Narin davası gerekçeli karar: Cinayetin nerede nasıl işlendiği soruları talidir 2025-01-23 17:03:50   AMED - Narin Güran davasında gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, eylemin kim tarafından yapıldığı tespit ediliyorsa, eylemin nerede, ne zaman, nasıl yapıldığı sorularının tali kalacağını belirterek, bu soruların tali kalacağını belirtti.    Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çûlî kırsal mahallesinde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti davasında, gerekçeli karar açıklandı. 28 Aralık 2024’te görülen karar duruşmasında anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran’a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, cesedi Eğertutmaz Deresi’ne götürdüğünü itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar’a ise 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.    AMED BAROSU: KARARA İTİRAZ EDECEK   Kararı sanal medya hesabından duyuran Amed Barosu, "Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi beyanlarımıza da yer vererek, gerekçeli kararını bugün sunmuştur. Sanık Nevzat Bahtiyar’ın eylemlerinin TCK’nin 281. maddesi kapsamında suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçu kapsamında değerlendirmesi hakkaniyete uygun olmayıp, kamuoyu vicdanını da yaralamıştır. Bu nedenle baromuz tarafından sanık Nevzat Bahtiyar’ın çocuğu kasten öldürme suçuna iştirakten cezalandırma talebiyle istinaf kanun yoluna başvurulacaktır. Amed Barosu olarak Narin’in fail/faillerinin cezalandırılması için hukuki süreç tamamlanıncaya kadar mücadele edeceğimizi kamuoyuna duyururuz" paylaşımı yaptı.  Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce hazırlanan 965 sayfalık gerekçeli kararda da, asıl katile yer verilmedi.    'NEDEN, NASIL SORULARI ANLAMSIZ'   Gerekçeli kararda, mahkemelerde olay değerlendirmesinde sanık ve ya sanıkların üzerine atılı suçları nasıl, nerede, ne zaman, neden ve kimlerle işlediğinin tespitine yönelik bir çalışma yapıldığını ancak bazı istisnai olaylar da bu soruların cevaplarının tam olarak bulunamadığına dikkat çekildi. İstisnai durumlarda eylemin kim ya da kimler tarafından gerçekleştiğinin önem kazandığı vurgulanan gerekçede, "Eğer somut olayda eylemin sanık veya sanıklar tarafından yapıldığı sabit ise yukarıda belirtilen diğer sorular (eylemin nerede gerçekleştiği, tam olarak ne zaman yapıldığı veya nasıl yapıldığı) asli sorular olmayıp, feri sorular olarak kalacaktır. Dolayısıyla bir eylemin kim veya kimler tarafından yapıldığı tespit ediliyor ise diğer hususlar göz ardı edilebilecektir" denildi.    ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİNE ATIF   Dolayısıyla bir eylemin kim veya kimler tarafından yapıldığı tespit ediliyor ise diğer hususlar göz ardı edilebileceğinin belirtildiği kararda, "Bu tür durumlarda şüpheden sanık yaralanır ilkesi akla gelmektedir. Ancak iddia edilen eylem veya eylemlerin sanık veya sanıklar tarafından işlendiği sabit ise yukarıda belirtilen diğer feri durumların izahının olmaması somut olayda sanıklar açısından lehe bir şüphe oluşturmayacak, dolayısıyla bu tür olaylarda feri durumları bilememek sanıklar açısından somut olayda herhangi bir şüphe doğurmayacaktır" ifadelerine yer verildi.    