Şişman’dan halen haber yok: Beyanlar kötü muameleye işaret 2021-05-12 09:00:25 İSTANBUL - Şırnak kırsalında yakalandıktan sonra 33 gündür kendisinden haber alınamayan HPG’li Fırat Şişman'ın avukatı Nevroz Uysal, “Çelişkili beyanlar ve yanlış yönlendirmeler kişinin kötü muameleye maruz kaldığına ve ağır koşulların varlığına işaret ediyor" dedi.     Şırnak ve Siirt illeri kırsalında bulunan Besta Bölgesi’nde 10 Nisan'da yapılan askeri operasyonda HPG'li Fırat Şişman'ın yaşamını yitirdiği iddia edildi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, günler sonra yaptığı açıklamada Şişman'ın hayatta olduğunu kaydetti. Şişman'ın ailesi bunun üzerine Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu. Ancak 33 gün geçmesine rağmen Şişman'ın nerede tutulduğuna dair şimdiye kadar aileye herhangi bir bilgi verilmedi.     Şişman’ın kardeşi Mesut Şişman ve aile avukatı Nevroz Uysal, bu süreç içerisinde neler yaşandığını anlattı.    BİLGİ ALINAMIYOR   Şişman’ın kardeşi Mesut Şişman, ağabeyinin yaşamını yitirdiği haberleri üzerine cenazeyi almak üzere Şırnak’a gittiklerini ve savcılığa başvurduklarını aktardı. Şişman, Şırnak Devlet Hastanesi'nde kimi cenazelere baktıklarını ancak ağabeyinin cenazesine ulaşamadıklarını söyledi. Soylu’nun açıklaması üzerine yeniden savcılığa başvurduklarını belirten Şişman, kendilerine herhangi bir bilgi verilmediğini, ancak avukatlara ağabeyinin hayati tehlikesini atlattığı yönünde bilgi verildiğini paylaştı.    GÖZALTI KARARI YOK   Şişman, yaptıkları başvurulara çelişkili cevaplar verildiğine dikkati çekerek, “Görüşmek istediğimizi ilettik ancak savcılık görüştüremeyeceğini söyledi. Güya ‘Ben iyileştikten sonra ailemle görüşeceğim’ diyerek, avukat ve aile görüş taleplerini reddetmiş. Buna inanmıyoruz. Süleyman Soylu ifade verdiği yönünde açıklamalar yapmıştı. Savcı da 16 gündür yoğun bakımda diyor. 16 gündür yoğun bakımda olan biri nasıl ifade verir? Nasıl konuşur? Bu tıbben mümkün olmadığı gibi hukuken de kabul edilmezdir” dedi.    Avukatlarının başvurularının da sonuçsuz kaldığını ifade eden Şişman, savcılığın, ağabeyi hakkında gözaltı ve yakalama kararı vermediğinden kaynaklı bilgi veremeyeceğini söylediğini aktardı. Şişman, “Bir aydır elinizde olan bir insanın hukuki süreci nasıl başlamıyor, anlamış değiliz” diye tepki gösterdi.   JANDARMA AİLEYİ ARIYOR     Şişman, Şırnak Jandarma Komutanlığı’ndan aradıklarını ifade eden bazı kişilerin babasını, kız kardeşlerini ve kendisini aradıklarını da söyledi. Şişman, “Yalnız gelirseniz gelip görüşebilirsiniz demişler. Beni de aradılar. Pandemiden dolayı kapanma kararının olduğunu ve gelemeyeceğimizi söyledim. Avukatların orada olduğunu ve onların görüşebileceğini söyledim. Yasal olarak gereken ne ise onlar yapar dedim. Onlar da gözaltı kararı olmadığı için avukat görüşemez dedi” diye belirtti.    