Açlık grevindeki tutukluların B12 talebi karşılanmıyor 2022-12-30 10:10:00   MERSİN - Açlık grevinin devam ettiği Ereğli Cezaevi’nde tekli hücrelere konulan tutukluların, sağlık kontrolünün yapılmadığı, B12 vitamin, gazete ve kitap taleplerinin karşılanmadığı belirtildi.    Konya Ereğli Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit ve hak ihlallerine karşı 4 Ekim’de başlatılan 10'ar günlük süresiz-dönüşümlü açlık grevi, 16 Kasım'da süresiz-dönüşümsüz eyleme dönüştürüldü. 88 gündür açlık grevinde olan tutukluların taleplerinin kabul edilmediği cezaevinde, ağır insan hakları ihlalleri yaşandığı belirtildi. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin şubeleri ile Çukurova Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma Derneği’nden (Çukurova TUAY-DER) avukatlar, 22 ve 26 Aralık’ta cezaevinde tutuklularla görüştü. İnsan hakları ve hukuk örgütleri, tutuklular ve cezaevi yönetimiyle yaptıkları görüşmeleri raporlaştırdı.   23 SAAT TEK BAŞINA KALIYORLAR   Raporda görüşme gerçekleştirilen tutuklulardan Faik Budak, 23 Ağustos 2022'de Ereğli  T Tipi Kapalı Cezaevi'nden Ereğli Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na getirildiklerini belirterek, 14 metrekarelik bir odada tek başına tutulduğunu, diğer tüm tutukluların da tek kişi olarak odalarda kaldığını söyledi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almamalarına rağmen günün 23 saatinin odada geçirdiğini ve yalnızca bir buçuk saat havalandırma alanına çıkarıldıklarını kaydeden Budak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan tutukluların infaz şeklinin kendilerine yaşatıldığını, odalarında havalandırmaya açılan kapının bulunmadığını, yalnızca 6 kişinin havalandırmaya çıkarıldığını belirtti. Budak, bu esnada dahi gardiyanların küçücük havalandırma alanında kendilerini beklediğini anlattı.   PSİKOLOJİK ŞİDDET   Sivil toplum örgütlerinin raporunda, "Tutsaklar odada geçirdiği 23 saat boyunca kapının açılması ve kapanması dahil tamamının elektronik olarak gerçekleştiğini, taleplerin dahi diafon sistemi ile aktarıldığını, dolayısı ile 23 saat boyunca hiçbir insanı görmediğini, bunun artık psikolojik şiddet şeklini aldığını, odalarda tek göz bir pencerenin bulunduğu, pencerenin tamamının demir parmaklıklarla kapalı olduğu, gök yüzünü dahi duvarlardan ve tellerden dolayı göremediklerini beyan etmişlerdir” denildi.     'KEYFİ OLARAK DİSİPLİN CEZALARI VERİLİYOR'   Tutukluların gazete, dergi, kitap vb. yayımlardan faydalanamadıkları, talep ettikleri gazetelerin yanı sıra diğer hiçbir gazetenin de verilmediği, kitapların çok uzun inceleme süresine tabi tutulduğunu, hapishanenin bir kütüphane/kitaplığının bulunmadığı kaydedilen raporda, tutukluların, keyfi olarak disiplin cezaları verildiği ve kitapların yasaklı olmamasına rağmen keyfi olarak verilmediğini beyan ettikleri ifade edildi.      AÇLIK GREVİ   Hapishaneye girişte çıplak arama dayatıldığını anlatan tutukluların, cezaevindeki tüm hukuksuz uygulamaların son bulması talebiyle açlık grevine başladıklarını ifade ettiği kaydedilen raporda,  İbrahim Sütçü, Faik Budak, Mehmet Işıktaş, Fatih Baran, Dılhaz Kılıçoğlu, Hasan Muhammed İbiş, Mehmet Can Yiğirer, Savaş Deli, Kadir adlı kişinin açlık grevinde olan tutuklular arasında bulunduğu kaydedildi.     'GARDİYANLAR PROVOKASYON PEŞİNDE'   Tutuklulardan İbrahim Sütçü, 23 Ağustos Ereğli T Tipi Kapalı Cezaevi'nden Ereğli Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna getirildiklerini ve 14 metrekarelik bir odada tek başına tutulduklarını dile getirdi. Müslüm Kaya adlı tutuklu ise, hak ihlallerini yenileyerek, "Bazı infaz koruma memurları tarafından kışkırtılmaya çalışıldığını, provokatör davranışları olduğunu, revirde oturma esnasında ayakta durmaya zorlandığını, mide yarası (ülser ve gastrit nedeniyle) rahatsızlığı bulunduğunu belirtmiştir" dedi.   Tutuklulardan Fatih Boran da, 6 kişinin aynı koridorda tekli olarak kaldıklarını, diğer tutuklularla haberleşemediklerini bu yüzden son durumlarının ne olduğunu bilmediklerini aktardı. Açlık grevinde oldukları için gardiyanların kötü muamelesinin daha da arttığını, kışkırtmaların olduğunu ve can güvenliklerinin olmadığını beyan eden Boran, "Aynı koridorda tekli kalan Suriyeli tutsak Hasan Muhammed İbiş’in odasının arama adı altında basıldığını, kitaplarının ve yastığının alındığını, kahve ve çaya kadar her şeyin dağıtıldığını dile getirdi.   ‘B12 VİTAMİN TALEPLERİ YERİNE GETİRİLMİYOR’   Raporda, revirdeki doktorun açlık grevi sürecinde son 2 hafta hiç kontrol yapmadığı, en son yakın zamanda yaptığı kontrolün de usulen yapıldığını ve B12 vitamini taleplerinin yerine getirilmediğinin aktarıldığı ifade edildi. Tutuklular, açlık grevi sürecinde oldukları için hastane sevk taleplerinin şu an olmadığını, öncesinde de ağız içi arama, jandarma araması ve botların çıkarılarak ters yere vurulması dayatmaları nedeniyle genel bir reddetme ve bu nedenle hastaneye erişimin gerçekleşmemesi durumlarının yaşandığını belirtti.     ‘KÜRTÇE KONUŞUNCA…’   Yaklaşık 60 kişiden sadece aynı koridorda kalan 6 kişinin haberleşebildiği dile getirilen raporda, tutukluların şu anlatımlarına yer verildi: “Koğuşların kendi havalandırmasının bulunmadığını, taleplerin yerine getirilmeden açlık grevini sonlandırdıkları taktirde baskıların daha çok artacağını şu halde de açlık grevinde tüketilen limon gibi gıdaların da bozuk verildiğini aktardı. Tekli hücrede kolu dirsekten kesik bir tutsağın olduğunu, geldiği yerde koğuşta kaldığını ve koğuş arkadaşlarının desteğiyle hayatını idame ettirdiğini, burada koğuşa alınmadığını mevcut raporunun kabul edilmeyerek yeni rapor noktasında diretildiğini aktardı. Remzi Akyürek isimli tutsağın ise kas erimesi olduğu için ısrar sonucu 3'lü koğuşa alındığını, toplamda 9 tutsağın 3'lü koğuşta kaldığını geri kalanın tekli hücrede tutulduğunu dile getirdi. Bina yapısının 3 katlı olduğu ve katlarda aynı hizaya gelen hücre ve koğuşların, bir kat siyasi, bir kat adli olacak şekilde ayarlandığını, Kürtçe konuşulduğunda sataşmaların ve kavgaların yaşandığını dile getirdi."     MA / Hamdullah Yağız Kesen