‘Çocuklarımız ölüyor’ diyen annelere müdahale 2022-07-21 12:56:51   İSTANBUL - Hasta ve infazları yakılan tutuklular için Adalet Nöbeti’ni sürdüren aileler, darp edilerek gözaltına alındı.     Hasta ve infazları yakılan tutuklular için ailelerin Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde sürdürdükleri Adalet Nöbeti eylemi 18’inci haftasında devam etti. Eyleme, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER), Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER), Kürt Araştırmaları Derneği’nin yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü de destek verdi.    Açıklama yapmak isteyen tutuklu yakınları polis tarafından engellenmek istendi. Tutuklu yakını Kumri Akgül, polise tepki göstererek, “Yaşadığım ülkede derdimi anlatamayacak mıyım? Derdimi tabii ki de anlatacağım. Çocuklarımız ölüyor. Yeter. Dünya bizi görmüyor!” dedi.   SLOGANLARLA TEPKİ GÖSTERDİLER   Akgül’ün konuştuğu sırada polis, kitleyi ablukaya aldı. Bu sırada haber takibi yapan gazeteciler, polisler tarafından engellendi. Polis, “Bijî berxwedana zindana” ve “Direne direne kazanacağız” sloganı atan tutuklu yakınları ve desteğe gelenlerle birlikte 8 kişiye şiddet uygulayarak gözaltına aldı. Polisin gözaltı yaptığı esnada tutuklu yakınları, slogan atıp, zafer işareti yaparak tepki gösterdi.    GÖZALTINDA ŞİDDET   Öte yandan gözaltına alınan Zeynep Calihan, Kumri Akgül, Cemile Çiftçi, Duran Turğay, Gülten Sümbül, Rozerin Değirmenci ve ismi öğrenilemeyen 2 kişiye gözaltı aracında şiddet uygulandı.     ‘ADALET YOK’   Adalet Nöbeti’nin ardından HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, açıklama yaptı. Gülüm, idarenin keyfine göre davrandığını, bazı açıklamaları engellemediğini, bazı açıklamaları ve nöbetleri ise engellediğini dile getirdi. Keyfi bir yapının olduğunu vurgulayan Gülüm,  Yargının, Kaymakamlığın, Valiliğin ve İçişleri Bakanlığı yanı sıra adalet Bakanlığı’nın hukuku hiçe saydığını dile getirdi. Mahkeme ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarının dikkate alınmadığı dile getiren Gülüm, baskıcı otoriter rejimin inşa edildiğini belirtti. Herkesin susturulmaya çalışıldığını dile getiren Gülüm, “Her il ve ilçede sürekli bir yasaklama kararlarıyla karşı karşıyayız. Bu yasakların bir dayanağı da yok. Çünkü gerekçeleri olamaz. Her gün bir işkence bilgisi geliyor. Her günü bir keyfi, hukuksuz durumun bilgisi geliyor. Bunlara ilişkin yapılan şikayetler de cezasızlıkla sonuçlanıyor. Ortada bir adalet yok ki aileler adalet arasın” diyerek, tepkisini dile getirdi.   ‘DEMOKRASİNİN ‘D’Sİ YOK’   Tarafsız yargının olmadığını ve bu nedenle işkencenin sürdüğünü, işkence başvurularının işleme konulmadığını dile getiren Gülüm, yaşanan öldürme vakalarına dair bir gardiyan veya bir cezaevi müdürünün dahi yargılanmadığına işaret etti. Gülüm, “Bütün ölümlerin üstü örtülüyor. İşkencelerin üstü örtülüyor. Hasta mahpuslar ölüme sürükleniyor. Yetmiş, seksen yaşında insanlar tutuklanıyor. Yürüyemeyen insanlar, hamile insanlar cezaevinde tutuluyor. Ancak bu konuda ayrımcılık yapılıp hamile kadınlar cezaevinde tutuluyor. Çünkü toplum susturulmak isteniyor.   Baskıya boyun eğmemizi istiyorlar. Hepimizin ses çıkarması gerekir. Cezaevleri sadece çocukları orada olanların sorunu değil. Tüm ülkenin sorundur. Bir ülkede demokrasi olup olmadığının göstergesi cezaevleridir. Cezaevleri işkence altında ise o ülkede demokrasi olamaz. Dışarıda da demokrasinin ‘d’si yok” dedi.   Cezaevlerinde yaşanan ihlallere karşı ses çıkarma çağrısında bulunan Gülüm, tutuklu yakınları ve annelerinin yanı sıra onlara destek olanların her Perşembe günü Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde olduklarını belirterek, eyleme katılma çağrısı yaptı.