Gemlik Yürüyüşü’ne çağıran Doğan: Birlikte hareket edersek kazanacağız 2023-02-03 09:18:34   İSTANBUL - Türkiye'deki tüm halkları Gemlik Yürüyüşü’ne çağıran TJA aktivisti Gülden Doğan, “Pusulamız da çözüm merkezimiz de İmralı’dır. Birlikte hareket edersek birlikte kazanırız” dedi.    İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 24 yıldır sürdürülen tecride karşı Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) ile Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) öncülüğünde 6 Şubat’ta Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ve Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçelerinden Gemlik’e doğru iki koldan yürüyüş başlatılacak. “Çözüm İçin İmralı’ya Yürüyoruz" şiarıyla gerçekleştirilecek yürüyüş, 15 Şubat’ta Gemlik’te son bulacak.   Yürüyüşün çağrıcılarından Tevgera Jinên Azad’ın aktivistlerinden Gülden Doğan, yürüyüşün önemi ve amacına dair konuştu.   ‘ÇÖZÜMÜN TEK ADRESİ İMRALI’   Abdullah Öcalan’ın ortaya koyduğu çözüm önerilerinin tüm halklar tarafından benimsendiğini belirten Doğan, iktidarın bugüne kadar yürüttüğü savaş ve soykırım politikasında gelinen noktada tek çözümün İmralı olduğunun altını çizdi. Kadınlar olarak tüm çalışmalarının “3’üncü yol”un inşası, tecridin kaldırılması ve Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne dönük olduğunu ifade eden Doğan, bunun için mahalle mahalle, ev ev gezerek halka tecridi anlattıklarını söyledi. Doğan, “Paneller, atölyeler, söyleşiler düzenliyoruz. Halka, demokratik toplum perspektifiyle eşit, özgür bir yaşamın inşa gücünün İmralı olduğunu söylüyoruz. Tecride karşı esas mücadelenin birleşik mücadele olduğunu biliyoruz. Tüm halkları, Gemlik Yürüyüşü’nde buluşmaya çağırıyoruz” dedi.    ‘HALKLAR TEK SES OLMALI’   Tecrit politikasının başta Türkiye ve Kurdistan olmak üzere tüm Ortadoğu’yu ilgilendirdiğini belirten Doğan, bunun için halkların tek ses olması gerektiğinin altını çizdi. “Sessizlik tecridi derinleştirir” diyen Doğan, şöyle dedi: “Dolayısıyla Türkiye halkları, kendini bu tecridin muhatabı gören bir yerden, Gemlik Yürüyüşü’ne katılmalıdır. Bu ülkede Kürtler ve Kürt sorunu söz konusu olunca herkes sessizliğine bürünüyor. Kadınlar katlediliyor kimse sesini çıkarmıyor, cezaevinden cenazeler çıkarıyor kimse sesini çıkarmıyor. Bu duruma herkesin bir el atması gerekiyor. Birlikte hareket edersek birlikte kazanırız.”   Abdullah Öcalan’ın savaş, sömürü, inkar ve imha politikalarına karşı 3’üncü Yol siyasetini geliştirdiğini söyleyen Doğan, “Egemenler, bu 3’üncü Yol’un inşasını durdurmak için tecridi derinleştiriyor. Çünkü Sayın Abdullah Öcalan’ın kapitalist moderniteye alternatif olarak demokratik moderniteyi inşa ettiğini biliyorlar. İşte bunu engellemeye çalışıyorlar. İktidar her sıkıştığında kadınları hedef alması ve kadınlara yönelik yasaları hayat geçirmesi bundan kaynaklanıyor. İktidarın özel savaş politikalarına karşı çözümün adresi İmralı’dır. Yani bizim pusulamız da çözüm merkezimiz de İmralı’dır. Hep birlikte yönümüzü İmralı’ya dönerek önderlik üzerindeki tecridi kırabiliriz” dedi.   ‘HEDEF ÖNDERLİĞİN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ’   İmralı’dan 22 aydır haber alınmamasının Kürt halkında artık kaygıya neden olduğunu kaydeden Doğan, “Bu gün halk artık kendi önderliğiyle buluşmak istiyor. İmralı’dan uzun süre ses gelmiyor ve sessizlik haliyle toplumdaki kaygıları artırıyor. Tüm başvurular ve eylemlere rağmen dünya kamuoyu ve Türkiye’nin sessizliğini koruduğunu görüyoruz. Mevcut iktidarın kadınlara, gençlere ve topluma korkudan başka verebileceği hiçbir şey yok. Sayın Abdullah Öcalan’dan gelen tek bir ses tüm toplum üzerinde büyük etki yaratıyor. Ama şunu çok net belirtmeliyim ki Kürt halkı olarak hiçbir zaman egemenlere baş eğmedik. Direnerek Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacağız” ifadelerini kullandı.   TECRİDİN YANSIMALARI    Ülkede her gün bir kadın cinayetinin yaşandığı ve cezaevlerinden cenazelerin çıktığına dikkat çeken Doğan, “İnsanlara, çocuklarının kemikleri torbalarda veriliyor. Bunların hepsi tecrit politikalarının sonucudur. Özellikle Kurdistan’ın her ilinde kadın ve gençlere yönelik özel savaş politikaları yürütülüyor. Haliyle sonuçları net olarak önümüzde duruyor. Bunu iyi okumak gerekir. Bugün düşünce ve ifade özgürlüğünden dolayı çok sayıda gazetecinin cezaevinde bulunması bunun sonucudur. Türkiye’de hakikatin kelemi kırılmaya çalışılıyor. Bu tecritten bağımsız değildir” diye belirtti.   YÜRÜYÜŞE ÇAĞRI   Doğan, son olarak halka şu çağrıda bulundu: “Toplumun rahat bir nefes almasının yolu İmralı tecridinin kaldırılmasıdır. Bu yüzden başta kadınlar olarak tüm toplumun Gemlik Yürüyüşü’ne davet ediyoruz.”