Operasyonda ilerleme yok: Kayıplar gizleniyor 2022-12-24 09:49:13   COLEMÊRG - TSK’nin KDP ortaklığıyla 8 ay önce Zap, Avaşin ve Metina bölgelerine başlatılan operasyonlarda askeri kayıplar gizlenirken, operasyonda yer alan bir korucu, hiçbir ilerlemenin sağlanamadığını ifade etti.    Federe Kürdistan Bölgesi’nde bulunan Avaşîn, Zap ve Metîna’ya yönelik, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ortaklığıyla 17 Nisan’da başlatılan saldırı yoğun çatışmalarla devam ediyor. 8’inci ayını geride bırakan saldırılarda her geçen gün yaşanan çatışmalar daha fazla şiddetleniyor.    Operasyon bölgesinin sınır hattı olan ve koordinesinin yapıldığı Colemêrg’te, her gün askeri sevkiyat ve helikopter hareketliliği yaşanıyor. TSK’nin yaptığı resmi açıklamalarda hayatını kaybeden 78 asker ve korucunun kimlikleri açıklanırken, yaralı ve kayıp askerlerin akıbetine ilişkin ise bilgi yok.    TIR’LARLA TEÇHİZAT GÖNDERİLİYOR   İlçe jandarma komutanlıklarına her gün TIR’larla, askeri teçhizat, tıbbi ve yaşamsal malzeme taşınırken, operasyon bölgesinde şiddetli çatışmaların yaşandığı günlerde ise Gever’de (Yüksekova) bulunan Selahattin Eyyubi Havalimanı’na Ankara’dan askeri teçhizatlar kargo ile getiriliyor. Edinilen bilgilere göre; özelliklede operasyon bölgesine askeri mühimmat ve tıbbi malzeme getiren uçaklar çoğu kez asker cenazeleri taşıyor.    YARALILAR DEVLET HASTANESİNE GETİRİLMİYOR   Sınırın sıfır hattında bulunan Şemzînan (Şemdinli) ve Rûbarok’ta (Derecik) ilçelerinde ise yaralı askerlerin getirildiği bir sahra hastanesinin kurulduğu belirtildi. Kaynakların aktardığı bilgilere göre; çatışmalarda yaralanan askerlerin Rûbarok ilçesi ve Federe Kurdistan Bölgesi sınırları arasında bulunan Barzan bölgesinde kurulan sahra hastanelerinde tedavi ediliyor. Zorunlu olmadığı sürece asker cenazelerinin devlet hastanelerine götürülmemesi için uğraş verildiğini belirten yerel kaynaklar, yaralı asker sayısının fazla olduğu günlerde ilçe hastanelerinin tercih edildiği.     KORUCULAR GERİ TUTULUYOR   Operasyon bölgesinde yaşamını yitiren 4 korucunun ardından Şemzînan ve Rûbarok’tan operasyon bölgesine götürülen tüm korucuların geri görevlerde kullanıldıkları belirtildi. Yaşamını yitiren korucuların kimlik bilgilerinin daha hızlı ortaya çıkması nedeniyle, bu durumdan etkilenip korucuların silah bırakmasını engellemek için, daha çok katırlarla taşıma işlemi yapmak için kullanıldıkları ifade edildi.   DOKTORLARIN TELEFON KULLANMASI YASAK   İlçe devlet hastanelerinden alınan bilgilere göre; operasyon başladığı günden bu yana hastane için her ay talep edilen sağlık malzemelerinden iki katı daha fazla istenildiği belirtildi. Her ay düzenli olarak yaklaşık bir TIR dolusu sağlık malzemesinin listesi ayrı tutularak Serê Sêvê’de kurulan sahra hastanesine götürüldüğü aktarıldı. Sahra hastanesine götürülen uzman doktorların çalışma saatleri boyunca telefon kullanmasının yasaklandığı da gelen bilgiler arasında.     ‘HERKESİN PSİKOLOJİSİ ÇÖKTÜ’   Yaklaşık bir ay önce operasyon bölgesinden döndüğünü söyleyen ve adını vermek istemeyen bir korucu, bölgede 3 ay kaldığını ve başta korucular olmak üzere operasyon bölgesinde bulunan tüm asker ve doktorların artık psikolojik olarak çöktüğünü ifade etti. Korucu, “Yaklaşık 3 ay boyunca operasyon bölgesinde kaldım. İki ay boyunca biz korucular olarak geri hizmette tutulduk. Sadece erzak taşıyorduk. Çatışmaların ve silah seslerinin duyulmadığı tek bir saat bile yok. Havaların soğuması ve sisin çökmesinin ardından operasyon daha da zorlaştı” dedi.    KORUCULAR OPERASYON BÖLGESİNDE BIRAKILDI   Operasyonu yürüten bir binbaşının son süreçte sisli hava nedeniyle artık korucuları öne sürerek tünellere göndermeye çalıştığını belirten korucu, “Biz de tünellere girmek istemediğimizi, sadece geri hizmet için burada olduğumuzu hatırlattık. Aramızda dakikalarca bunun tartışmasını yürüttük. Tünellere girmeyi reddettiğimizde ise bize yönelik farklı bir yaklaşım gelişiyor. Bunun sonucunda korucuları operasyon bölgesinde bırakıp gittiler, yürüyerek üst bölgesine gitmemizi söylediler. Biz, 4 korucu saatlerce orada yalnız bırakıldık. Akrabalarımıza ulaştıktan sonra bize helikopter gönderdiler” ifadelerini kullandı.   ‘6 ASKERDEN BİR DAHA HABER ALAMADIK’    Ekim ayının ortalarında Siirt Komando Tugayı ile birlikte tespit edilen bir tünele zorla gönderildiklerini ifade eden korucu, şunları ekledi: “Biz korucular olarak tünele girmek için gerideydik. İçeriye 7 kişiden oluşan bir tim girdi ve yaşanan patlamada sadece bir askerin cenazesi çıkarıldı. Defalarca 6 askerin cenazelerini almak için içeriye girmeye çalıştılar ama alamadılar. Çatışmaların şiddetlenmesinden kaynaklı cenazeleri içeride bırakıp geri gitmek zorunda kaldık. Daha sonra 6 askerin cenazesinin akıbetini öğrenemedik.”    ‘SİİRT KOMANDO TABURUNDAN SADECE İKİ TİM KALDI’   Başlatılan operasyon sonrası Siirt, Mardin, Bolu, Kayseri, Çanakkale, Denizli gibi şehirlerden getirilen topçu ve komando taburlarından en çok kaybın Siirt Komando Taburu’ndan verildiğini söyleyen korucu, “Siirt Komando Taburu’ndan çok sayıda asker hayatını kaybetti. Kaybolan 6 asker de aynı taburdandı. Geriye kalan diğer iki tim ise artık tünellere gönderilmiyor” diye konuştu.   ASKERLER: BURADA NE İŞİMİZ VAR   Operasyon bölgesinde nöbetteyken yanlarında bulunan askerlerin korucularla sohbet esnasında sürekli bulundukları durumdan şikayetçi olduğunu belirten korucu, “Askerler sürekli ‘neden buradayız’ diye şikayet ediyorlar. Yoğun çatışmalardan kaynaklı çoğu kez günlerce hatta haftalarca erzak götüremiyorduk. Helikopterlere de taciz ateşi açılması nedeniyle yakın uçuş yapamıyorlardı. Orada geçirdiğim 3 ay rezaletti” ifadelerinde bulundu.    ‘OPERASYONUN SONLANMASI HAVA KOŞULUNA BAĞLI’   Hava şartlarının kötüye gitmesinin ardından operasyon bölgesinde olan birçok birliğin yavaş yavaş geri gönderildiği ve yerine yeni birliklerin getirilmeye çalışıldığını ifade eden korucu, “En son 2 hafta önce Mardin Taburu’ndan yaklaşık 150’den fazla asker geri gönderildi. Askerler, Çelê’de bulunan ilçe jandarma komutanlığına getirildikten 4 gün sonra zırhlı araçlarla Mardin’e oradan da memleketlerine gönderildi. Yani orada operasyon tamamen havanın durumuna bağlı” dedi.