Avukat Çelik: Abdullah Öcalan ile iletişim kanalları açılmalı 2023-06-30 09:00:27   İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın önemli bir aktör olduğunu belirten Av. Ahmet Baran Çelik,  “Bugün bir çözüm üretilmek isteniyorsa, Öcalan ile iletişime geçilmesinin kanalları açılmalı” dedi.   İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde 24 yıldır ağır tecrit koşullarında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile aynı cezaevinde bulunan Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'tan 27 aydır haber alınamıyor. Mutlak iletişimsizlik hali durumuna karşı Abdullah Öcalan’ın müdafiliğini yürüten Asrın Hukuk Bürosu avukatları ile Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar başta olmak üzere Ortadoğu ve Avrupa’da bulunan yüzlerce avukat, tecridin kaldırılması ve Abdullah Öcalan ile görüşmek için Adalet Bakanlığı’na yaptığı başvurular yanıtsız bırakılıyor.    PKK Lideri Abdullah Öcalan ve diğer tutuklularla görüşmek için bakanlığa görüşme başvurusunda bulunan avukatlardan ÖHD’li Ahmet Baran Çelik, İmralı’da yaşanan tecrit politikasına dair değerlendirmelerde bulundu.   ‘ABDULLAH ÖCALAN ÖNEMLİ BİR AKTÖR’   Abdullah Öcalan’ın başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu ve Türkiye halkları için önemine vurgu yapan Çelik, PKK Liderinin toplumsal sorunların çözümü ve barışın sağlanması için çok önemli bir aktör olduğunu belirtti. Çelik, “Öcalan üzerindeki tecridin son bulması, halklar için çok önemli. Bugün tecride karşı gerçekleştirilen eylem ve etkinliklerin temel amacı da gelinen aşamada barışa olan ihtiyaçtan kaynaklıdır” dedi.   ‘TECRİT İNSAN HAKKI İHLALİDİR’   Tecridin bir insan hakkı ihlali olduğunun altını çizen Çelik, Abdullah Öcalan ve diğer tutukluların aile ve avukatlarıyla görüştürülmemesinin hukuksuz bir uygulama olduğunu kaydetti. Çelik, 24 yıllık ağır tecrit uygulamalarının yanı sıra 27 aydır haber alınamama halinin, gelinen aşamada hukukla izah edilemeyeceğini ifade etti.   ‘TOPLUM SES ÇIKARMALI’    Çelik, şunları söyledi: “Zaten İmralı Cezaevi’nin koşulları, bir tecrit sistemidir. İmralı’nın ada hapishanesi olmasından ötürü zaten dış dünyayla iletişimi kesik durumda. Buna ek olarak tutukluların hem avukatlarıyla hem de aileleriyle çok uzun yıllardır görüştürülmemesi bir ihlaldir. Düşünün 2011 yılından bu yana Öcalan avukatlarıyla görüştürülmüyor ya da çok nadiren görüştürülüyor. Bakın ‘çözüm süreci’ denilen dönemde dahi Öcalan avukatlarıyla görüştürülmedi. Oysa hukuk ve yasalar açıktır. Bugün aslında bu durumun gündem olmaması, aksine bu duruma ses çıkarılmaması gündem olmalıydı. Kimdir bu ses çıkarmayanlar, barolar, hukuk kurumları, siyasi partiler. Toplum olarak ses çıkarılması gerekiyordu.”    ‘BAROLARA BAŞVURULAR SONUÇSUZ’   ÖHD olarak Abdullah Öcalan ile görüşmek için 775 imza toplayarak Adalet Bakanlığı’na yaptıkları başvuruyu anımsatan Çelik, geçen süreye rağmen yanıt alamadıklarını söyledi. Bakanlığın sessizliği üzerine birçok kentte barolardan hukuki yardım talep ettiklerini hatırlatan Çelik, özellikle de dünyanın en çok üyesinin olduğu İstanbul Barosu’na yaptıkları başvurudan ve görüşmelerden de sonuç alamadıklarını söyledi.    ‘CPT TUTARLI DEĞİL’   PKK Lideri Öcalan’ın tarihsel rolünü oynamaması için ağır tecridin uygulandığını vurgulayan Çelik, “Bizlerle beraber Öcalan’ın avukatları da İstanbul Barosu’na başvuruda bulundu. Maalesef baro da bakanlık da Bursa Cumhuriyet Savcılığı da talebimize olumlu ya da olumsuz bir dönüş yapmadı. Arama yöntemiyle de görüşme talebimiz oldu ama buna dair de herhangi bir randevu verilmedi. Uluslararası hukuk kurumları da sessizliğe bürünmüş durumda. Özellikle CPT’nin (Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi) tecrit durumuna dair tutarlı olduğunu düşünmüyoruz, tepki göstermiyor. Bir politika haline gelmiş bu yalnızlaştırma ve izole etme haline yönelik gerekli adımlar atılmıyor. Artık bu durum siyasetle açıklanması gereken bir durum. Siyasi irade Sayın Öcalan’ı dünyadan ve halklardan koparmak istiyor” şeklinde konuştu.   ‘İLETİŞİM KANALLARI AÇILMALI’   Sessizliğin tecridin tüm cezaevlerine ve topluma yayılmasına neden olduğunu ifade eden Çelik, “Toplumsal barış ve toplumsal çözüme ilişkin Öcalan önemli bir aktör. Çünkü sözü itibar görüyor ve sözlerinin halkta karşılığı var. Dolayısıyla bu kadar önemli olan bir kişinin tamamen bertaraf edilmesi herkese zarar verir. Bugün bir çözüm üretilmek isteniyorsa, Öcalan ile iletişime geçilmesinin kanalları açılmalı” dedi.   MA / Ergin Çağlar