Helikopter soruşturması bir yıldır gizli tutuluyor 2021-09-10 09:03:19 VAN - Çatak ilçesinde operasyona çıkan askerler tarafından gözaltına alınıp helikopterden atıldıkları ajansımız tarafından kanıtlanan ve bir kişinin öldüğü bir kişinin ise ağır yaralandığı olayın üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen soruşturma dosyasında hiçbir gelişme yaşanmadı. Van’ın Çatak ilçesinde operasyona çıkan askerler tarafından gözaltına alındıktan sonra helikopterden atıldıkları ajansımız tarafından belgelenen, köylülerden Servet Turgut’un ölümü, Osman Şiban’ın da ağır yaralanmasına neden olan olayın üzerinden 1 yıl geçti. Olaya ilişkin başlatılan soruşturmaya gizlilik kararı getirildi ve hangi aşamada olduğu bilinmiyor. Olaya dair şimdiye kadar sadece 5 gazeteci hakkında açılan dava sürüyor.    İKİ GÜN SONRA YOĞUN BAKIMDA    Geçen yıl 11 Eylül’de operasyona çıkan askerler, 7 çocuk babası Servet Turgut (55) ve 8 çocuk babası Osman Şiban’ı (50) gözaltına aldı. İki yurttaş, önce köy meydanında çok sayıda askerin işkencesine maruz kaldıktan sonra helikoptere bindirildi. İki gün sonra Turgut ve Şiban’ın Van Bölge ve Eğitim Araştırma Hastanesi yoğun bakımında olduklarını öğrendi. Askerler tarafından hastaneye getirilen iki yurttaşın, ağrı yaralı oldukları hastane yetkilileri tarafından aileye iletildi.    TANIKLAR: SAĞLAM ALINDILAR    Hastane önüne gelen görgü tanıkları 14 Eylül’de, MA’ya verdikleri bilgide 2 köylünün gözaltına alınırken hiçbir şeylerinin olmadığını kaydetti. Osman Şiban’ın kardeşi Cengiz Şiban, "Servet'i alıp köye geldiler. Sonra Osman'ı da alıp helikopterle götürdüler. Operasyon olduğu için hiçbir yere çıkamadık ve bilgi alamadık. İkisinden de uzun süre haber alamadığımız için ben kent merkezine geldim ve askeriyeyi aradım. Bana ağabeyimin yoğun bakımda olduğunu söylediler. Onlara 'Ağabeyim götürdüğünüzde sağlamdı nasıl oldu da yoğun bakıma düştü?' dedim ama bana cevap vermediler. Kardeşimi gözaltına aldıklarında hiçbir şeyi yoktu. Onlara işkence mi yapıldı, helikopterde işkence mi yaptılar bilmiyoruz" dedi.   RAPORLAR ORTAYA ÇIKTI    14 Eylül’de yaşanan olayla ilgili detaylar ortaya çıkmaya devam etti. 11 Eylül’de özel bir hastaneye götürülen Şiban için darp raporunun hazırlandığı ortaya çıktı. Askerler tarafından özel hastaneye götürülen Şiban için hazırlanan darp raporunda, genel durumu bölümüne “orta kötü” notu düşüldü. Raporda, Şiban'ın her iki gözünde morluk, baş, boyun ve yüz bölgesinde travmaya bağlı şişlik olduğu belirlenirken, ayrıca Şiban'ın kanlı kustuğu da yer aldı. Şiban, raporda yoğun bakım ihtiyacı olduğunun belirlenmesi üzerine Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.    İŞKENCE FOTOĞRAFLARI    17 Eylül’de ise olayın seyrini tamamen değiştirecek yeni belgeler ortaya çıktı. Yoğun bakımda tutulan Turgut’un raporuna ise doktorlar tarafından; “İsimsiz hasta yüksekten düşme sebebiyle getirildi” notu yazıldı. Bunun üzerine görgü tanıklarının “İki kişi helikopterden atıldı” iddiaları giderek farklı bir boyut kazanmaya başladı. Yine aynı gün Osman Şiban'ın gördüğü işkence ajansımız tarafından fotoğraflandı.    VAN BAROSU’NA BAŞVURU YAPILDI   19 Eylül’de ağır işkence gördükleri ve “helikopterden atıldıkları” iddiasıyla gündeme gelen yurttaşların aileleri, olaya ilişkin Van Barosu İnsan Hakları İhlalleri Komisyonu'na başvuruda bulundu. Ailelerin avukatları da sorumlu askerler hakkında "Kasten yaralama”, “Kasten öldürmeye teşebbüs”, “Görevi kötüye kullanma” ve ”İşkence" suçlamasıyla Van Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Avukatların verdikleri dilekçede önemli iddialara yer verildi.    