Antalya'da zorla sevk edilen 20 tutukluya işkence

2021-07-09 18:36:22


	ŞIRNAK - Antalya L Tipi Kapalı Cezaevi’nden yeni yapılan S Tipi'ne zorla sevk edilen 20 tutuklu, çıplak aramaya karşı çıktıkları için gardiyanlar tarafından darp edilerek işkenceye maruz bırakıldı.

	Antalya L Tipi Kapalı Cezaevi’nde 20 tutuklu darp edilerek aynı yerde ve yeni yapılan S Tipi Kapalı Cezaevi'ne götürüldü. 

	Sevk edilen tutuklulardan İslam Erdoğan, ailesi ile dün yaptığı haftalık görüşmede çıplak aramayı kabul etmedikleri için gardiyanlar tarafından darp edildiklerini aktardı.

	‘TÜRKÇE KONUŞ’ DAYATMASI

	Erdoğan kendisi ile birlşkte çok sayıda tutuklunun insanlık dışı uygulamalara maruz kaldığını belirterek, “Kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunuyoruz. Eğer sesimize ses olmazsanız başımıza her an her şey gelebilir. Cezaevi yönetimi bize açık bir şekilde ‘burada Kürtçe konuşamazsın, Türkçe konuş’ diyor. Ben Kürdüm ve Kürtçe konuşacağım. Arkadaşlarımın başına bir şey gelirse sorumlusu onlardır. Arkadaşlarım yanımda değil ve şuanda onlarla irtibatta değilim. Bize işkence ettiler. Bunların karşısında boyun eğmedik ve asla da eğmeyeceğiz" dedi.
	
	TERS KELEPÇELENEREK YERLERDE SÜRÜKLENDİLER
	
	Erdoğan, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunarak şunları ifade etti: “Burada durum iyi değil ve açık bir şekilde bize saldırıyorlar.Provokasyon çıkartarak bize sorun çıkartıyorlar. Bize saldırdılar. Bizim üzerimizde her türlü uygulamayı yapıyorlar. İnsanlık dışı uygulamalar yapılıyor. Antalya L tipi kapalı cezaevinde işkence var. Durumumuz iyi değil ve tehlikedeyiz. Hasta tutuklu arkadaşımıza saldırdılar. Saldırı sonucu arkadaşımız baygınlık geçirerek yere düştü. Bana da 10 kişi saldırarak kol ve bacağımı kırdı. Kafam ve bacaklarımda şişkinlik var. Gözümü açamıyorum. Bir arkadaşımın sırtı kırıldı. Buna rağmen beni doktora götürmediler ve  bana darp raporu verilmedi. Ters kelepçe ile ellerimiz bağlayarak yerlerde sürüklediler. Bu insanlık dışı uygulamayı kabul etmiyoruz. Biz 3 kişi hücreye koydular. Bu hücrelerde yatak yok. Bize saldırsalar kendimizi koruyamayacağız. Her gün baskın yapıp ve arama yapıyorlar. Bize çıplak arama dayatması yapılıyor. Bu dayatmaları kabul etmiyoruz ve boyun eğmeyeceğiz. Her şeyimize el koydular. Hesaplarımızı kestiler. Bütün insan hakları savunucularına çağrımız sesimize ses olun. Burada işkence var, hayatımızdan endişe duyuyoruz" dedi.

	İŞKENCE ODASI

	Cezaevi’nde tutuklu bulanan Enes Adlım’ın annesi Naime Adlım da, oğlu ile bugün yaptığı haftalık telefon görüşmesinde maruz kaldıkları uygulamaları anlattı. Yaptıkları telefon görüşmesinde oğlunun ve tutuklulara zorla çıplak arama dayatıldığını kabul etmeyenleri de “işkence odasına” götürüp işkence ettikleri bilgisini paylaştı.

	Oğlunun bulunduğu E-7 koğuşundan Hasan Yakut, Ferhat Konuk, Veysi Avar, Mehmet Kandemir, İlyas Alak ve B-11 koğuşundan ise İhsan Erdoğan, Seyithan Aşkan, Mehmet Şeran, Muzbah Açar yanı sıra her iki koğuştan isimleri öğrenilemeyen toplamda 20 kişinin çıplak arama ve işkencenin ardından S Tipine götürüldüklerini söyleyen Adlım, oğlu Enes, Erdoğan ve Aşkan’ın gördükleri işkenceden dolayı durumlarının kötü olduğunu söyledi.

	BURASI NERESİ?

	Adlım, “Oğlum ve arkadaşları, çıplak arama ve sevke itiraz ettikleri için arkadaşlarıyla birlikte darp edilerek götürüldüğünü söyledi. Ayrıca vücutlarında yaralamalar, şişlikler varmış. Götürüldüğü Tipte ise giriş işlemleri sırasında arkadaşlarıyla kendi aralarında Kürtçe konuştukları için gardiyanların onlara, ‘Burası Türkiye Cumhuriyeti burada Kürtçe konuşmak yasak. Sadece Türkçe konuşulur’ dediğini aktardı. Bu yetmezmiş gibi 2 ve 3 kişilik hücrelere atmışlar. Burada da sürekli oğluma ve arkadaşlarına bağırıp hakaret ediyorlarmış” dedi.

	‘ASLA KABUL ETMİYORUZ’

	Çocuğuna ve diğer tutuklulara işkence yapıldığını ve bunu asla kabul etmeyeceklerini dile getiren Adlım, “Çocuklarımız zaten cezaevinde. Bu baskı ile bu durum ile onları tecrit altına alıyorlar. 2-3 kişilik hücreye atmışlar. Psikolojik baskı da uygulayıp geri adım attırmaya çalışıyorlar. Bu duruma karşı asla sessiz kalmayacağız” diye konuştu.

	Adlım, Antalya İnsan Hakları Derneği (İHD) aracılığıyla suç duyurusunda bulunacaklarını paylaştı.