Kobanê Davası’na ortak tepki: Meşruiyeti yok 2022-05-30 14:36:43 HABER MERKEZİ - Kobanê Davası’na ilişkin birçok kentte yapılan açıklamada, davanın hem halklar hem de hukuk nezdinde hiçbir meşruiyetinin olmadığı belirtildi. Ankara’da bugün 13’üncü duruşması görüşmeye devam edilen Kobanê Davası'na ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl Örgütü, birçok kentte açıklama yaptı. Açıklamalarda, davanın gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan iddialarının tamamı AKP-MHP faşizminin mutfağından çıktığı belirtildi.    MARDİN   Mardin, Artuklu Kızıltepe, Nusaybin, Midyat, Savur, Derik, Dargeçit, Mazıdağı ve Ömerli ilçelerinde yapılan açıklamalara çok sayıda kişi katıldı. HDP İl Eşbaşkanı Perihan Ağaoğlu, Kobanê Davası’nda HDP’lilerin yargılayan taraf olduğunu belirerek, mücadelelerine devam edeceklerini söyledi.      Açıklamanın ardından 5 dakikalık oturma eyleminin ardından nöbet eylemi başlatıldı.   MERSİN    HDP Mersin İl Örgütü, Özgür Çocuk Parkı’nda yaptığı açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada “Saldırılar ve tehditler bizleri yıldıramaz” pankartı açıldı. HDP Mersin İl Eşbaşkanı Hoşyar Sarıyıldız, davanın bugüne kadarki sürecinde yaşanan hukuksuzlukları teşhir ettiklerini söyledi.     Hazırlanan delillerin, sipariş tanıklar, gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan iddialarının tamamı AKP-MHP faşizminin mutfağından çıkmış ve hukukun yok sayıldığını kaydeden Sarıyıldız, “Siyasi hesaplarla hazırlanan, savcısı Bahçeli hakimi Erdoğan olan Kobanê Davası’nın hukuki herhangi bir tarafı kalmamış ve heyetin vereceği beraat dahil hiçbir karar adil olmayacaktır” dedi.    Açıklamanın ardından oturma eylemi yapan kitle “siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganı attı.   İZMİR   HDP İzmir İl Örgütü yaptığı açıklamada "Kobanê kumpas davası eşit, adil ve ortak yaşamın savunucularına açılmış bir davadır" pankartı açıldı. HDP İzmir milletvekili Murat Çepni il eşbaşkanları siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada sık sık "Bijî berxwedana Kobanê", "Bijî berxwedana gela" sloganları atıldı.      HDP İl Eşbaşkanı Çınar Altan, DAİŞ çetelerine karşı Kürt halkının destansı direnişine tahammül edemeyen AKP-MHP iktidarının, yargı eliyle Kürtlerden intikam aldığını söyledi. Kobanê Davası’nın aynı zamanda HDP’nin kapatılması için gerekçe haline getirilen operasyonlar zincirinin bir halkası olduğunu ifade eden Altan, "Yargılananların kişiler değil bir fikriyat olduğu net olarak ortaya çıkmıştır. Kürt özgürlük mücadelesi ve sol sosyalist mücadelenin kadrolarının aynı davadan yargılanması bunun en bariz göstergesidir. Bu davanın hem halklar hem de hukuk nezdinde hiçbir meşruiyeti yoktur" dedi    Çepni, iktidarın Kobanê direnişini hazmedemediğini belirterek, "Kobanê DAİŞ çetelerine karşı verilen en görkemli direniştir. AKP bu direnişin yenilgisini kabullenemedi. DAİŞ'in başaramadığını AKP-MHP arkadaşlarımızı hapsederek, başarmak istiyor. Kobanê davası Kürtleri ve sosyalistleri cezalandırma davasıdır. Gezi ve Kobanê davası bizim için aynıdır. Halklar olarak bu iki davaya aynı ele alıp karşı çıkarsak birlikte kazanırız. Kobanê direnişi halkların kendi kaderini tayin etme hakkıdır. Kobanê düşmedi, AKP-MHP-DAİŞ düştü. Yargılanan arkadaşlarımızı da özgürleştireceğiz" diye belirtti.    