'Çocuklar ölmesin' diyenlere karşı asker selamı duranlar! 2021-05-04 09:01:01 MARDİN - Şiddet, küfür ve cinsiyetçi dile karşı barış ve hoşgörü tutumuyla farklı bir futbolun da olabileceğini gösteren bölge takımları cezalandırılırken, alternatif olarak desteklenip üst lige çıkarılan takımlara “asker selamı” çaktırarak militarizm yeniden sahaya sürülüyor.  Sportif faaliyetler birçok insan için eğlence ya da sosyal faaliyet olarak görülse de devletler ve sermaya sınıfı için farklı bir anlam taşıyor. Diğer popüler kültür alanları gibi egemenlerin kitleleri manipüle etme araçlarından biri olan profesyonel spor dallarının başında futbol geliyor. "Futbol sadece futbol değildir" deyişinin ortaya çıkmasında olduğu gibi futbol egemenler tarafından ulusal ve uluslararası arenade toplumu dizayn etmede bir araç olarak kullanılıyor. Özellikle egemenler ile buna karşı duranlar arasında mücadelenin çetin geçtiği ülkelerde bu duruma sıklıkla rastlamak mümkün. Türkiye'de yönetimi elinde tutan iktidar ve ortaklarının kimi takımlara olan yaklaşımları bu durumun en bariz örneklerinden.   AKP'li bakanların Trabzonspor'un şampiyon olması yönündeki ifadelerinin yanı sıra Amed Sportif Faaliyetler (Amedspor) takımının “çözüm süreci” sonrası "çocuklar ölmesin" sloganıyla savaşa karşı tavır sergilediği için hedef haline getirilmesi ve Kızıltepe Belediyespor'un kimi yerel bürokratlar tarafından kriminalize edilmek istenmesi bu örneklerden sadece birkaçı.     'TERÖRİZE ETME' ÇABASI     Bölgenin en köklü takımlarından biri olan Amedspor bu saldırılardan nasibini alanların başında geliyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun hedef gösteren söylemleri, bu söylemler sonrası başlayan ırkçı saldırılar, oyun sırasında futbolculara dönük fiziki ve psikolojik saldırılar, kimi futbol spikerlerin yorumlarındaki aşırılıklar, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) "ayrımcı" kararları...Yine özellikle Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yönetimindeki belediyeye 2016 yılında kayyım atanması sonrası başlayan ekonomik kıskaç da bu saldırı tablosuna eklenebilinir.     Amedspor gibi Kızıltepe Belediyespor da bu yönelimlerden yeteri kadar nasibini aldı. Belediyeya kayyım ataması sonarsı yöneticilerin istifa etmesi istendi ve yeni yönetimi kayyım tarafından dizayn edilmek istendi. Bunun için de mevcut yönetim birçok kez baskıya maruz kaldı ve belediye bir süre sonra takımdan ekonomik desteğini kesti. Kızıltepe Belediyesi kayyımı Kaymakam Hüseyin Çam, tüm bunlar yetmezmiş gibi kalkıp takımın oyuncularını “PKK’nın dağ kadroları”, yöneticileri ise “PKK’lı” ifadeleriyle hedef haline getirdi.    Tüm bu baskılara rağmen ne Amedspor ne de Kızıltepe Belediyespor duruşlarından ödün vermedi. Bu süreçte her iki takıma en büyük destek ise halktan geldi.    'BOYUN EĞEN' TAKIM     İki takıma dönük baskıların benzerleri bölge kentlerindeki diğer takımlara da uygulandı. Söz konusu durumdan kaynaklı kimi takımlar kendilerini feshetmek zorunda kalırken, kimi takımlar ise kayyımlara devredildi. Birçok kez isminden kaynaklı ırkçı saldırılara maruz bırakılan Cizrespor yönetimi ise, daha en baştan kayyımlarla hareket etmeyi ve "egemenin yanında yer almayı" kabul ederek "boyun eğdirme" çabalarından kurtuldu.     