ATILDIKLARI KESİNLİK KAZANDI   20 Eylül’de olayın seyri tamamen değişti. Van Bölge Araştırma Hastanesi’nde Servet Turgut ve Osman Şiban için hazırlanan rapora; “Helikopterden düşme sonrası yaralanma” notu düşüldü. Raporun şikayet bölümüne ise “Yoğun Bakım” başlığında “yüksekten düşme” belirtilirken, devamında “Yüksekten düşme sorası emniyet tarafından sağlık ekiplerine bildirilerek 112 tarafından acile getirilmiş” denildi.    ZORLA HASTANEYE GÖTÜRÜLDÜ   Tedavi gördüğü Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden taburcu olan Osman Şiban, 22 Eylül’de kaldığı evden alınarak zorla eski askeri hastaneye götürüldü.  Aynı gün içerinde burada taburcu olan Şiban, ambulansla Mersin’e götürülmek üzere yola çıkarıldı.    VALİLİK: KAYALIKTAN DÜŞTÜLER   Rapor ve belgeler ortaya çıkması üzerine Van Valiliği, Şiban ve Turgut ile ilgili 11 gün sonra açıklama yaptı. Açıklamada, Turgut’un "dur" ihtarına uymayarak kaçmaya çalıştığı esnada kayalık alanda düştüğü ve bundan kaynaklı yaralandığı ileri sürüldü. Olay gününe tanıklık eden Osman Şiban’ın kardeşi Cengiz Şiban, Servet Turgut’un tarlasında saman topladığı sırada askerler tarafından gözaltına alındığını, ağabeyi Osman Şiban’ın ise birlikte çay içtikleri sırada gözaltına alındığını dile getirdi. Valilik açıklamasını yalanlayan Cengiz Şiban, helikopterden atılan iki kişinin de gözaltına alındığı sırada sağlıklarının yerinde olduğunu ve bu şekilde helikoptere bindirildiğini kaydetti. Görgü tanıkları tarafından Turgut’un gözaltına alındığı söylenilen yerde kayalık olmaması ise Van Valiliği'nin "kayalıktan düştü" açıklamasını yalanladı.    TURGUT’UN FOTOĞRAFI YAYINLANDI   Valiliğin açıklama yaptığı gün içerisinde MA Servet Turgut’un yoğun bakım fotoğraflarına ulaşırken, işkencenin boyutu da gözler önüne serildi. Fotoğrafta, halen uyutularak tedavi gören ve yaşam tehlikesi süren Turgut’un, solunum cihazına bağlı olduğu, yüzünün kan ve morluklar içinde olduğu görüldü.   SERVET TURGUT YAŞAMINI YİTİRDİ   20 gün boyunca yoğum bakımda tutulan Servet Turgut, yaşam mücadelesini kaybetti. Turgut, otopsinin ardından polis ablukasında defnedildi.    TAZİYEYE MÜDAHALE   Turgut için Edremit ilçesinde taziye kuruldu. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ve HDP’li milletvekilleri, Turgut'un taziyesine katıldı. Taziyede HDP'li Hüda Kaya aileye taziye dileklerinde bulunmak için konuşmaya başladığı esnada polis, müdahalede bulundu. Polis, taziyede konuşma yapılmasına izin vermeyeceklerini belirterek, ziyareti görüntülemek isteyen gazetecilere de müdahale edilerek çekim yapmalarını engelledi.  Polisin yüksek sesle “Mezopotamya Ajansı’nın çekim yapmasına izin vermeyeceğiz” demesi dikkati çekti.    HABERİ YAPAN GAZATECİLER TUTUKLANDI   6 Ekim’de 2 yurttaşın helikopterden atıldıklarını kanıtlayan MA Muhabirleri Cemil Uğur ile Adnan Bilen, Jinnews muhabiri Şehriban Abi ile gazeteci Nazan Sala’nın evleri basıldı. Gözaltına alınan gazeteciler 9 Ekim’de çıkarıldıkları Sulh Ceza Hakimliği tarafından “Devlet aleyhine toplumsal haber yapmak” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. 6 ay cezaevinde tutulan gazeteciler, 2 Nisan’da çıkarıldıkları mahkemece serbest bırakıldı.    MA / Cemil Uğur