EHP, TÖP,  Kaldıraç, HDK, ESP SYKP, Barış Anneleri temsilcileri de davaya ilişkin açıklamalarda bulundu.   Konuşmaların ardından 10 dakikalık oturma eylemi yapıldı. Açıklama, "Direne direne kazanacağız" sloganıyla son buldu.   MUĞLA   HDP Datça İlçe Örgütü de, Datça Meydanı’nda bir araya gelerek açıklama yaptı. Açıklamaya Marmaris'ten gelenlerin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.   URFA    HDP Urfa il ve ilçe örgütleri, nöbet tuttu. HDP Urfa il binasında yapılan nöbete; HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, Urfa Barosu, İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), TMOOB İKK, Urfa 78'ler Girişimi, KESK Urfa Şubeler Platformu temsilcileri, Suruç Katliamı’nda yakınlarını kaybeden Suruç Aileleri İnisiyatifi üyeleri ve çok sayıda kişi katıldı.    HDP Urfa İl Eşbaşkanı Ziya Çalışkan, "Türkiye’de kanunların nasıl keyfi olarak uygulandığını her gün çeşitli örnekleri ile görüyoruz. Kobanê Davası ile bizi mahkum etmek istiyorlar. Bu nöbet ile davaya karşı duruşumuzu belirtmek için tutacağız. Tarihte mahkum olanların kim olacağını biliyoruz" dedi.    İHD Urfa Şube Eşbaşkanı Mustafa Vefa, yapılan yargılanmanın örgütlenme özgürlüğüne karşı olduğunu dile getirerek “Örgütlenme özgürlüğü çerçevesinde hep HDP'nin yanında olduk. Yapılmak istenen büyük bir kitlenin siyaset yasağına mahkum edilmesidir. Bizler bu davayı başından beri takip ediyoruz. Hukuk ile alakası olmayan bir dosya. Siyaseten yenemediği bir siyasi parti yargı eliyle başarısızlığa mahkum etmek isteniyor. Hak örgütü olarak HDP'nin siyaset yapma hakkını savunacağız” ifadelerini kullandı.  ADIYAMAN HDP Adıyaman İl Örgütü, 30-31 Mayıs tarihlerinde görülecek Kobanî Davası'na tepki olarak nöbet tuttu. Bir saat süren, HDP Adıyaman İl binasında yapılan nöbete; Adıyaman Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri destek verdi. Nöbet basın toplantısı ile son buldu. Toplantıda konuşan HDP Adıyaman İl Eş Başkanı Bekir Gürbüz, "Siyasi iktidarın emellerine ulaşamaması ve iktidarını uzatmak adına vesayeti altındaki yargı eliyle geliştirilen operasyonlara karşı durulması adına tüm avukatlara, hukuk kurumlarına ve tüm demokrasi güçlerine Sincan Adliyesi’nde yaşanan hukuk kırımına karşı mücadele etmeye, bu mücadeleyi yürüten yargılanan arkadaşlarımızın yanında olmaya ve siyasi iktidarın bugün mahkeme başkanlığı ve üyeliği yapan yargı mensuplarının eliyle gerçekleştirmek istediği bu operasyonu boşa çıkarmaya davet ediyoruz" dedi.      KESK Şubeler Platformu adına söz alan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Urfa Şube Eşbaşkanı Mamut Binici, “Hukuk bir gün herkese lazım olacak. Kobanê Davası bir düşüncenin yargılanmasıdır. Tekçilik dayatılıyor. Yaşadığımız bütün sorunlar hukukun ayaklar altına alınmasının sonucudur” şeklide konuştu. ÖHD Urfa Şube Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke, “İktidar kendine muhalif olanları istemiyor. Yapılan yargılamalar kesinlikle hukuki değil. Tamamen hukuk dışı, soruşturma konusu olmayacak vakalar davaya gerekçe yapılıyor” dedi.    HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, yapılan yargılamaların hukuk katliamı olduğuna dikkat çekerek “Faşist AKP-MHP iktidarına karşı birlikte mücadele ederek ayakta kalabiliriz. Her alanda en temel haklar ayaklar altına alınmış durumda. Cezaevlerinde yaşanan haksızlıklara karlı birçok ilde adalet nöbeti var. Şenyaşar ailesi yaklaşık 450 gündür Adalet Nöbeti'nde. Her yerde bir tıkanıklık var ve kaos ile iktidar ömrünü uzatmak istiyor. Hedeflerinde ise HDP var. HDP'yi kendilerine karşı tehlike olarak görüyorlar. HDP halkların partisi, herkesin kendi rengi, kimliği ile kabul ediyor. İktidar ise tekçiliği dayatıyor. Kumpaslar ile HDP'yi durdurmak istiyorlar, mücadelemizi büyüyeceğiz. Kazanan biz olacağız” şeklide konuştu.    78’liler Girişimi üyesi Vahit Akgün, yaşananları “hukuksuzluk” olarak tanımlayarak, hak arama mücadelesinde HDP ile omuz omuza olacaklarını belirtti. Suruç Aileleri İnisiyatifi üyeleri de Suruç Katliamı Davası’nın İlhami Bali ve Deniz Büyükçelibi açısından ayrılan ve 1 Haziran tarihinde Hilvan Cezaevi Kampüsü’nde görülecek 2’nci duruşmasına katılım çağrısı yaptı.   IĞDIR     HDP Iğdır İl Örgütü, il binası önünde açıklama yaptı. Açıklamada “Mutlaka kazanacağız” pankartı açıldı. Açıklamada konuşan HDP Milletvekili Habip Eksik, Erdoğan’ın 6-7 Ekim olaylarını siyasi bir malzemeye dönüştürdüğünü söyleyerek, “Partimize yönelik hukuksuz bir şekilde açılan bir kapatma davası var. Bu kapatma davasına zemin hazırlamak için, DAİŞ'in saldırılarına karşı demokratik tepkilerini ortaya koyan halkımızın tepkisi gerekçe gösterildi. 108 siyasetçi hukuksuz bir şekilde yargılanıyorlar” dedi.    HAKKARİ   HDP Yüksekova İlçe Örgütü önünde yapılan açıklamaya ilçe eşbaşkanları, Barış Anneleri Meclisi, Tevgera Jinen Azad (TJA), HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD)  ve çok sayıda kişi katıldı.   Kobanê Davası’nın Kürt halkını DAİŞ’e verdiği mücadeleye karşı AKP-MHP tarafından intikam davası olarak açıldığını söyleyen Dede, aradan 6 yıl 3 ay geçmesine rağmen davanın siyasi saiklerle açıldığını belirtti. Dede, “Bu dava HDP’ye dönük kapatma davasının silsilesinin devamıdır. Bu davayı gerekçe göstererek HDP’yi kapatmak istiyorlar. HDP kapatılınca Türkiye'nin geleceği yok olacak. Türkiye’nin umudu yok olacak. İktidar ne sandıkta, ne sokakta nede alanlarda geriletmediği HDP’yi yargı sopası ile tasfiye etmeye çalışıyor. Kendileri de çok iyi biliyor ki; tüm dünya Kürtlerin DAİŞ çetelerine karşı, tecavüzcülere kaşı Kobanê’de mücadelelerini takdir etmiştir. Bu zihniyet bu yüzden davayı açmıştır. Dolaylıda olsa DAİŞ çetelerini korumaya yönelik bir davadır. Elbette ki bir davanın açılmasını taraftarıyız ama insanları katledenlere karşı” dedi.   Dede’nin konuşmasının ardından bir saatlik oturma eylemi yapıldı.   ÖHD Hakkari Eşbaşkanı Harika Günay Karataş, davaya ilişkin bilgilendirmede bulundu. Kobanê davasındaki yargılamanın bir yılı geride bıraktığını belirten Karataş, Devlet Güvenlik Mahkemelerinde (DGM) sıkıyönetim mahkemelerinde görülmemiş bir yargılama biçimiyle bir yılı aşkın süredir yargılamanın devam ettiğini kaydetti. Karataş, “2020 yılına gelindiğinde 3 bin 530 sayfa iddianame ve 200’ü aşkın klasör mahkemeye sunuldu. Tensip tutanağındaki ifadesiyle o gün Bahtiyar Çolak başkanlığında oluşan mahkeme heyeti iddianameyi titizlikle okuduğunu bir hafta içinde okuduğunu belirtti ve iddianameyi kabul kararı verdi. Soruşturma aşamasında dosyalar tarafımıza ulaştıktan sonra İçişleri Bakanlığı'na bağlı memurların talimatıyla soruşturmanın yürütüldüğü dosya içinde unutulan belgelerle açığa çıktı” ifadelerini kullandı.   