ALTERNATİFLERE 'BAŞARI HİKAYESİ'    Bu süreç içerisinde kayyımlarla hareket etmeyi kabul etmeyen takımlara alternatif arayışı başladı. Amedspor’a karşı "asker selamını" eksiltmeyen Diyarbekirspor, Kızıltepe Belediyespor’a karşı ise İçişleri Bakanı Soylu'ya forma takdim ederek faaliyetlerine başlayan Yeni Kızıltepe Spor isimli takımlar ikame edilmeye başlandı. Bu alternatif arayışının son adımı ise, ikame edilmeye başlanılan takımlara "başarı hikayesi" yazmak oldu. Alternatif olarak gösterilen her iki takımın da hızlı yükselişleri gözden kaçmadı.    'GÖZ KAMAŞTIRAN' YÜKSELİŞ   Bu takımlardan birisi olan Yeni Kızıltepe Spor, Cevhertepespor ismiyle ve AKP'ye yakınlığıyla bilinen Turgut Cevheroğlu başkanlığında kuruldu. Takımın ismi, kayyım yönetiminin desteği ve isteği ile Temmuz 2020’de Yeni Kızıltepespor olarak değiştirildi. Takım, kayyım yönetimi ve İçişleri Bakanlığı desteği ile dışarıdan yapılan yüksek meblağlı transferler sonrası TVF Erkekler 1’inci Ligi’nde sezonu birinci tamamladı ve Voleybol Efeler Ligi’ne yükseldi. Takımın "gözkamaştırıcı yükselişi" ise kayyım yönetimi tarafından propaganda malzemesi olarak kullanıldı. Tıpkı, Cizre’de 8 yıl önce kurulan Cizre Belediyespor voleybol takımı gibi.    'ASKER SELAMLI' İLK FOTOĞRAF   İş insanları Bedirhan Akyol ve Fevzi İlhanlı tarafından 1977 yılında Tarım Doğanspor olarak kurulan Diyarbekirspor da 2020 yılında isim değiştirmesi ile gündeme geldi. Devlet kurumlarının ekonomik desteğini arkasına alan takımın "başarı hikayesi" ise 3’üncü Lig 1’inci Gruptan şampiyon olarak 2’nci Lig’e çıkması ile yazıldı. Takımın ilk fotoğrafı ise, Amedspor’a karşı geliştirilen ve ırkçılığın sembolü haline gelen "asker selamı" oldu.     KAYYIMLARLA GİDİYORLAR!   Söz konusu takımlara yazılan "başarı hikayesinin" ne kadar daha süreceği belirsizliğini korurken, akıbetlerinin seçimlerle yerlerine gönderilen kayyımlarla aynı olacağı büyük bir ihtimal. 2016 yılında Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne atanan kayyım tarafından desteklenen ve yönetimi kontrol altına alınan Mardin Büyükşehir Belediyespor futbol, voleybol, basketbol ve hentbol takımları bunun en büyük örneği. Bu takımlara bir dönem kayyım yönetimi tarafından yüksek ücretlerle transferler yapıldı, oyuncuları dolgun maaşlı işçiler olarak gösterildi ve lüks konutlarda ağırlandı. Oyuncuların barınma ihtiyaçları bile belediye üzerinden sağlandı. Oyuncular ve takımların yönetimi, bu "hizmetelere" karşılık her müsabaha asker selamı vererek, bol bol bayrak açtı. Hatta dönemin kayyımı Mustafa Yaman, rakip takımın üstüne yürüyerek, takımın teknik direktörü ve eşini gözaltına aldıracak kadar ileriye gitti. Ancak kayyımın değişmesiyle birlikte müfettiş incelemeleri sonucu takımların tümü feshedildi. Son dönemlerde "başarı hikayeleri" yazılan takımların de Mardin'deki takımların akıbetleriyle aynı olacağı kaçınılmaz görünüyor.    MA / Ahmet Kanbal