Çitil davasında 7 gazeteciye beraat onandı 2021-06-30 13:16:56 DİYARBAKIR - İstinaf Mahkemesi, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil'i hedef göstermekle suçlanan 7 gazetecinin beraat kararını onadı.   Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı'nın (DİHA), Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki sokağa çıkma yasağı sırasında "Kuşatmanın adı 'Bayrak 12', başındaki isim Musa Çitil" başlığıyla yayınlandığı haberi sosyal medya hesaplarından paylaştıkları gerekçesiyle gazeteciler Ömer Çelik, A. Vahap Taş, Çağdaş Kaplan, Selman Çiçek, Hamza Gündüz, İnan Kızılkaya, Kemal Sancılı hakkında "Kolluk görevlisini hedef göstermek" iddiasıyla açılan ve beraatla sonuçlanın davanın İstinaf duruşması görüldü.   Diyarbakır 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği beraat kararına Cumhuriyet Savcısının itirazıyla Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2'nci Ceza Dairesi'ne taşınan davanın duruşmasında, beraat kararına onama çıktı.   Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi duruşma salonunda görülen davaya,  gazeteciler İnan Kızılkaya ve Kemal Sancılı ile avukatları Sercan Korkmaz İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, gazeteci Hamza Gündüz Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Gazeteci Ömer Çelik’in mazereti nedeniyle katılmadığı duruşmada onu avukat Resul Temur temsil etti. Duruşmayı TGS avukatı Ülkü Şahin izledi.  Duruşmayı sivil polisler de takip etti. Yoklama ve kimlik tespitiyle başlayan duruşmada mahkeme başkanı, delilleri tekrar tartışmak için duruşma açmaya karar verdiklerini söyledi.    'HABER İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA'    Savunması alınan Özgür Gündem gazetesinin eski Sorumlu Yazı işleri Müdürü İnan Kızılkaya, haberin yayınladığı Özgür Gündem Gazetesinin internet sayfasından sorumlu yazı işleri müdürü olmadığını, gazetenin KHK ile kapatılması ve bütün bilgilerine el konulması nedeniyle kimin sorumlusu olduğu bilmediğini söyledi.  Mahkeme Başkanının “O zaman burada ne işiniz var” sorusuna Kızılkaya, Özgür Gündem gazetesinin internet sayfasından sorumlu Yazı işleri Müdürü olmadığını, internet sayfasında yayınlanan haber konusunda bir sorumluluğunun olmadığı cevabını verdi.     Çitil hakkında haberlerin ulusal basında da çıktığını ifade eden Kızılkaya, suçlama konusu yapılan haberin ifade özgürlüğü kapsamında ve toplumu ilgilendiren bir haber olduğunu, kamu görevlisini hedef gösterilmediğini, bu konuyla ilgili ulusal basında çok sayıda haber çıktığını söyledi. Çitil’in 90’lı yıllarda Mardin’de 13 köylünün öldürülmesiyle ilgili yargılandığı dava ile ilgili bir bilgisinin olup olmadığına dair soruya Kızılkaya, suçlama konusu yapılan haberin içeriğini hatırlamadığını ancak Çitil ile ilgili çok haber yapıldığını bildiğini ifade etti.    Özgür Gündem Gazetesinin eski İmtiyaz Sahibi Kemal Sancılı ise, daha önce verdiği ifadelerini tekrar ettiğini söyleyerek, Musa Çitil’in kamuoyunda tanınan bilen biri olduğunu, kendisiyle bir husumetinin olmadığını kaydetti. Mahkeme Başkanının “Gazetenin imtiyaz sahibi sensen bu haber için bir şey yapamaz mıydın?” sorusuna Sancılı, imtiyaz sahiplerinin gazetede yayınlanan habere müdahale edemeyeceğinin, bunun etik olmadığı için kendisinin de müdahale etmeyeceği yanıtı verdi. Çitil haberi konusunda fikri ve düşüncesi sorulan Sancılı, Özgür Gündem Gazetesi kapatıldığı için haberin içeriğine incelemediğini ve ulaşamadığını söyledi. Sancılı, suç unsuru olarak gösterilen haberin, haber verme sınırları içinde ve eleştiri amacıyla yapıldığını belirterek, beraatını istedi.    13 KÖYLÜYÜ HATIRLATTI   Sancılı ve Kızılkaya’nın avukatı Sercan Korkmaz ise, dava dosyasında yer alan haberlerin açık kaynak araştırmasıyla toplandığını, gazetenin kapatılması nedeniyle haberlerin hangi internet sitesinde yayınlandığının belli olmadığını dikkat çekti. Çitil’in kamu görevi nedeniyle toplumun tamamı tarafından bilindiği hatırlatan Korkmaz, yüksek rütbeli olan bir kişi olan Çitil’in daha 13 köylünün öldürülmesiyle ilgili yargılanıp beraat etmesine rağmen Çitil hakkındaki bilgilerinin haber değeri taşıdığını söyledi.  Çitil hakkında ulusal basında çok sayıda haber yapıldığını bu haberlerin bazılarının övgü bazılarının ise eleştiri olduğunu dile getiren Korkmaz, suçlama konusu yapılan haberin içeriği incelendiğinde Çitil’in hedef gösterildiği veya ifşa edildiği anlamı çıkmadığını söyledi.    Gazeteci Ömer Çelik ve Hamza Gündüz’ün avukatı Resul Temur ise,  müvekkillerinin yerel mahkemedeki savunmalarında gazeteci oldukları ve haber gazetecilik faaliyeti yaptıklarını söylediklerini hatırlattı. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin verdiği bir kararda,  haber niteliği olan yayınlarda ismi yayınlanan kişinin isminin yayınlanmasının hedef gösterme olmadığını açıkça belirttiğine dikkat çekti. İnternette Musa Çitil ismiyle arama yapıldığında, Sur’da yapılan operasyon ve 90’lı yıllarda Mardin’de öldürülen köylülerin davası haberleri çıktığını hatırlatan Temur, Çitil’in ulusal bir kanalda yayınlanan mektubunda kendisini ifşa ettiğini söyledi.    Av. Temur, müvekkillerinin haberde hedef gösterme kastının olmadığını belirterek, haklarında beraat kararı verilmesini istedi.    Savcı, yerel mahkemenin kararının yerinde olduğunu söyledi    YEREL MAHKEMENİN BERAAT KARARI YERİNDE   Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, gazeteci Ömer Çelik’in dinlenmesinin yargılamaya yenilik katmaya gerekçesiyle vazgeçilmesine karar verilmesini talep etti. Yerel mahkemenin 7 gazeteci hakkında verdiği beraat kararında bir isabetsizlik olmadığı, katılan tarafın istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesini istedi. Esas hakkındaki mütalaya karşı son sözleri sorulan gazeteciler, suçlamaları reddederek, beraatlarını istedi.    Duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme,  gazeteciler hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek”  suçunun verilen beraat kararının yerinde olduğuna hükmederek, Musa Çitil’in istinaf talebeni esastan reddetti.  Duruşma tutanağı verilmediği için kararın karşı itiraz Yargıtay yolunun açık olup olmadığı öğrenilemedi.