Bozgeyik: Onlar gidecek, biz kalacağız 2022-02-19 14:02:48 DİYARBAKIR / MERSİN - Diyarbakır’da ihraç ve OHAL Komisyonu kararlarına tepki gösteren KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, "Onlar gidecek, biz kalacağız" dedi.  Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, Olağanüstü Hal (OHAL) Komisyonu kararları ve ihraçlara dair 15'inci kez Ofis semtindeki Hazal Park’ta bir araya geldi. KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy da açıklamaya katıldı. Açıklamaya katılan sendikalılar, KHK'yle ihraç edilen ve bir süre önce yaşamını yitiren Sağlık ve Sosyal Emekçileri Sendikası (SES) Amed Şubesi üyesi Ferda Aytek Toz'un fotoğraflarını yakalarına taktı.     SES Amed Şubesi Eşbaşkanı Yıldız Ok Orak, ihraçlara tepki göstererek, "Hiçbir soruşturma dahi olmadan ihraç edilen emekçilerin suçsuzluklarını ispatlanması dahi engellenmiştir" dedi. Orak, OHAL Komisyonu'nun hukuksuzluk yaptığını belirterek, ihraçlare neden olan 35'inci maddeden vazgeçilmesini istedi.    HUKUKSUZLUĞA SON VERİN   KESK Eş Genel Başkan Bozgeyik ise, "Toplu sözleşme, grev, seyahat hakkımız, demokrasi için söylediğimiz sözlere yönelik çok yoğun baskı altındayız" dedi. Bozgeyik, bu baskıların ülkenin yönetilememesinden kaynaklandığına işaret ederek, "Meclis'te demokratik siyaset yapmaya çalışan milletvekilllerine dönük saldırılar var. Biz kamuda çalışanları işten çıkarmaya dönük girişimler var" dedi. KESK'in kurulduğu günden bu yana tüm hukuk dışı uygulamalara karşı direndiğini vurgulayan Bozgeyik, "Biz bu sokaklarda Hizbul-kontraların arkadaşlarımızı katlettiğini gördük. Faili meçhulleri gördük. Aradan 40 yıl geçmiş halen bu adaletsizlik devam ediyor. Buradan bu iktidarı bir kez daha bu hukuksuz uygulamadan vazgeçmeye çağırıyoruz" dedi.   'ONLAR GİDECEK'   6 yıllık süreçte KHK ve 35'inci maddeyle işten çıkarılan çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatan Bozgeyik, "Ferda arkadaşımız da bunlardan biriydi. Bu hukuksuz süreçlerde telafisi büyük zararlar ortaya çıktı. Bu hukuksuzluklara derhal son verilmesi gerekir. Onların bıraktığı yerden bu mücadeleyi büyüteceğiz. Kürdün, Alevinin, Ermeninin bir arada yaşayacağı ortamı sağlayana kadar mücadelemiz sürecek. Biz kalacağız, onlar gidecek" dedi.    Açıklama, "Hak, hukuk, adalet direnerek gelecek" ve "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek"  sloganlarıyla son buldu.    MERSİN   KESK Mersin Şubeler Platformu, KHK ile işten çıkarılan KESK üyelerinin işlerine iade edilmesi talebiyle açıklama yaptı. Özgür Çocuk Parkı’nda yapılan açıklamaya, KESK üyelerinin yanı sıra Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri de katıldı. Açıklamayı yapan BES Şube Başkanı Murat Doğan, aileleriyle birlikte yüzbinlerce insanın, anayasal haklarının ellerinden alınarak açlık ve sefalete mahkûm ettirilerek biat ettirilmeye çalışılmasının insanlık suçu olduğunu ifade etti. Doğan, yaşanan hukuksuzluğun biran önce son verilmesini istedi.    VAN   Van Demokrasi Platformu, KHK ile görevinden uzaklaştırılan kamu emekçilerini işlerine iade edilmesi için açıklama yaptı. İHD Van Şubesi önünde yapılan açıklamada “KHK’ler iptal edilsin, OHAL Komisyonu kapatılsın kayyım rejimine hayır” pankartı açıldı. Açıklamayı okuyan İHD Şube Başkanı avukat Mehmet Karataş, mevcut siyasal iktidarın politikaları ile emekçilerin, kadınların, gençlerin, esnafın, çiftinin, işçilerin kısacası halkın ihtiyacı olan adalet, demokrasi, barış ve ekonomiyi güçlendirmeye yönelik hiç bir adımın atılmadığını söyledi.   İktidarın, haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik üzerine kurulu yönetimlerini devam ettirmeye yönelik uygulamalarla ayakta durmaya çalıştığını belirten Karataş, “İktidar,  emekçilerin, sendikaların, meslek odalarının, demokratik kitle örgütlerinin üzerinde baskılarını artırmaktadır. Bizleri, aydınlıktan, demokrasiden, emekten, adaletten, hak ve özgürlüklerden, vazgeçirip kendilerine dokunmayan eleştirmeyen, sorgulamayan bir toplum yaratmayı amaçlamaktadırlar. 2016 Temmuz Darbe girişiminden bu yana, ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında atılan bir tweet bile örgüt propagandası olarak ele alınıp dava konusu haline getirilmiştir. Ülkede neredeyse soruşturma, kovuşturma altında olmayan, hapis cezası almayan tek bir yurttaş yoktur” diye konuştu.