‘KDP’nin aday çıkarması Kürt kazanımlarını tehlikeye atıyor’ 2022-02-26 09:07:47 HABER MERKEZİ - Irak Cumhurbaşkanlığı için yürütülen tartışmaları değerlendiren gazeteci Merwan Özdemir, KDP’nin aday çıkarmasının Kürt kazanımlarını tehlikeye attığını söyledi.  Siyasi tıkanıklık ve ekonomik krizin yaşandığı Irak, 10 Ekim 2021 tarihinde yapılan parlamento seçimleri üzerinden yaklaşık 5 ay geçmesine rağmen hala hükümet kurulamadı. Parlamentoda partiler arası çekişme ve siyasi farklılıklardan dolayı Cumhurbaşkanı da seçilemedi. 7 Şubat’ta yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimleri Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) adayı Hoşyar Zebari'nin Maliye Bakanı olduğu dönemde isminin yolsuzluğa karıştığı gerekçesiyle Irak Federal Mahkemesi tarafından adaylığı iptal edilmesi üzerine parlamento oturumu yapılamadı. Cumhurbaşkanlığı için yeni adaylık süreci başlamasından sonra adaylığı kabul edilen 33 isim 22 Şubat’ta parlamento tarafından açıklandı. Cumhurbaşkanlığı seçimi önümüzdeki haftada parlamentoda yapılacak oturumla seçilmesi bekleniyor.   KDP’nin de Cumhurbaşkanlığı için aday göstermesiyle Kürtler arasında fikir ayrılığı yaşanmaya başlandı. KDP, Cumhurbaşkanlığına adaylığına Federe Kürdistan Bölgesi İçişleri Bakanı olan Rêber Ehmed Xalidi’i, Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) ise bir önceki Cumhurbaşkanı olan Berhem Salih’i tekrar aday gösterdi.   Irak'ta, ABD’nin müdahalesi sonrasında ülkedeki başlıca etnik ve dini gruplar resmi olmayan bir uzlaşı kapsamında yönetimi paylaşıyor. Varılan anlaşmaya göre, Cumhurbaşkanlığı Kürtlere, Başbakanlık Şiilere, Parlamento Başkanlığı ise Sünnilere veriliyor. Parlamento Başkanı Sünni aday Muhammed Helbusi seçildi, başbakanın ise Şiilerden seçilmesi bekleniyor. Ancak KDP’nin Cumhurbaşkanı adayı çıkarması üzerine Kürtlerin kazanımı tehlikeye soktu.     Cumhurbaşkanlığı seçimleri, KDP’nin aday ısrarı, Irak’ta süren tartışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulunan gazetecilik Merwan Özdemir, KDP’nin YNK’ye rağmen aday çıkarmasının Kürt kazanımlarına zarar verdiğini belirtti.    KÜRT SORUNU DERİNLEŞİYOR   Özdemir, Kürt partileri arasında Cumhurbaşkanlığı konusunda yıllardır bir uzlaşı olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanlığı YNK’nin aday gösterdiği kişi seçiliyordu. KDP’nin aday göstermesiyle bu uzlaşıdan çekildiği görülüyor. KDP’nin tutumu Kürt kazanımlarına yönelik bir tehdittir. KDP’nin yeni bir Cumhurbaşkanı aday belirledi ve bunda ısrarcıdır. Başur'daki partilerin bir çatı altında Irak’taki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gitmeyeceği çok aşikardır. KDP’nin bu tavrı tartışmalara neden oluyor. KDP’nin Kürdistan’ın dört paçasındaki partilerle sorunu var. KDP'nin, Türkiye'deki Kürtlerle sorunu var ve Ankara ile uzlaşıyor. Rojava’daki Özerk Yönetim ile sorunu var. Mahmur halkına yönelik 3 yıla aşkındır uyguladığı bir ambargo var" dedi.   KDP'nin Kürt ulusal hassasiyetlerini göz ardı ettiği politikalarının tartışma ve eleştirilere konu olduğunu vurgulayan Özdemir, "Kürt sorunu Ortadoğu'da kangrenleşmiş durumda. KDP’nin bu tavrı Kürt sorununu çözümüne dönük değildir. Aksine Kürt sorununu daha da derinleştiren ve daha da çıkmaza sürükleyen bir konuma sahiptir" diye belirtti.   KDP AYRILIKLAR YAŞIYOR   KDP’nin Türkiye'yle geliştirdiği ilişkilerden dolayı kendi içerisinde de ayrılıklar yaşadığına dikkat çeken Özdemir, "Başur'da YNK ile yaşanan sorunlar bile KDP’nin gerçek yüzünü ortaya koyuyor. KDP’nin bu tavrı Kürdistan’daki kazanımları tehlikeye soktu. KDP’nin bu tavrından dolayı Kürtler Cumhurbaşkanlığını kaybedebilir. KDP’nin bu tavrına karşı YNK’nin de mutlaka farklı girişimleri olacak ve farklı ittifak arayışları olacak. Ama bütün bunların özetinde KDP Kürtlere kaybettiriyor. KDP’nin arkasındaki en büyük gücün Türkiye olduğu biliniyor. KDP kendi içerisinde bile bazı ayrılıklar yaşıyor. Kürt ulusal birliğinin sağlanması bir tarafa kendi partisi içerisindeki birliği bile sağlamadığını Hulusi Akar ile gerçekleştirildiği görüşmelerden anlayabiliyoruz. Bir devlet adabı veya yönetim gereği bir parti veya bölgeyi temsilen bir kişi belirlenir ve diplomatik görüşmeleri bu kişi sürdürür. Ancak geçtiğimiz hafta Almanya’da gerçekleşen Münih güvenlik konferansında hem Kürdistan Bölgesi Başkanı Nêçirvan Barzani, hem de Kürdistan Başbakanı Mesrur Barzani'nin Türkiye'nin yetkilileriyle ayrı ayrı görüştüğünü gördük. Bu da KDP’nin kendi içerisinde bile ayrılıklar yaşadığını gösteriyor" diye konuştu.    MUĞLAKLIK VAR   Bölge için yeni bir yönetimin elzem olduğunu ifade eden Özdemir, devamında şunları söyledi: "Yaklaşık 17 yıldır Kürdistan Bölgesi Anayasal bir statüye sahip. KDP’nin bu süre zarfında oynadığı rol Kürt halkı için büyük bir hayal kırıklığıdır. Başur'daki halk farklı ülkelerin sınırlarında ölmeyi tercih ediyor. Bu en çok sorgulanması gereken konuların başında geliyor. Halkın hiçbir beklentisi kalmamış. Başur'da yaşamak yerine batı ülkelerinin tercih eden, Ege Denizi’nde boğulma riskini göze alan ve arkasına bakmadan giden bu halkın siyasi partilerden hiçbir umudunun ve inancının kalmadığını söyleyebiliriz. Başur ve Irak’ta yeni hükümetin kurulması yönünde bir muğlaklık var. KDP Cumhurbaşkanlığı’nı kazanabilir. YNK farklı hamleler geliştirip KDP’nin bu hamlesini de boşa çıkartabilir. Bu durum belirsizliğini koruyor. Ancak her halükarda Kürt halkı büyük bir sorun olduğu açıktır.”   MA / Zeynep Durgut