Oturma eylemi, "Jin Jiyan Azadî" sloganıyla sona erdi.   İSTANBUL    HDP İstanbul Kadın Meclisi, Kobanê Davası'na bakan mahkeme heyetine Kadıköy Merkez PTT şubesinden mektup gönderdi. Kadıköy Merkez PTT Şubesi önünde bir araya gelen HDP Kadın Meclisi üyeleri, HDP İstanbul İl Eş Başkanı İlknur Birol, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyeleri mektup gönderdi. Polis engellemesine rağmen açıklama yapan kitle ardından PTT'den mektup gönderdi.      İlknur Birol, Kobanê Davası’nda yargılanmaya çalışılan kadınların kadın özgürlük mücadelesini içeride ve dışarıda sürdürdüğünü ifade etti. Birol, “Bu dava siyasi kumpas bir dava. İktidar eliyle hazırlanmış bir senaryo, yargı buna alet edilmiş. Mahkeme heyetinin iddianameyi ret edip arkadaşlarımızı serbest bırakması gerekiyor” dedi.   Açıklamanın ardından kadınlar Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyetine mektupları gönderdi. Mektupta şu ifadelere yer verildi: “HDP önceki dönem eş genel başkanları, milletvekilleri, merkez yürütme kurulu üyeleri, parti meclisi üyeleri ve demokratik siyaset yürütenler susturulmaya çalışılıyor. Kamuoyunda Kobanê Davası olarak bilinen bu davada çok sayıda kadın siyasetçi yargılanmaktadır. Başladığından bugüne geçirdiği tüm evreleri dikkatle takip edenler yakından gördüler ki, bu dava hukuki değil baştan aşağı siyasi bir dava olarak planlanmış, iktidar tarafından yargıya talimat verilerek devam ettirilmiş bir kumpas davasıdır. Bu dava iktidarın siyasi muarızlarını yargı yoluyla tasfiye etmenin bir aracıdır ve meşruluğu çoktan ortadan kalkmış bir oyundur. Yargıladığınızı sandığınız kadınlar siyasetçidir, kadın hakları savunucularıdır ve hiçbir zaman haksızlıklar karşısında geri adım atmadan yollarını yürümeyi bilen kadınlardır. Kadınlar, demokrasi ve özgürlük taleplerinde bir adım geri durmazlar ve her şeyden önemlisi haklıdırlar.   Her aşaması bir iktidar planı dahilinde yürüyen bu dava meşru değildir. Yaratılan puslu hava, aylardır cezaevinde yatan kadınları ve onların yol arkadaşlarını yıldıramaz. Bu dava ancak toplumdaki adalet duygusunun biraz daha zayıflamasına, demokrasi ve evrensel hukuk normlarından zaten uzaklaşmış yargının daha da uzaklaşmasına ve toplumun yargıya olan güveninin zedelenmesine yol açmaktan başka bir sonuç üretmeyecektir. Her duruşması adalet duygusunu yerle bir eden ve açık bir kumpas olduğunu tüm kamuoyunun gördüğü bu davanın heyeti olarak sizler de tarihe adalet savunucuları olarak yazılmak istiyorsanız yapmanız gereken fakültenin birinci sınıfında öğretilen bilgileri hatırlamak ve uygulamak olmalı. Oyunu bozun ve ülkenin kalbine bir kama gibi saplanan bu oyunu reddedin.     Bizler iktidarın mahkemeniz aracılığı İle susturmak istediği kadınların yol arkadaşlarıyız. Her günümüz kadınların eşitliğine ve özgürlüğüne göz dikmiş karanlık zihinli erkek egemen sistemle mücadele ile geçiyor. Cezaevindeki arkadaşlarımız gibi. Arkadaşlarımızın yanındayız ve kadınların özgür yaşayacağı bir ülke için mücadeleye devam edeceğiz.”   