Van Valiliği'nin yasakları mahkemeye taşındı 2022-08-16 09:10:29   VAN - Van Valiliği’nin kentteki bir çok sokağı basın açıklamasına yasaklaması üzerine Eğitim Sen Van Şubesi, yürütmeyi durdurma talebiyle mahkemeye başvurdu.    Van Valiliği’nin kentteki parkları ve birçok sokağı basın açıklaması yapılmasına yasaklaması üzerine, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şubesi, yürütmeyi durdurma talebiyle mahkemeye başvurdu. Van Nöbetçi İdare Mahkemesi’ne başvuran sendika, Sanat Sokağı, Sanat Parkı, Feqiyê Teyran Parkı, Musa Anter Parkı, Dabbaoğlu Parkı, Ehmedê Xanî Parkı, Kent Park, VAN-TSO Parkı, Kurtuluş Parkı, Büyükşehir Parkı, Kadın Parkı, Sağlık Sokak ve Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi yanında bulunan Millet Bahçesi ile ilgili valilik yasağının kaldırılmasını talep etti.    ANAYASAL HAK YASAK    Anayasal bir hak olan “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü” hakkının Van’da fiilen ortadan kaldırıldığına dikkat çekilen başvuruda, “Van ilindeki meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar tarafından birçok dava açılmış olup, davalar halen devam etmektedir. Valilik, yıllardır 15 günde bir karar almak suretiyle kesintisiz olarak devam ettirdiği gösteri ve yürüyüş hakkını kısıtlayan tüm kararların yürürlükten kalktığını belirterek hukuka aykırı uygulamalarına son verirken, bu kez de şehir merkezinin nerdeyse tamamında; vatandaşların, sivil toplum kuruluşlarının, meslek örgütlerinin ve sendikaların toplantı, gösteri ve yürüyüş haklarını kullanmasını engelleme yoluna gitmiştir. Kaldı ki; davalı idare yıllardır gösteri, toplantı ve yürüyüş hakkının kullanımını hukuka aykırı olarak engellediği işlemlerinde olduğu gibi davaya konu yasaklama gerekçesinde belirtilen varsayımların hiçbirinin dahi gerçekleşmediği ve böylelikle idarenin soyut ve ispatlanması imkansız gerekçeler üreterek sistematik olarak Van ili mülki sınırları içinde Anayasal hakların kullanımını yasaklamaktadır” denildi.   ‘YÜRÜMEYE BİLE ENGEL OLUNUYOR’   Valiliğin yasalara aykırı olarak aldığı yasaklama kararları sonrası basın açıklaması yapmak isteyenlere orantısız ve ölçüsüz olarak müdahalelerde bulunulduğuna dikkat çekilen başvuruda şunlara yer verildi: “Hatta bu yasaklar gerekçe gösterilerek milletvekillerinin halk ile bir araya gelmesine, milletvekillerinin seçmenleri ile toplumsal ve siyasal görüş ile tepkilerini paylaşmasına ve hatta bir sokakta hareket etmelerine veya yürümelerine de engel olunmaktadır. Orantısız ve ölçüsüz kolluk müdahalelerine de dayanak yapılan bu yasaklama kararının anayasada güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına yapılmış ağır bir müdahaledir. Alınan yasaklama kararının 15 günlük bir süreyi kapsaması ile uygulanması halinde telafisi imkansız zararların oluşacağı gerçeği karşısında idarenin savunması alınmaksızın derhal yürütmeyi durdurma kararı verilmesini talep etme ihtiyacı hasıl olmuştur.”