AİLE KUŞKULU     Evli iki ablasının evine de bazı kişilerin konuya ilişkin geldiklerini paylaşan Şişman,  "Bir kağıt imzalatıp, sizi korumak amacıyla kapıya ekip göndereceğiz demişler. Ama bizim böyle bir talebimiz yok. Ben valiliğe böyle bir talebimiz olmadığı yönünde dilekçe hazırlayıp verdim. Şırnak jandarmadan ailemi ve akrabalarımı arıyorlar sürekli. Ne amaçlıyorlar bilemiyorum. Bizim korunmaya ihtiyacımız yok, korunmaya ihtiyacı olan elinizde yaralı olduğunu söylediğiniz Fırat Şişman’dır. Onun korumaya ihtiyacı var. Can güvenliğinden endişeliyiz. Nasıldır, yarası nasıl hiçbir bilgimiz yok" dedi.    TUTANAK ÇELİŞKİSİ   Aile avukatlarından Nevroz Uysal ise, savcının sadece iki kez görüşmeyi kabul ettiğini ve sonrasında görüşme taleplerini reddettiğini belirtti. Tüm çabalarına rağmen hiçbir bilgiye ulaşamadıklarını ifade eden Uysal, “Bir yandan gözaltı işleminin başlamadığını diğer yandan bir tutanağa atıf yapılarak hem bizim hem de ailesiyle görüşmek istemediği ifade ediliyor. Ama tutanağı bize göstermiyorlar. Tutanağın ise 9 Nisan’da imzalandığını söylüyorlar. Gerçekten öyle bir tutanak var mı yok mu o da belli değil. Var olduğu kabul edilse bile kanuna aykırıdır. Çünkü savcılık ilk bir hafta hayati riskinin olduğunu ve yoğun bakımda olduğunu söyledi. İlk bir hafta demek 8 Nisan’da başlayıp 15 Nisan’a kadarki süreç demek. Yoğun bakımda olan bir insanın kendine gelip, hukuki açıdan bilgilendirilip, bu hukuki bilgilendirmeyi anlayıp da buna karşı ‘ben aile ve avukat görüşü istemiyorum’ demesi hayatın olağan akışına aykırı. Ortada bariz bir şekilde çelişkili bir durum var” diye konuştu.    ÇELİŞKİLİ CEVAPLAR   Söz konusu tutanağın ya gerçek olmadığını ya da Şişman'ın kendinde değilken imzalattırıldığına dikkati çeken Av. Uysal, müvekkili hakkında gözaltı ve yakalama kararı yok denildiği ve "özgür iradesiyle kalıyor kılıfı" uydurulduğunu ifade etti. Uysal, bu durumun insan haklarına aykırı bir süreç olduğunu vurgulayarak, "Çünkü kişinin ne telefonla ne fiziki olarak ne de yazılı bir irade beyanı yok" dedi.   Şişman’nın hukuki haklarını sağlamak ve ailenin kaygılarını gidermek istediklerini dile getiren Uysal, şunları söyledi: “Şu an hukuki haklarından yoksun bir şekilde tutuluyor. Ya yakalanır ya tutuklanır ya cezaevine gönderilir... Ama savcılık hukuki bir işlem yapmaktan kaçınıyor. Bize ‘kişi hasta olduğu için gözaltı kararı alamam, tedavisinin bitmesini bekliyoruz’ diyor. Ama aileyi arayan jandarma ise tedavisi bitti diyor. En başından beri aileye ve bizlere farklı bilgiler verilmesi, ailenin özelden aranarak kimi ısrarlı talepler iletilmesi hukuki normların değil maalesef ülkede yaygınlaşan hukuka aykırı uygulamaların benzeridir” şeklinde konuştu.    İŞKENCE ŞÜPHESİ    Aile ve avukat ziyaretleri ile Şişman'ın sağlığa erişim hakkı için hukuki girişimlerinin süreceğini kaydeden Uysal, şöyle devam etti: “Savcının ve kolluğun bilgi saklaması, oyalaması, çelişkili beyanlar vermesi ve yanlış yönlendirmesi bir bütünen ele alındığında kişinin kötü muameleye maruz kaldığına, zorla tutulduğuna veya daha da ağır koşulların varlığına işaret etmektedir. Ciddi emareler gösteren bu ihtimal hukuken de toplum tarafından da kabul edilmemesi gerekiyor. İnsan hakları kurumlarına başvurular ile kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz."     MA / İdris Sayılğan