BATMAN    Batman’da yapılan açıklamaya HDP Batman Milletvekilli Necdet İpekyüz, görevden alınarak yerine kayyım atanan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Songül Korkmaz,  TJA, Barış Anneleri Meclisi, HDP Batman İl Örgütü ve çok sayıda yurttaş katıldı. İl binası önünde bir süre oturma eylemi yapan kitle daha sonra “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganı eşliğinde il binasına geçerek nöbet eylemine geçti.    İpekyüz, 7 Haziran 2015 seçimlerini hazmedemeyen bir iktidar ile karşı karşıya olduklarını söyledi İpekyüz, “Ne yaparlarsa yapsınlar meşru davamızdan vazgeçmeyeceğiz. HDP’nin başarısını önüne geçmek için böyle bir davaya ihtiyaç duydular. Ancak her mahkemede arkadaşlarımız yargılanan değil yargılayan oldu. Mahkemede bu kumpas davasına ders verdiler. Mahkeme başkanı Ata Dedeler Çete üyesi çıktı. Çeteler HDP’yi yargılayamaz. Onların haddi değil. Dayanışma ile bu kumpas davasını aşacağız” diye konuştu.   Konuşmanın ardından nöbet eylemi yapıldı.    SİİRT   Siirt de il binası önünde nöbet eylemi yapıldı. Nöbet eylemine HDP Siirt Milletvekilli Sıdık Taş, görevden alınarak yerine kayyım atanan Siirt Belediyesi Eşbaşkanı Berivan Helen Işık, TJA, Barış Anneleri Meclisi, HDP İl Örgüt ve çok sayıda yurttaş katıldı. “Kobanê Davası ile yargılanmıyoruz, yargılıyoruz” pankartının asıldığı salonda konuşan HDP Siirt İl Örgütü Eşbaşkanı Hatice Tay, hukuka uygun maddi delil bulamayan savcının, iddialarına gerekçe bulmak için gizli-açık tanık arayışına çıktığı belirtti.    Açıklamanın ardından nöbet eylemi yapıldı.   ADANA    Mersin Kadın Meclisi ve TJA, Heykelli Park'ta yapmak istediği açıklamaya polis engel oldu. Kadınlar polisin engelleme ve saldırısına karşı HDP Adana İl Örgütü’ne kadar yürüdü. "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganı atan kitle, polisin tutumuna tepki gösterdi. HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları'nda olduğu kadınlar, polisin engelleme girişimlerine karşı oturma eylemi yaptı.      Hatimoğulları'nın da olduğu çok sayıda kadına polis saldırdı. Polis saldırısına tepki gösteren kadınlar adına açıklama yapan Hatimoğulları, kadınlara saldırının AKP'nin nasıl kaybettiğinin göstergesi olduğunu dile getirdi. Mahkemelerin, iktidarın kolluk kuvveti gibi çalıştığını ifade eden Hatimoğulları, Kobanê Davası’nın ve HDP Kapatma Davası'nın sadece HDP değil tüm demokrasi güçlerini hedef alan davalar olduğuna işaret etti. Halkın rızasını gün geçtikçe kaybeden AKP'nin baskı araçlarını kullanarak iktidarda kalmaya çalıştığını aktaran Hatimoğulları, "Bu davalar kaos ortamı yaratıp seçime gitmek için. Bunun için açıklamamız yasaklanıyor, kadınlar sokakta dövdürülüyor" dedi.   Hatimoğulları, "Bu iktidarın bize vereceğiz yasaklar vız gelir tırız gider. HDP'yi kapatmak hiç kimsenin haddine değildir. Buna cüret edecek olanlar en ağır şekilde bedeli ödeyecek. İstibdat gidecek, özgürlük kazanacak" diye konuştu.   Açıklama zılgıt ve sloganlarla son buldu.   ŞIRNAK    Şırnak’ın Silopi ilçesinde yapılan açıklamaya HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir, HDP il ve ilçe örgütleri Barış Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı.      