da sürgün edildi. Yine yüzbinlerce Ermeni yerinden yurdundan edilerek, mallarına el konuldu. Bazı kaynaklara göre, sürgün edilen 800 bin ile 1 milyon 800 bin arasında insan öldürüldü. Ermeniler yaşadıklarını Medz Yeghern (büyük cinayet) ya da Aghet (afet) olarak adlandırıyor. Birçok ülke bu durumu “soykırım” olarak tanırken, bazıları ise Türkiye’yle olan ilişkilerinde bunu bir koz olarak kullanıyor. Bugüne kadar gerçek anlamda bir "yüzleşme" yaşanmazken, Ermenilerin hakikat ve yüzleşme talebi sürüyor.    ‘SOYKIRIMI HERGÜN YAŞIYORUZ’   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şişli İlçe Eşbaşkanı Ani Kalk, üzerinde 106 yıl geçen soykırımı değerlendirdi. Bir gecede milyonlarca kişinin sürgün edildiğini hatırlatan Kalk, bu sürgün sırasında milyonlarca kişinin yaşamını yitirdiğini vurguladı. Anadolu’nun birçok kentinde yaşanan soykırımı anımsatan Kalk, “Özellikle de Kürdistan’da soykırım gerçekleşti. Büyüklerimiz bunları bize anlatırken dahi masal gibi anlatıyorlardı. Çok az şeyler bilmemize rağmen annelerimizin acılarını iliklerimize kadar hissettik. Egemenler bu katliamları yalnız yıldönümünde genel geçer laflarla anıyor fakat biz her gün hatırlıyor, her gün yaşıyoruz. Ermenilerin yaşadığı soykırım bugün yaşadığımız coğrafyada karşımıza bin bir türlü düşman politikalarıyla çıkıyor” dedi.   Kalk, Ermeni toplumu için bu travmaların devam ettiğini ifade ederek, yaşadıkları korkunun hala hakim olduğunu söyledi. Türkiye’nin yaşanan “soykırımı” tanımlamadığını, bundan kaçtığını belirten Kalk, inatla soykırımı hatırlatacaklarını ve hesabını sormak üzere mücadele edeceklerini söyledi.    EN ÇOK KADINLAR ETKİLENDİ    Soykırımdan en çok kadınların etkilendiğini ifade eden Kalk, birçok kadının bebeklerini bilmedikleri bir yerlere bıraktığını, ya gömüp ya da boğmak zorunda kalıp göç ettiğini sözlerine ekledi. Kadın bedeni, kimliği ve kazanımlarına dönük saldırıların amacının iktidarın yaratmak istediği kadın modeline yönelik olduğuna dikkati çeken Kalk, tarih boyunca kadınların bu sömürüye maruz bırakıldığının altını çizdi. Kalk, tarihte Ermeni kadınların Müslüman erkeklerle evlendirildiğini ve asıl soykırımın bu olduğun söyledi. Kalk, “Fail erkek bugün sırtını iktidara nasıl dayamışsa bu geçmişte de bu şekilde olmuştur. Fakat kadınlar buna boyun eğmiyor, hakları için yüzyıllardır mücadelesini sürdürüyor” diye belirtti.    ‘TARİHTEN BİZLERE BAKIYORLAR’    Kadınların soykırım döneminde birçok travma yaşadığının yineleyen Kalk, şöyle devam etti: “O dönemde çocuk yaşta evlendirmeler hat safhaya ulaşmıştır. Göç sırasında aileleri tarafından emanet edilen genç kadınlar hane içinde psikolojik veya fiziksel bir sömürü sonrası eş olarak kabul edilmişlerdir. Benim rahmetli dedem de 11 yaşındaki annemi başına bir şey gelmesin diye 3 çocuklu 35 yaşındaki babama emanet etmiş o dönemde ve evlenmişler. Daha sonra süren baskılardan dolayı bulundukları Batman’dan İstanbul’a göç etmek zorunda kalmışlar. Babam bu olayları çok anlatmazdı. Çünkü babam aile bireylerini soykırımda kaybetti ve acısı bir ömürdür onunla. Ninelerimiz hep derdi ki, ‘Bir daha yaşamasın bu.’ Aile bireylerimiz pek anlatmazdı fakat tarihi okuduğumuzda, tecavüze uğrayan kadınlar, nehirlere atılan bebeklerin bize baktığını görürüz.”   ‘ÇEKİP GİTSEK AMA NEREYE?’   Hrant Dink’in, “Çekip gitsek, nereye gitsek… Bizim yuvamız burası” sözlerini hatırlatan Kalk, köklerinin bu topraklarda olduğunu dile getirdi. Bu topraklarda mücadele edilmesi gerektiğine vurgu yapan Kalk, “Hrant’ın cenazesinin kaldırıldığı gün binlerce Ermeni’yi bir arada gördü bu ülke. Fakat sonrasında kimse kimseyi görmedi. O gün Hrant’a olan vefa borcumuzdan dolayı oradaydık fakat onlarca katliama karşı ödenmesi gereken borcumuz var. Kabuğumuza çekilme zamanı değil” diye konuştu.   Kalk, kimlikleri ile var olmaya ve mücadele etmeye devam edeceklerini, Ermenilere yaşatılan soykırımın günümüzde Kürtlere yapılmak istendiğini belirterek, herkesin Kürt halkının verdiği mücadele cesaretle direnmesi gerektiğini dile getirdi. Ermeni kimlikli biri olarak HDP’de yer almaktan gurur duyduğunun altını çizen Kalk, “Bir gün barış bu ülkeye gelecek ve bugün bizlere bunu yaşatanlar kaybedecek” dedi.    MA / Berfin Karaman