20 yıl önce yargılandığı dosya önüne kondu 2021-06-23 16:38:04   ANKARA - Kobanê Davası’nda tutuklu yargılanan Ayşe Yağcı’ya 20 yıl önce yargılandığı dava dosyası soruldu.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 24’ü tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanê Davası’nın 3’üncü duruşmasının 8’inci oturumu, öğlen arasının ardından tekrardan başladı. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki salonunda görülen duruşmanın öğleden sonraki oturumuna HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Van Milletvekili Sezai Temelli ile Kürt siyasetçi Sırrı Sakık da katıldı.   Duruşma, HDP eski MYK üyesi İsmail Şengül’ün savunmasıyla başladı. Davada HDP siyasetinin yargılandığını söyleyen Şengül, “Kolektif bir suç tanımı yapılıyor. Ben de o dönem MYK üyesi olduğum için bu tanıma yerleştirilmiş durumdayım. Mevcut iddianame, suçun şahsilik ilkesini görmezden gelmekte ve hukuken meşru değildir. Bu yargılama başlı başına siyasi bir lince dönüşmüştür. TV ekranlarında sık sık verilen görüntülerimize eşlik eden ‘katiller, caniler’ gibi söylemler ve yine tartışma programlarında resmen hakkımızda yargılama yapıldı, hükümler verildi” dedi.    CİNAYETİNİN ARKASINDAKİ ORGANİZASYON    Şengül, Deniz Poyraz’ın katledilmesi ve HDP’ye yönelik kapatma davası iddianamesinin kabul edilmesine dair havız medyasınca servis edilen haberlerde de bu nefret söylemlerinin devam ettirildiğini dile getirdi. Şengül, “Nefret, ayrımcı, düşmanlaştırıcı siyaset anlayışı yakın zamanda Deniz Poyraz’ın hunharca katledilmesinin esas nedeni olmuştur. Faşist katil bu cinayeti tek başına işlemiş gibi görünse de arkasındaki organizasyonları biliyoruz. 90’lardaki faili meçhullerde kimlerin parmağı varsa, bu tetiği çeken ve çektirenler de aynı kişiler ve yapılanmalardır. Hrant Dink cinayetinin de zaman içinde hangi siyasi amaçlarla işlendiği açığa çıktı” diye konuştu.     Nefret söylemlerinin kadın cinayetlerinde de kendisini gösterdiğine işaret eden Şengül, “Bu ülkede nefret dili nedeniyle Kürtçe müzik dinlediği için insanlar öldürüldü. Bu nedenle bugün toplumsal barışın inşası ve halkın huzurlu bir yaşama kavuşması için tüm siyasiler sorumluluk almalı ve bu tür söylemler, ayrımcı tutumlar bir kenara bırakılmalıdır. Bir bebekten katil yaratan bu karanlığı birlikte sorgulamalıyız” ifadelerini kullandı.   SORUYA CEVAP VERMEDİ      Türkiye’deki adalet sistemini eleştiren Şengül, şunları söyledi: “Kolay verilen tutuklama kararları, AYM ve AİHM kararlarının bağlayıcılıklarına rağmen uygulanmaması doğrudan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül tarafından da eleştirilmektedir. Bu dosyanın 6 yıl sonra çıkarılıyor olması, siyasi konjonktüre bağlıdır. Bu konjonktürün müdahalesinden dolayı ‘kriminal cinayet şebekesinin elemanları’ gibiymiş gibi gösteriliyoruz.”    YANITI ‘BU SORU SORULMADAN TUTUKLANDIM’ OLDU   Savunmasının ardından Şengül’ün sorgusuna geçildi. Mahkeme başkanı Şengül’e “MYK toplantısına katıldınız mı?” diye sordu. Şengül, yöneltilen soruya “Sulh Ceza Hakimliği’nde bana bu soru sorulmadan tutuklandım ve 9 aydır tutukluyum. Dolayısıyla bu sorunun bir önemi yok” diyerek yanıt verdi.   ‘DAVA DENİZ’LE ANILACAK’   Ardından Şengül’ün avukatı Umut Vedat Açar söz aldı. Deniz Poyraz’ı anarak konuşmasına başlayan Av. Açar, “Bu dava belki de ileride Deniz Poyraz ile anılacak. Çünkü bu davayı bu aşamaya getiren fikriyatla Deniz’in katledilmesine neden olan fikriyat aynıdır” dedi.  HDP MYK toplantısına dair iddialara değinen Açar, “Bir heyet atayın, gelsin HDP’nin MYK’sı nasıl toplanıyor hangi gündemlerle toplanıyor araştırsın. HDP ekoloji, kadın cinayeti gibi konuları gündemine alıyor” diye kaydetti.    YAĞCI: ZOR OLANI SEÇTİM   2013 ila 2014 yılları arsında HDP MYK’sinde yer alan tutuklu Ayşe Yağcı ise, savunmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Poyraz’a ilişkin sözlerini kınadı. Yaşamı boyunca adalet, barış ve eşitlikten yana olduğunu ifade eden Yağcı, bu nedenle HDP’de görev aldığını kaydetti. Yağcı, “Ya erkek egemen sisteme boyun eğecektim ya da bir muhalif kimliğe sahip olacaktım. Ben zor olanı seçtim. Muhalif olan birçok insan bu ülkede ya yargılandı ya da faili meçhul cinayetlere kurban edildi. Ben ve arkadaşlarım düşüncelerimizden dolayı yargılanıyoruz. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan iddialar yüzünden 9 aydır tutukluyuz” diye belirtti.    ‘HDP’DE OLMAKTAN GURUR DUYDUM’   Kürt sorunu başta olmak üzere tüm sorunların demokrasiyle çözülebileceğine inandığını vurgulayan Yağcı, “Bu nedenle de HDP’de oldum ve HDP’de olmaktan gurur duyuyorum. Ancak bazı sorunlardan dolayı 2014’ten beri aktif siyaseti bıraktım. 2014’te bahsedilen olaylar sırasında ne parti üyesiydim ne de MYK üyesiydim. Bu iddianameye neden, hangi maksatla dahil edilmiş olduğumu hala anlamış değilim. Bu kadar ağır suçları ne zaman, nerede, nasıl işlemişim? Madem 2014’te işlemiş bir suç varsa ben niye hiç gözaltına alınmadım ve ifade vermedim. Ama 6 yıldan sonra tutuklandım” diyerek, hakkındaki hiçbir iddiayı kabul etmediğini ifade etti.   20 YIL ÖNCEKİ DOSYA SORULDU    Yapılan çapraz sorgusunda mahkeme başkanı Yağcı’ya 20 yıl önce yargılandığı bir dosyayı sordu. Yağcı, “20 yıl önceki yargılamam yine önüme sunuluyor. Tekrardan önüme konulup, yargılanmaya çalışılıyorum. Ben şu an 45 yaşındayım. O dosyadan dolayı yargılandım, dosya kapandı zaten” yanıtı verdi.    TUNCEL İÇİN YER DEĞİŞİKLİĞİ  TALEBİ   Duruşma avukat Cemile Turhallı Balsak’ın savunmasıyla devam etti. Kobanê Davası için Sincan L Tipi Kapalı Cezaevi’ne getirilen Sebahat Tuncel’in Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’ne nakledilmesini isteyen Balsak, Poyraz’ı katleden Onur Gencer’in parti binasındaki Tuncel’in fotoğrafına 3 el ateş ettiğini ve müvekkilinin tehlike altında olduğunu söyledi. Balsak, “Müvekkilin  cezaevinde olsa dahi can güvenliği sorununun olduğunu ve tehdit altında olduğunu da gösteriyor” dedi.    Mahkeme başkanı, cezaevi idaresine nakil için gerekli yazıları yazdığını belirtti.     TAHLİYE İSTEDİ   Müvekkili Yağcı’nın tutukluluk durumu üzerinde duran Av. Balsak, “Ayşe Yağcı MYK üyesi değil. Yağcı’ya ilişkin iddianamede birkaç saniyelik görüntü dışında bir şey yok” diyerek, tahliye edilmesi talebinde bulundu. Avukat Şevin Kaya da Yağcı’nın 20 yıl önce yargılandığı davanın bu dosya ile ilgisinin olmadığını belirterek, bu dosyanın dava dosyasından çıkarılmasını talep etti.   Duruşma, İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder’in savunmasıyla sürüyor.