Tutuklamalara Mersin’den tepki: Gazetecilik suç değildir 2022-06-16 13:37:08   MERSİN - Diyarbakır’da 16 meslektaşlarının tutuklanmasını tepki gösteren Mersin’deki gazeteciler, “Arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar gerçekleri yazmaya devam edeceğiz. Gazetecilik suç değildir” dedi.    Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 8 Haziran'da gözaltına alınan 20’si gazeteci 22 kişi, dün adliyeye sevk edildi. Savcılığın tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Mahkemesi’ne sevk ettiği JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, Mezopotamya (MA) Ajansı Editörü Aziz Oruç, Xwebûn Yazıişleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş ile gazeteciler Ömer Çelik, Zeynel Abidin Bulut, Mazlum Doğan Güler, İbrahim Koyuncu, Neşe Toprak, Elif Üngür, Abdurrahman Öncü, Suat Doğuhan, Remziye Temel, Ramazan Geciken, Lezgin Akdeniz ve Mehmet Şahin tutuklandı. JINNEWS editörü Gülşen Koçuk ile Esmer Tunç, Mehmet Yalçın, Kadir Bayram, Feynaz Koçuk ve İhsan Ergülen ise adli kontrolle serbest bırakıldı.   Mersin’deki gazeteciler, Diyarbakır’da 16 meslektaşlarının tutuklanmasına tepki gösterdi.    HEDEF GAZETECİLİK FAALİYETLERİ    Mersin Güney Gazetesi ve Cumhuriyet muhabiri Abidin Yağmur, gazetecilerin tutuklanmasının hukuki olmadığını belirterek, “Tamamen siyasi bir karardır. Karara ilişkin ilgili bakanlıklar, 'Onlar gazeteci değil, gazetecilik nedeniyle tutuklanmadılar' gibi bahaneler sunacak. Bundan eminiz çünkü 1990'lardan beri muhalif basına, Kürt gazetecilere yönelik baskılar hep aynı bahaneyle önemsiz gösterilmek isteniyor ya da kriminalize ediliyor.  Oysa asıl hedefin gazetecilik faaliyeti olduğunu biliyoruz. Gazetecilerin, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklandığını biliyoruz. Meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını, gazetecilerin evlerine yapılan polis baskınlarıyla gözaltına alınması uygulamasına son verilmesini talep ediyoruz” diye belirtti.    GAZETECİLİK SUÇ DEĞİL    Gazeteci Gamze Şimşek, tutuklamaların halkın haber alma hakkına yönelik olduğunu kaydederek, “Bugünkü tutuklama kararlarıyla bir kez daha gördük ki, iktidar sahipleri kurdukları baskıcı düzenin değişmemesi için gazetecilere yönelik baskıyı daha da arttırıyor. Çünkü gazetecilerin tutuklanması sadece haber verme hakkımızı değil, halkın haber alma hakkını da elinden alıyor. Baskıcı politikalarıyla gazetecileri yıldırmaya çalışan iktidar bilmelidir ki, son kişi kalana dek halkın haber alma hakkına sahip çıkacak ve gerçeklerin peşini asla bırakmayacağız. 8 Haziran’da Diyarbakır’da, başlı başına hukuksuz ev baskınlarıyla gözaltına alınan ve uzun gözaltı süresinin ardından tutuklanan 16 meslektaşımızın yanındayız. Özgür basını susturmaya çalışanlar inat bildiğimiz yolda yürümeye,  arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar da bu gerçekleri söylemeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Gazetecilik suç değildir” ifadelerini kullandı.    ‘DAYANIŞMA GÜÇLENDİRİLMELİ’   Gazeteci Mahmut Sönmez, 16 meslektaşlarının hakikati yazdıkları ve şeffaf bir şekilde mesleğin gereğini yerine getirdikleri için tutuklandıklarını belirterek, “İşin acı tarafı özgür basın çalışanlarına dönük tutuklama ve gözaltılar yıllardır sürmekte. Maalesef yıllardır süren bu baskılara karşın çoğu muhalif parti ve kurumların da anlamsız tepkisizlik hali sürmekte. Gazetecilere dönük yaşanan bu baskılara ses çıkarılmazsa topluma dayatılan suskunluk sarmalı büyüyerek, devam edecektir. Basın ve ifade özgürlüğü için gazeteci arkadaşlarımızla olan dayanışmamızı artırmamız gerekir” dedi.   ‘GAZETECİLERİN TUTUKLANMASI HUKUKSUZDUR’   Yaşanan hukuksuzluğa dikkat çeken İleri Haber editörü Ayşenur Önal da şöyle dedi: “Gece yarısı herkes uyurken hukuksuzluklarla dolu kararlar veren AKP iktidarı, yine bir gece yarısı meslektaşlarımızı tutukladı. 16 Kürt gazeteci sadece mesleklerini icra ettikleri için tutuklandı. Verilen bu kararın hukuksuz olduğunu ve AKP’nin seçim arifesinde halkın gözünü korkutmak, doğruların yayınlanmasını engellemek için yaptığını biliyoruz.  Ama bu hukuksuzluğa taraf olan herkes bilmelidir ki; biz gazeteciler dayanışmaktan, hukuksuzluklara karşı ses çıkarmaktan, doğruları yayınlamaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bütün meslektaşlarımız serbest bırakılana kadar direnişte olacağımızı tüm kamuoyu bilmelidir.”