HDP Silopi İlçe Eşbaşkanı Asuman Külter, HDP’ye yönelik gerçekleştirilen kumpas davasını hiçbir şekilde kabul etmeyeceklerini söyledi. Külter, “Bu kumpas davasının ne insani, ne vicdani, ne hukuksal ne de ahlaksal olarak hiçbir meşruluğunun olmadığını açıkça ilan ediyoruz. Yıllardır partimiz başta olmak üzere toplumsal muhalefet dinamiklerine karşı yargıyı, şiddetti önleyen değil bizzat şiddeti üreten bir mekanizmaya dönüştüren siyasi iktidara karşı tek bir sözümüz vardır” diye konuştu.   İmir, saldırılara karşı Kürtlerin mücadelesini devam ettirdiğini ifade ederek, ”Bu saldırılar halkımızın iradesine yapılan saldırırlardır. Açılan Kobane Davası da Kürt halkının demokratik siyasetine dönüktür. Bu dava Kürt halkının statüsüne dönük açılmıştır. Bu dava Kürt siyasi iradesine açılmıştır. Bunun altını özellikle çizmek gerekiyor. Devlet inkarda ısrar ediyor. Yüzyıllardır bu siyaseti yürütüyor. Bu siyaset Ortadoğu ve bütün dünya halklarına kaybettiriyor. Ama inkar ve tasfiye siyasetine karşı Kürt halkının direnişi be mücadelesi var. Bu davanın başsavcısı Bahçeli savcısı ise Erdoğan’dır. Bu dava Türkiye ve Kürdistan’da Kürt halkına karşı imha ve inkar siyasetini yapanların dayatmalarıyla açıldı. Sadece HDP değil insan onurunu koruyan herkes DAİŞ’e karşı Kobanê devrimini sahiplendi. HDP’ye açılan bu dava aynı zamanda milyonlarca Kürde açıldı. Bu dava Kürt siyasi iradesine açılmış bir davadır” dedi.  İZMİR'DE KADINLARDAN AÇIKLAMA  Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir, "Gücünüz kadın iradesini yıkmaya yetmez" şiarıyla Kobanê davasına ilişkin Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. “Kobane kumpas davası ile susturulmak istenen tüm kadınların sesiyiz “ pankartı açılan açıklamada sık sık “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Kadınlar birlikte güçlü”, “Bize gücünüz yetmez biz kazanacağız” sloganları atıldı. Basın açıklamasını okuyan Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir üyesi Newroz Çelik, Kobanî davasının ataerkil elbiseyi giymiş faşizmin ürünü olduğunu söyledi. Kobanî kumpasının bahane edilerek kadınların tutuklandığını belirten Çelik, “Aralarında, tüm tıbbi raporlara rağmen tahliye edilmeyen Aysel Tuğluk, Figen Yüksekdağ, Sebahat Tuncel gibi isimlerin de bulunduğu kadınlar, ömürlerini demokrasi ve barış mücadelesine adamışlardır. Kadın düşmanı, katil, tecavüzcü İşid’ e karşı, verilen mücadeleyi savunan kadınlardır. Hepsi ayrı ayrı mücadelenin öznesi olan arkadaşlarımızın yargılanması, aslında kadın mücadelesinin yargılanmaya çalışılmasıdır. Ama dava süreci de göstermiştir ki, sizin kadın mücadelesini yargılamaya gücünüz yetmez” dedi. Baskılar, tutuklamalar, kayyumlar yoluyla sindirmeye susturulmaya çalışılan HDP ‘li kadınların yanında olduklarına vurgulayan Çelik, "Dünya alem biliyor ki, siz kadınlardan, mücadelemizden korkuyorsunuz. On binler olduğumuz 8 Martlardan, yaktığımız Newroz ateşlerinden, hem avaz attığımız sloganlardan, hapishane duvarlarını aşan dayanışma ve direncimizden, susturamadığınız şarkılarımızdan, türkülerimizden, alımızdan, morumuzdan, sarımızdan, yeşilimizden, beyaz tülbentlerimizden korkuyorsunuz. Siz savaşta direttikçe barış bizim ellerimizden gelecek" diye konuştu.