Dinlenen tüm sanıkların beyanları irdelendiğinde, Narin'in öldürülme olayını etkileyecek somut bir beyanın olmadığına dikkat çekilen kararda, "Tanık Hediye aşamalardaki beyanlarında ısrarla olay anında evde olduğunu, Narin'in hiç eve gelmediğini, yine sanık Salim ile sanık Nevzat'ın da eve hiç gelmediğini, evde sanık Enes'in uyuduğunu belirttiği görülmüştür. Yine olay sırasında evde olan çocuk Muhammed Emre mahkememizce tanık olarak dinlenilmiş, tanık Eren dinlenilmek istenilmiş ancak sırasını beklerken huzursuzluk çıkardığı için yaşı itibariyle dinlenilmesinden vazgeçilmiş, soruşturma aşamasında alınan beyanlarını içerir video kaydı huzurda izletilmiştir" diye belirtildi.    'ÖĞRETİLMİŞ BEYANLAR'   Tanık beyanlarının dosyada bulunan diğer deliller ile uyumlu olmadığının belirtildiği kararda, "Özellikle çocuk beyanlarının AGO'da (Adli Görüşme Odası) alınırken yanında olan uzman kişilerin belirttiği üzere öğretilmiş beyanlar olduğu, tanık Hediye'nin beyanlarının Narin'in öldürülme olayında yer alan gerçekleri gizlemek için oluşturulan beyanlar olduğu, özellikle tanık Hediye'nin olay günü evde olduğu şeklinde beyanlarının diğer deliller ile örtüşmediği, maktul Narin'in öldürme eyleminin aşağıda anlatılacağı üzere evde tamamlandığı ve akabinde olay sonrası yapılacaklar konusunda sanıklar tarafından fikir birlikteliğine varıldığı, bu nedenle tanık Hediye'nin olayları gizlemek için bu şekilde beyanda bulundurulduğu mahkememizce kabul edilmekle tanık Hediye ve diğer çocuk tanıkların beyanlarının dosyada bulunan deliller ile örtüşmediği için mahkememizce iş bu beyanlara itibar edilmemiştir" ifadelerine yer verildi.   JANDARMA TUTANAKLARI DİKKATE ALINMADI    Yine jandarma tarafından tutulan tutanakların da Narin'in kasten öldürülme olayına etki edecek somut bir verinin olmadığının belirtildiği kararda, esasa etkili delil olarak görülmediği de ifade edildi. Ancak kararda anne Yüksel Güran’a ilişkin tutulan tutanaklara işaret edilerek, “Bu nedenle sanık Yüksel'in maktul Narin'in cansız bedeninin bulunmasından önce kızının öldüğünü bildiği, sürekli sanık ‘Enes'i nasıl korurum’ diyerek Narin'in ölümüne ilişkin gerçekleri dile getirmediği ve saklamaya çalıştığı mahkememizce kabul edilmiştir” denildi.    ENES GÜRAN’IN ÇELİŞKİLİ BEYANLARI   Enes Güran’ın kolundaki ısırık izine dair yapılan inceleme sonucunda gelen raporlara ve buna dair verdiği ifadelere yer verilen kararda, “Sanık Enes'te meydana gelen yaralanmasının mahkememizce yapılan değerlendirmesinde; sanığın aşamalardaki çelişkili beyanlarının bir bütün halinde hayatın olağan akışı ile uygun olmadığı kabul edilmiştir” denildi.    Kararda, Güran ailesine ait eşyaların incelendiği hatırlatılırken, dosya kapsamında delil elde edebilmek için olay yeri ve etrafında bulunan halı, kilim, yorgan, yastık, elbise, Güran ailesinin şahsi eşyaları, olay yerinde ve civarında bulunan taş, kum vb. diğer eşyalar üzerinde incelemeler yapıldığı, yapılan incelemeler sonucunda birden fazla Adli Tıp Kurulu raporlarının alındığı, raporlarda suç unsuru olabilecek bir bulguya rastlanılmadığı kaydedildi.  Bu raporlarında Narin Güran'ın öldürülme olayına ilişkin somut bir veri sunmadığı belirtildi.    