Muğla'da Orman Kanunu'ndaki değişiklik protesto edildi 2021-12-17 16:20:21   MUĞLA - Orman Kanunu değişikliği ile ormanların talana açıldığını ifade eden Muğla'daki çok sayıda kurum, yapılan yanlışlara karşı ekolojik yaşam mücadelesi vereceklerini söyledi.      Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK),  TARIM ORKAM-SEN, Menteşe Kent Konseyi, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi, Orman Kanunu'nda yapılan değişiklikleri protesto etmek amacıyla Menteşe İlçesindeki Sınırsızlık Meydanı’nda bir araya geldi. “İklimi değil sistemi değiştir” yazlı pankartın açıldığı açıklamada, “Havana suyuna toprağına sahip çık” sloganı atıldı.    TARIM ORKAM-SEN Başkanı Bahadır Tamer, dünyada yaşanan iklim ve ekolojik krizin temel nedeni olan kapitalizmin görmezden gelindiğini, doğal yaşam alanlarıyla bağı kopan insanın doğaya sadece bir tüketim nesnesi olarak yaklaştığını vurgulardı. Tamer, 30 Kasım da Resmi Gazete’de yayımlanan 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun 17/3 ve 18’inci Maddelerinin Uygulanması İle İlişkili yayınlanan Yönetmeliklerde Anayasa’nın çiğnendiği belirterek, şöyle devam etti: “Anayasa’nın 169’uncu maddesi orman alanlarının ormancılık dışı uygulamalara tahsisi ile ilgili en üst hukuk normudur. Söz konusu maddenin konuyla ilgili 2’inci fıkrası şu şekildedir: ‘Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz."    50 BİN İŞLETME    Tamer, son 9 yılda orman alanlarında yaklaşık 50 bin işletmenin kurulduğunu, yaklaşık 340 bin hektarlık orman alanının ormancılık dışı kullanıma tahsis edildiğini aktardı. Tamer, "Yani bu alanlar resmi kayıtlarda orman olarak görünmeye devam ederken fiiliyatta orman vasfını yitirmiştir. 1956 yılından bu yana verilen bütün izinlerin miktarının yaklaşık olarak 750 bin hektardan biraz az olduğu düşünüldüğünde, bu izinlerin neredeyse yarısının son dokuz yılda verilmiş olduğu görülmektedir” diye belirtti.    KANUN DEĞİŞİKLİĞİ    19 yılda 10 defa Orman Kanunu’nda değişiklik yapıldığını ifade eden Tamer, "Bu düzenlemelerle orman alanlarından ormancılık dışı amaçlarla yararlanma, deyim yerindeyse olağanlaşmıştır. Ormanlarımız şantiye alanı haline getirilirken, neredeyse ülkenin her yerinde yok edilen ormanların yerlerine taş ve mermer ocakları, RES’ler, JES’ler, HES’ler, maden sahaları, yollar, güvenlik barajları ve turistik tesisler karşımıza çıkmaktadır” dedi.    'YARGIYA TAŞIYACAĞIZ'   Esas suçlunun doğa ve insanı kontrolüne alarak yaşam akışının önüne set çeken sistem olduğunu belirten Tamer, “Bu anlayış karşısında her türlü fiili, meşru mücadele hakkımızı kullanarak, halkın olanın halk tarafından yönetilmesi anlayışımızla bu yönetmelikleri yargıya taşıyacağımızı ve ekolojik yaşam hakkı mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi beyan ederiz” diyerek sözlerini tamamladı.