Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamlarında yaşamını yitirenler anıldı 2021-12-26 15:01:44   HABER MERKEZİ - Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamlarında yaşamını yitirenlerin anıldığı birçok kentte, sorumluların bulunup, katliamlarla ilgili yüzleşme çağrısı yinelendi.    19 Aralık, Maraş ve Roboski katliamlarında yaşamını yitirenler birçok kentte anıldı. Düzenlenen açıklama ve etkinliklerde, devlete katliamlarla yüzleşme çağrısı yapıldı.    ANKARA    Demokratik Alevi Dernekler (DAD), Ankara Dersimliler Derneği, Karakoçan ve Yöresi Yardımlaşma Derneği ile Ankara Varto Kültür ve Dayanışma Derneği, Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamlarında yaşamını yitirenler için anma etkinliği düzenledi. Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel Sen) Genel Merkez binasında düzenlenen etkinliğe, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü, Kürdistan Komünist Partisi (KKP), İnsan Hakları Derneği (İHD), Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), Partizan ve Yeşil Sol Parti Ankara İl yönetici ile üyeleri katıldı.    HAK ARAYIŞI SÜRÜYOR   İlk olarak konuşan DAD Ankara Şubesi Başkanı Mustafa Karabudak, devlet zihniyetinin hala katliamlara devam ettiğini belirterek, Alevilerin hala hak ve hakikat arayışını sürdürdüğünü vurguladı. Karabudak, “Tecride karşı F tiplerine karşı mücadele veren tutsaklar, özel savaş güçleri tarafından katledildi. Sonrasında Roboski’de 34 köylü savaş uçaklarıyla katledildi. Bu topraklarda Koçgiri’den Dersim’den, Madımak’tan, Suruç’tan canlarımız katledildi ve katliamlar devam ediyor. Bugün cezaevlerinde tecrit hala sürüyor. Aysel Tuğluk bugün hala tedavi edilmiyor ve ölüme mahkûm edilmiştir. Neredeyse her gün cezaevlerinde bir cenaze çıkıyor” diye belirtti.    İFLAH OLMAZ BİR TARİH   Ardından konuşan HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu da, 365 günün neredeyse her gününde bir katliam olduğunu belirterek, “Bu ülke iflah olmaz diye konuşuruz bazen. Çünkü çok acı ve kan var bu ülkenin elinde, vicdanında ve tarihinde. Bütün bu acılarla yüzleşilmesi ve gereğinin yerine getirilmesiyle belki iflah olması mümkün olabilir. Roboski Katliamı’nı biz 29 Aralık sabahı öğrenmiştik. 28 Aralık gecesi savaş uçaklarının sınır ticareti yapan kişileri bombalanmasıyla sonuçlandı. Sınır ticareti denilince insanlar ‘kaçakçılık yapıyorlarmış’ diye düşünüyor. Biz sınır bölgelerini ve sınır kavramını bilmiyoruz. Devletin göz yumduğu, karakolların bilgisi halinde yapılan işler bunlar. Çünkü bilirler ki köylülerin başka geliri yoktur. Hayatın gerçekliğini bilir oradaki güvenlik güçleri. Karşılıklı ‘bilip de bilmemezlik’ vardır o sınır bölgelerinde. Bu katliamı bu sebeplerle meşrulaştırmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.    UNUTMAMAK İÇİN…   Katliamların sorumlularının yargılanmadığını da dile getiren Kenanoğlu, “Maraş’ta örgütsel bir katliam olarak yargılama yapılmadı, kişisel yargılananlar oldu, ödüllendirilenler oldu. Bu anlamıyla bunlar bizim gerçekliliğimiz bunları bilip öyle davranacağız. Güveneceğimiz tek şey kendi haklılığımız ve birlikte oluşturduğumuz güç olsun. Kaderimizi kimsenin inisiyatifine bırakmamalıyız. Bu buluşmaları yapıyoruz çünkü katliamları lanetliyor, yaşamını yitirenleri anıyoruz. Aslında yaşananları unutmamak unutturmamak adına buralardayız. Mutlaka bir gün bunların hesabının sorulacağı günü bekliyoruz ve bu günleri bir an önce getireceğimize inanıyoruz. Bu yaşananları unutmayacağız ve hesabını soracağız” dedi.   19 Aralık 21   Vartolular Derneği Ankara Şube Başkanı Özgür Yetiş Aslan ise, 19 Aralık Katliamı’na ilişkin hatırlatmalarda bulunarak, şöyle devam etti: “F Tipi uygulamasına karşı mahkumlar süresiz açlık grevine girmişti. Tecridin kaldırılması talebiyle başlatılan açlık grevlerinin 45’inci gününde ölüm orucu kararı alınmıştı. Dönemin hükümeti ve Adalet Bakanı görüşmeler yaptı, bu görüşmeler neticesinde bu eyleme dönük bir müdahalenin olmayacağını, kimsenin burnunun kanamaması yönünde sonuçlandırılması yönünde sözler verildi. Ancak bu sözlerin akabinde yaklaşık 10 gün sonra 13 Aralık’ta RTÜK cezaevleri ile ilgili bir yayın yasağı getirdi. 19 Aralık günü 20 cezaevinde büyük bir operasyon düzenlendi. Bu operasyon basına Hayata Dönüş olarak duyuruldu ancak onlarca tutuklunun ve hükümlünün hayatlarının karartıldığı, sakat bırakıldığı, katledildiği, önceden planlanmış ve katliama dönüşmüş bir saldırıydı. Operasyon kararında o dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ve her dönemin karanlık aktörlerinden Devlet Bahçeli bulunmaktaydı. Operasyon televizyonlardan milyonlarca insana canlı olarak izlendi.”   