MATUHAY-DER kongresi: Kobanê’ye saldırı 50 milyon Kürde saldırıdır 2022-11-20 15:34:40   İSTANBUL - MATUHAY-DER’in kongresinde konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Kobanê’ye dönük saldırılara, “Bu saldırı dünyada yaşayan 50 milyon Kürdedir” şeklinde tepki gösterdi.    Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (MATUHAY-DER), “Cezaevlerindeki direnişin sesi olalım” şiarıyla 3'üncü Olağan Kongresi'ni gerçekleştirdi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bağcılar İlçe Örgütü binasında yapılan kongreye, hasta ve infazı yakılan tutukluların yakınları "Hasta tutsaklara özgürlük" yelekleri giyerek katıldı. HDP Grup Başkanvekili ve Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Özgür Kadın Hareket (TJA), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İstanbul Eşsözcüsü Erkan Tepeli, Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Marmara Eşsözcüsü Dilber Demir, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu ve yüzlerce kişi katıldı. Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşu sonrası başlayan kongrede, sık sık “Şehîd namirin” sloganı atıldı.    ‘SALDIRI 50 MİLYONLUK KÜRDEDİR’   HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Taksim’de gerçekleşen bombalı saldırıyı "iktidar tarafından yürütülen bir senaryo" olarak nitelendirerek, "senaryo" ile Kuzey ve Doğu Suriye'ye saldırı planı yapıldığını söyledi. Beştaş, "Yeni bir senaryo peşindeydiler fakat ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Bir açıklamaları diğerini tutmadı. Özellikle yakalanan kadına ve sonrasında planlayıcısı olan erkeğe ilişkin İçişleri Bakanı başta olmak üzere algı yaratmak istediler. Çünkü Rojava ve Kobanê’ye saldırı gerçekleştirme amacıydı. Ama dünya, Kürt ve Türk halkları bunu gördü dün gece. İktidarlarını devam ettirmek için her şeyi kullanma girişimi içerisindeler. Kobanê’de İŞİD’e karşı elde edilen savaşı hiçbir zaman kabullenemediler. Şimdi yeniden Kobanê’ye bombalar atarak İŞİD ve türevlerini tekrar canlandırmanın derdindeler. Bu saldırı dünyada yaşayan 50 milyon Kürdedir. Çünkü Kürdün iradesini, kendi oluşturduğu yönetimi kabul edilmiyorlar” şeklinde konuştu.    ‘SEÇİMİ KAZANAMAYACAKSINIZ’   Kobanê’nin dünya halkları için bir umut ışığı taşıdığını belirten Beştaş, “Asla geri adım atmayacağız. Kobanê halkının yanında olmaktan geri durmayacağız. Çünkü onlar kimsenin malına, mülküne göz dikmedi. Bu saldırı sadece Kobanê’ye yapılmıyor, bu saldırı aynı zamanda her tarafta bulunan Kürde yapılan bir saldırıdır. Savaşı yükselterek, ölümü çoğaltarak bir seçim kazanamayacaksınız. Bu topraklarda zaten çoktan kaybettiniz. Kobanê’ye dönük savaş bombardımanlarınızı durdurun. Halk oyunlarınızın farkında. Söylediğiniz yalanlar bizzat kendi aranızda yaptığınız açıklamalarla birbirini çürütüyor. Bu saldırılara herkesin ses çıkarması gerek” çağrısı yaptı.    TECRİDE TEPKİ    Beştaş, ülkenin en büyük yarasının cezaevlerinde bulunan hasta tutuklular ve uygulanan tecrit politikaları olduğunu belirtti. Beştaş, “Her gün cezaevlerinden onlarca başvuru alıyoruz. Her şeyden önce İmralı’da Sayın Öcalan ve arkadaşlarına yönelik devam ettirilen tecrit Kürt meselesini çözmemenin adıdır. Tecrit, demokrasi karşıtlarının birleştiği noktadır, savaş politikasının adıdır. Bu nedenle tecritle ilgili söylenen her şeyi duymazdan gelmelerinin başka bir açıklaması yoktur. Ne CPT ne uluslararası gözlemciler ne de uymadıkları anayasa tecride izin vermiyor. Bugün hiçbirimiz Sayın Öcalan ve arkadaşlarının içinde bulunduğu koşulu bilmiyoruz. Sağlık, iletişim ve disiplin cezaları konusunda bile en ufak bir bilgi ve fikrimiz bulunmamaktadır. Bu tecridi kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.    İktidarın hasta tutukluları bilerek ölüme terk ettiğini ifade eden Beştaş, "Tacizcileri, tecavüzcüleri serbest bırakanlar Mehmet Emin Özkan ve binlerce hasta mahpusu cezaevinde tutarak düşmanlıklarını bir kere daha ilan ediyorlar. Bu konuda Adalet Nöbeti annelerinin mücadelesini de sahipleniyorum. Siyasi tutsaklara hep birlikte sahip çıkalım, annelerimizi yalnız bırakmayalım. Cezaevlerindeki her bir arkadaşımızın mücadelesi bizim mücadelemizdir. Hiçbir işkence karşısında diz çökmedi" diye kaydetti.    Beştaş'ın konuşmasını bitirmesiyle salondan, “Bijî berxwedana zindanan" sloganı atıldı.    'BÊ SEROK JIYAN NABE'   Daha sonra cezaevlerindeki tutukluların direnişlerini içeren sinevizyon gösterimi yapıldı. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın da fotoğraflarının yer aldığı sinavizyon sırasında sık sık "Bijî serok Apo" sloganları atıldı. Sinevizyonda, ayrıca Kandıra Cezaevi’nde katledilen Garibe Gezer ve hasta tutukluların görüntüleri ekrana yansıtıldı.    AKGÜL: BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN   MATUHAY-DER Eşbaşkanı Esin Çelik, bir yıllık faaliyet ve mali raporlarını okudu. Adalet Nöbeti eylemcisi Kumri Akgül, İstanbul’da her hafta gerçekleştirdikleri nöbet eylemine değinerek, tek taleplerinin cezaevlerinde cenazelerin çıkmaması olduğunu belirtti. Akgül, “Biz tek kaldık. Bizi yalnız bırakmayın, tüm anneler hasta. Annelerin yüreği yanıyor, ben de bir anneyim. Biz onların elini tutalım istiyoruz. İstanbul’da yalnız bırakmayın. Birbirimize destek olalım, el verelim. Öldürürlerse de öldürsünler, tutukluyorlarsa da tutuklasınlar. Erkek kardeşim hasta tutsak, durumu ağır, demans hastası. Tedavi edilmiyor. Hastanede ters kelepçe takıyorlar" sözleriyle dayanışma çağrısı yaptı.    İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri’nin gönderdiği mektup da okundu. Yoleri, nöbet eylemi tutan annelerin daima yanında olacaklarını ve dayanışacaklarının mesajını verdi.   Sonrasında MATUHAY-DER yeni yönetimini belirledi. Derneğin yeni dönem eşbaşkanları Dilek Demir ile Mehmet Şafi Erol oldu.