MESAJLARIN SİLİNMESİ ‘ŞÜPHELİ’ BULUNDU   Salim Güran’ın çelişkili ve şüpheli beyanlarına yer verilen kararda, Salim Güran’ın mesajlaşmalarını neden sildiği yönündeki soruya karşılık verdiği beyanların olağan dışı olduğu belirtildi.  Kararda, Salim Güran’ın “ (…) bir şeyleri saklamak için bu şekilde hareket ettiği, maktul Narin'in cansız bedeninin bulunmasını istemediği, yine Narin'in ölümüne ilişkin gerçekleri gizleyerek ortaya çıkmasını engellediği şeklinde mahkememizce kabul edilmiştir. Ayrıca Güran aile mensubu kişilerin de bu aşamada telefon geçmişlerini sildikleri görülmüştür. Bu husus somut olay açısından doğrudan etki eden bir delil olmamakla birlikte şüpheli ve dikkat çekici bir davranış olarak görülmüştür” ifadelerine yer verildi.    Narin’in son görüldüğü yere dair yapılan araştırma sonucunda hazırlanan rapora yer verilen kararda, sanıkların Narin’in kaybolduğu saatler ve sonrasında nerede olduğuna da yer verildi.    DARALTILMIŞ BAZ RAPORU VERİLERİNE İTİMAT EDİLDİ    Daraltılmış baz raporlarının tek başına hükme esas alınmadığının kaydedildiği gerekçede, “ “İlgili raporun sanık Nevzat'ın beyanları, dosya arasında bulunan Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı'nın Analiz Raporu, sanıkların kullanımında olan GSM hatlarına ilişkin HTS kayıtları, baz verileri, baz istasyon bilgileri, Daran 2 kamera kayıtları, Ulusal Kriminal raporu, sanık Yüksel ile sanık Enes'in evde olduğu şeklindeki beyanları, çiftlik kamera görüntüleri ile Ruhi Kaya'ya ait kamera görüntüleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde ilgili raporun mahkememizce delil olarak kabul edilen diğer deliller ile uyumlu olduğu, ilgili bilgi ve belgelerin birbirlerini doğruladığı anlaşılmakla söz konusu daraltılmış baz raporu verilerine mahkememizce itimat edilmiştir” denildi.    BATİYAR'IN BEYANLARINA İTİBAR EDİLDİ    Nevzat Bahtiyar’ın hal vaziyet ile davranışlarının mahkeme tarafından özellikle irdelendiğinin belirtildiği kararda, sanık Bahtiyar’ın beyanlarının bir bütün halinde değerlendirildiği ve dosyada bulunan deliller ile uyumlu olan beyanlarına itibar edildiği kaydedildi. Kararda, sanığın aşamalardaki tüm beyanlarında istikrarlı bir şekilde Narin'i sanık Salim Güran’ın öldürdüğünü ve cansız bedenini kendisine verildiğini belirttiği hususuna dikkat çekildi. Kararın devamında şu ifadelere yer verildi: “…sanık Yüksel'in mahkememiz huzurunda yapmış olduğu savunmalarında ısrarla namusu üzerinde durduğu, sanık Nevzat'ın beyanında sanık Salim'in Yüksel ile ilişkimi gördüğü için öldürdüm şeklindeki beyanlarının iftira olduğunu belirttiği görülmüştür. Mahkememizde sanık Yüksel'in sanık Salim ile olay sırasında bir ilişkilerin olmadığı kanaati uyanmış, aşağıda anlatılacağı üzere sanık Salim'in sanık Yüksel ve sanık Enes ile birlikte iştirak halinde maktul Narin'i nedeni mahkememizce de anlaşılamayan bir sebepten dolayı öldürdükleri için asıl nedeni gizlemek maksadıyla sanık Nevzat'a bu şekilde beyanda bulunduğu, bu beyanın Narin'in öldürülmesine sebep olan asıl maksadı gizlemek amacıyla söylendiği şeklinde kabul edilmiştir.”   Kararda, dosya tarafları olan katılan, katılan vekili, katılan kurumlar, sanık ve müdafileri tarafından dosyaya sunulan delillere, somut olaya bir katkısı olmadığı için mahkeme tarafından itibar edilmediğine yer verildi.    ‘ÖLDÜRME OLAYI 3 SANIK TARAFINDAN GERÇEKLEŞTİRİLEREK…’   Narin’in katledildiği saatlerdeki olay örgüsünün anlatıldığı kararda, “…dolayısıyla sanık Salim tarafından sanık Nevzat'a Narin'in cansız bedeni verilirken diğer sanıkların olaydan haberdar oldukları, her 3 sanığın suçun işlenmesinde üstlendikleri rol ve kendi eylemleri ile diğer sanıkların eylemlerini tamamlayarak suçun işlenmesi üzerinde diğer sanıklar ile birlikte ortak hakimiyet kurduğu, bu bağlamda sanıkların olayın sonuna kadar zaman ve mekan birlikteliği içerisinde oldukları ve iştirak halinde hareket ederek sanıklar Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran'ın fikir ve eylem birlikteliği içerisinde maktül Narin Güran'ın iştirak halinde ölümüne sebebiyet verdikleri Mahkememizce kabul edilmiştir. Tüm bu anlatımlar karşısında Maktul Narin'in öldürülme olayının her 3 sanık tarafından birlikte gerçekleştirilerek tamamlandığı anlaşılmıştır” denildi.    SANIK DEĞERLENDİRMELERİ    Kararda, sanıklar Salim, Yüksel ve Enes Güran hakkında ayrı ayrı yapılan değerlendirmede, her 3 sanığın cinayeti iştirak halinde işlediklerinin sabit olduğuna yer verildi. Nevzat Bahtiyar yönünde yapılan değerlendirmede ise, “Her ne kadar sanık Nevzat Bahtiyar yönünden sanık Enes Güran, sanık Salim Güran ve sanık Yüksel Güran ile birlikte maktul Narin'i öldürdüğü iddiasıyla mahkememize kamu davası açılmışsa da; Sanık Nevzat aşamalardaki değişmeyen tek savunmasında maktul Narin'i kendisinin öldürmediğini, sanık Salim'in öldürdüğünü ve cansız bedeni kendisine verdiğini belirttiği görülmüştür” denilerek, sanığın Salim Güran’ın yönlendirmesi ile Narin'in cansız bedenini alarak evden ayrıldığı ve ahırına götürdüğü, oradan çuvala koyarak kendi arabasına koyduğu, daha sonra sanık Salim'in de belirttiği yer olan Eğertutmaz Deresi’ne götürdüğü ve cansız bedenin bulunduğu çuvalı dere kenarına üzerine taş koymak suretiyle sakladığı mahkeme tarafından kabul edildiği belirtildi. Kararda, Bahtiyar’ın Narin'i öldürmesini gerektirecek bir husumet veya nedenin bulunmadığı ifade edildi.    Bahtiyar’a dair değerlendirmenin devamında şu ifadelere yer verildi: “Her ne kadar sanık Nevzat aşamalarda sanık Salim'in kendisini tehdit ettiğininden dolayı cansız bedeni aldığını söylemiş ise de sanık Salim'in tutuklanması sonrası tüm köyde binlerce kolluk personeli tarafından maktul Narin aranırken artık tehdidin ortadan kalktığı, sanık Nevzat'ın çok rahat bir şekilde gerçekleri anlatarak maktul Narin'in bulunmasını sağlayabilecek iken bunu yapmayıp gerçekleştirdiği eylemde ısrar ederek kastını ortaya koyduğu, dolayısıyla TCK'nın 28. maddesinde düzenlenen halin somut olayda oluşmadığı mahkememizce kabul edilmiştir. Yukarıdaki anlatımlar ve diğer sanıklar bakımından yapılan kabuller de dikkate alınarak; somut olayda sanık Nevzat'ın maktul Narin'in ölüm anında olay yerinde olmadığı ve öldürme eylemine iştirak etmediği, sanık Salim'in çağırması üzerine Arif Güran'ın evine geldiği, eve geldiğinde maktul Narin'in cansız bedenini gördüğü, bu saatten sonra öldürme eyleminin tamamlandığından dolayı söz konusu eyleme karşı yapılan hareketlerin iştirak olarak kabul edilemeyeceği, burada sanığın eylemlerinin başka bir suça vücut vereceği aşikardır.”