Kobanê Davası: Özgür Gündem’e ziyaret tutukluluk gerekçesi 2021-10-26 13:19:10   ANKARA - Kapatılan Özgür Gündem gazetesine yaptıkları ziyaretin tutuk devam gerekçesi yapıldığını belirten HDP MYK Üyesi Alp Altınörs, “AYM gazetenin kapatılmasına dair ihlal kararı var. Hangi gerekçeyle beni suçluyorsunuz” diye sordu.   DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te yaşanan protestolar nedeniyle Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski eş genel başkanları, HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 21’i tutuklu 108 isim hakkında açılan Kobanê Davası’nın 5’inci duruşması 6’ıncı oturumu Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülüyor.   Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davada tutukluluk incelemesine dair savunma yapan HDP MYK Üyesi Alp Altınörs, “İki duruşma arası dönemde önemli bir gelişme yaşandı. Afganistan’da Kabil şehri Taliban çetelerine verildi. Tıpkı 2014’te Musul’un IŞİD’e teslim edildiği gibi. Yine Amerika tarafından teslim edilmişti. Tüm dünya bir kez daha halkların şeriatçı barbarlıktan duydukları korkuya tanıklık etmişlerdir. Mutlaka izlemişsinizdir, ama bu davanın da heyeti olduğunuzdan mutlaka daha dikkatli izlemişsinizdir. Çünkü bu davada yargılama konusu yaptığınız 2014’te yine Musul’da yaşanan vahşetlerin aynısıydı. İnsanlar Taliban zulmünden kaçmak için uçakların tekerleklerine asıldılar. Yeni doğan bebekleri, Amerikan askerlerine verdiler. Bu böyle bir vahşet. Afganistan sınırlarını aşıp binlerce kilometre yürüyerek aşarak Türkiye’ye gelen sığınmacı insanları gördük. Binlerce kilometre yürüdüler, çünkü zulmünden kaçıyorlardı” ifadelerini kullandı.    ‘ÇAĞRI BAHANESİYLE TUTUKLUYUZ’’   “Kobanê DAİŞ canilerinin eline düşmesin” diye yapılan tweet çağrısında dolayı yargılandıklarını ifade eden Altınörs, “1 yıl 1 aydır bu çağrı sebebiyle bizi tutuklu tutuyorsunuz. Belki Kabil’deki görüntüleri izlerken 7 yıl önce IŞİD kuşatması altındaki insanların o hawar çığlıklarını siz de işitmiş olabilirsiniz. O çığlıklar bizim kulağımıza gelmiştir, o yüzden buradayız. Dün Musul'da, Şengal’de, Kobanê’de yaşatılan bugün Kabil’de yaşatılıyor. Tüm dünya vahşeti seyrediyor. Biz hala IŞİD teröründe karşı bir çağrı yaptığımız bahanesiyle tutuklu bulunuyoruz. Ama Kabil vahşetine bakan herkesin bizim haklılığımızı bir kez daha göreceğine inanıyoruz” dedi.     ‘HESAP VERMELERİ GEREKİYOR’   Yargılamanın herkesten önce DAİŞ’e cesaret verdiğine dikkati çeken Altınörs, “Zira burada IŞİD’e karşı çağrı yapmak müebbet hapis cezasının istenmesine neden oldu. Şu da çok dikkat çekicidir;  6-8 Ekim’de yaşanan ölümlere dair IŞİD’e dair bir soruşturma yapılmış değil. Hükümet o süreç neden IŞİD’e karşı kurulan koalisyona dahil oldu. HDP’nin bu çağrısının makul bir gerekçeye dayandığını hükümetin bu adımları da teyit etmektedir aslında. Burada IŞİD’e karşı çağrı yapan bizlerin değil; IŞİD'e yol verip Suruç'ta 33 gencin katledilmesine, Ankara’da 103 barış güvercinin bombalanmasına seyirci kalanların hesap vermesi gerekiyordu” diye belirtti.    ‘GEREKÇELER EVLERE ŞENLİK’   Tutukluluk deva gerekçelerinin “evlere şenlik” olduğunu söyleyen Altınörs, “Bize yöneltilen suçlamalara dair delil yok. Kimi öldürmüşüm, hangi suçu gizlemişim, kime nerede yakalanmamak amacıyla insan öldürmüşüm? Devletin ülke bütünlüğü bozma. Ne zaman, nerede bunun delili. Sırf HDP MYK  üyesiyiz diye müebbet hapsimizi istiyorsunuz. Yasal bir partinin üyesi olmak müebbetlik olmuş haberimiz yok. 3 tweetle 37 kişinin öldürüldüğünü iddia ediyorsunuz . TCK’daki tüm suçları getirip 3 tweete sığdırmaya çalışıyorsunuz, sığar mı, sığmaz. Benim bu dosyada görebildiğim yegane hile, bize karşı olan hiledir. Hangi yolu kesmişiz, hangi gece vakti, nereyi yağma etmişim ben. Bunların hiçbiri yok bu dosyada. 6-10 Ekim günlerinde ben hep Ankara’daydım nasıl oluyor da hiç alakam olmayan bu suçlardan sorumlu tutuluyorum. 4’üncü yargı paketiyle katalog suçlarda bile somut delil getirilmesi şartı getirilmesine rağmen siz hala bizi suçsuz delilsiz tutuyorsunuz. Sadece AİHM kararlarını değil çıkan yasaları da uygulamıyorsunuz” ifadelerini kullandı.    BARIŞ ÇAKAN TWEET’İ    Tutuklanmasına gerekçe yapılan hususlara da değinen Altınörs, “Tutuklama gerekçelerine bakın. Kapatılan Özgür Gündem gazetesine dayanışma ziyaretinde bulunmuşuz. Bu nasıl oluyor da tutuklamaya gerekçe yapılıyor. İlk sırada da o var. Basın özgürlüğünü savunmak ne zamandan beri suç oldu. 37 kez müebbetle yargılandığım bu dosyayla bunun ne alakası var. Ayrıca Anayasa Mahkemesi tam da bu ziyaretle ilgili gazetenin kapatılmasına dair düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırıdır dedi. Siz daha hangi gerekçeyle beni suçluyorsunuz. Ama siz muhtemelen bir sonraki tutuk devam gerekçesine aynısını koyacaksınız. Bir diğer tutuk cevap gerekçesi Ankara Etimesgut’ta katledilen Barış Çakan’la ilgili attığım tweet tutuklama devam gerekçesi yapıldı. Çakan’ın katledilmesi değil, bunu yazmak suç olmuş. Bu tweette ne var. Vurmadılar mı vurdular. Öldürülmesi sorun değil de bunu gündeme getirmek mi suç oluyor. Bu suçun adı da ‘algı yapılmak’ olarak yazılmış ki böyle bir suç tanımı TCK’da yok” şeklinde konuştu.    ‘GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ’   Altınörs, tutuklandıklarında AKP’nin anketlerde yüzde 40’larda göründüğünü, bir yıl sonra bunun yüzde 35’e düştüğünü, MHP’nin ise baraj altına gerilediğini belirterek, şunları söyledi: “AKP-MHP rant ittifakı erimiş HDP ise ilerlemiştir. Bizleri içeride tutmakla HDP’nin yükselişi durdurulamadı. Herkes şunu bilsin ki güneş balçıkla sıvanmaz, binlerce suçu üzerimize yıkmaya çalışsanız da, bunlar bizi kirletmez. IŞİD terörüne karşı bir çağrı yapmak gerekçesiyle bir yıl bir ay tutuklu kalmak bizden ziyade yakınlarımıza bir eziyettir.   BERAAT EDECEĞİMDEN ŞÜPHEM YOK   Savcı bey geçen tutuk devamını isterken aynı suçun ikinci kez işlenebilir olmasını gerekçe göstermiştir. Suç nerede? Suç IŞİD’e karşı çıkmak mı? Ayrıca bu gerekçe bizi yargılamadan suçlu durumuna koymak, masumiyet karinesini çiğnemek değil midir? Bir diğeri kaçma şüphesi ama biz ‘ya sev ya terketçilere’ inat bu ülkede kalma gibi bir meselemiz var. Bu ülkede doğdum, büyüdüm, evlendim, çocuğum bu ülkede okuyor, tüm çevrem burada neden gideyim sebep? Bu basmakalıp bir gerekçe. Suçlama istediği kadar ağır olsun, bizimle bir alakası yok ki. Bu suçlamaların şahsımla illiyet bağı kuran hiçbir şey yok ki. Bakın bunun politik bir kurgu olduğunu emniyetin yazdığı yazıda ortaya koyuyor zaten. Her davada haklılığımızı savunmaya devam edeceğiz. Bundan şüpheniz olmasın. Bu dosyadan beraat edeceğimden hiçbir şüphem yok ama bu tutuklama süreci peşinen bir infaza dönüşmüş durumda.”   Altınörs’ün savunmasının ardından duruşmaya bir buçuk saat ara verildi.