ÜSTÜN DEVLET MADALYASI    19 Aralık Katliamı’nın sorumlularından tek bir kişinin bile cezalandırılmadığını vurgulayan Aslan, “Operasyonların ardından tamamlanan tek bir dava bile yok. ATK raporlarını yayınladığı için Radikal Gazetesi yazı işleri müdürü ve avukatı yargılandı ve beraat etti. F Tipi cezaevlerinin mimarlarından olan Ali Suat Tosun’a 2004 yılında AKP tarafından üstün devlet madalyası verildi. Bu, süreçle ilgili bir ödüllendirmeydi” diye belirtti.    Konuşmaların ardından sinevizyon gösterimi ile devam eden etkinlik, “Katil devlet hesap verecek” sloganıyla sonlandırıldı.    HATAY   Hatay'da Halkların Demokratik Partisi (HDP) İskenderun İlçe Örgütü, Maraş ve Roboski katliamlarında yaşamını yitirenleri andı. Anmada ayrıca  Şırnak’ın Silopi ilçesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında 19 Aralık 2015 tarihinde keskin nişancılar tarafından katledilen Taybet İnan da unutulmadı.    Parti binası önünde yapılan açıklamada, "Ne Maraş ne Roboski katliamlarını unutmadık unutmayacağız" pankartı açıldı. Parti Meclisi (PM) üyeleri ve yöneticilerin yanı sıra çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada, basın metnini okuyan İlçe Eşbaşkanı Abdurrahim Şahin, Aralık ayının katliamlar ayı olduğunu ifade etti. Taybet İnan’ın cenazesinin 7 gün gün boyunca sokakta bekletildiğini anımsatan Şahin, "Yaşanan savaşları, katliamları ve ölümleri anarken, insanlık adına büyük acı ve utanç duyuyoruz" diye belirtti. Maraş ve Roboski katliamlarına değinen Şahin, "Bugün tekrar söylüyoruz. Yaşanan katliamların sorumlularının açığa çıkarılmasını, hukukun işletilmesini istiyoruz ve takipçisi olmaya devam edeceğiz. Ülkemizde artık şiddet, savaş ve katliamların yaşanmasını istemiyoruz. Halkların birlikte eşit ve demokratik bir ortamda yaşaması hepimiz için doğru olanıdır ve biz bundan ısrarlıyız" dedi.   Açıklamanın ardından ilçe binasında katliamları konu alan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Gösterim sonrası ise kadınlar, ilçe binasında kadın odasının açılışını gerçekleştirdi.    URFA    Alevi Kültür Dernekleri Urfa Şubesi de, Haliliye ilçesindeki cemevinde açıklama yaptı. Açıklamaya, sivil toplum örgütleri ve parti temsilcileri de katıldı. "Gelin canlar  bir olalım" ve "Benim kabrim insandır" dövizlerinin taşındığı açıklamada, yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulunuldu. Ardından konuşan Mezopotamya Yazarlar Derneği üyesi Cemal Babaoğlu, Maraş Katliamı ile yüzleşmeden acıların son bulmayacağını ifade ederek, "Maraş açığa çıksaydı Roboskî katliamı olmazdı. Bir daha böyle acıların olmaması için yüzleşme şart" dedi.    CHP Haliliye İlçe Başkanı İbrahim Halil Alagöz de, şunları söyledi: "Bu coğrafyada onlarca katliam yaşandı. Biri de Maraş Katliamı idi. Aradan 43 yıl geçmesine rağmen yaramız kabuk tutmuyor. Maraş, Sivas, Suruç katliamında failler cezalandırılmadı. Bu bir utançtır. Canlarımızı unutmadık, unutmayacağız." Son olarak konuşan Alevi Kültür Derneği Urfa Şube Başkanı Mehmet Türkmen de, "Maraş katliamının 43 üncü yılında yaşamını yitirenleri saygıyla anıyor, katilleri, koruyucularını ve onları yönlendiren insanlık dışı gerici faşist ideolojilerini ve dünya üzerinde yaşanan tüm katliam ve soykırımları lanetliyoruz" dedi.    Açıklama, "Katiller halka hesap verecek" sloganıyla son buldu.     ANTALYA    Alevi Bileşenleri ile Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, Attalos Heykeli önünde yaşamını yitirenleri andı. Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Antalya Şubesi Başkanı Nurettin Erdoğan, "Bundan tam 43 yıl önce, devlet Maraş’ta Alevilere karşı suç işlemiştir" dedi.   Faşizmin, varlığını korumak için her dönemde Alevileri hedef aldığını ifade eden Erdoğan, "Tekçi, ırkçı ve siyasal İslamcıların korkulu rüyası 73 millete bir nazarla bakan Alevilerdir. Bu bağlamda Malatya, Maraş ve Çorum'da Alevi katliamları yaparak 12 Eylül faşist darbesini gerçekleştirmiştir. Milliyetçi ve siyasal İslam'ın ülkeyi getirdiği yer ortadadır. Kan, gözyaşı, açlık, sürgün ve yok saymaktır. Aleviler, her türden tekçiliğe ve ırkçılığa karşı 73 millete bir nazarla bakmaya devam edeceğiz. Aleviler, şeriata, yobazlığa ve her türlü gericiliğe karşı Laikliği savunmaya devam edeceğiz. Başta Alevi katliamları olmak üzere hiçbir katliamı unutmadık, unutturmayacağız" ifadelerini kullandı.