'İktidar IBAN verdi, Kızılay çadır sattı' GÜNCELLENİYOR 2025-02-06 14:26:16   HABER MERKEZİ- Depremin yıl dönümünde yapılan konuşan HDK Eşsözcüsü Meral Danış Beştaş,  yüksek can kaybının iktidarın "rant" politikasının sonucu olduğunu belirterek, "Ne yaptı iktidar? IBAN verdi, Kızılay çadır sattı" dedi.    Mereş merkezli 11 ili etkileyen ve açıklanan resmi rakamlara göre 53 bin kişinin yaşamını yitirdiği 6 Şubat 2023 depreminin 2'nci yılında birçok kentte anma düzenlendi.    İnsan Hakları Derneği (İHD) Hatay Şubesi, dernek binası önünde açıklama yaparak, depremde yaşamını yitirenleri andı. Çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisinin katıldığı açıklamayı yapan İHD Hatay Şubesi Eşbaşkanı Mürsel Tonguç Salmanoğlu, depremin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen hak ihlallerinin ve mağduriyetlerin sürdüğünü, milyonlarca insanın hâlâ temel ihtiyaçlarını karşılamakta, barınmakta güçlük çektiğini vurguladı. Deprem soruşturma ve davalarında kamu görevlilerinin yargılanmadığını dile getiren Salmanoğlu, "Süren hak ihlallerinin son bulması ve cezasızlığın son bulup adaletin sağlanması için mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz" dedi.    Salmanoğlu, ihmalleri bulunan kamu görevlileri, müteahhitler ve denetim sorumluları hakkında şeffaf, etkin ve bağımsız yargı süreçleri işletilmesini, kaynak dağıtımı ve yeniden inşa süreçlerinde halk ve sivil toplum örgütlerinin yer almasını, geçici barınma yerine kalıcı barınmanın sağlanmasını, inşa sürecinde tarım alanları, meralar ve ormanlar imara açılmamasını ve doğanın korunmasını istedi. Salmanoğlu, afet eğitimi ve risk azaltma programlarının yaygınlaştırılmasını, yerel yönetimlerin kapasitesinin güçlendirilmesini, depremzedelere ücretsiz psikososyal desteğin verilmesini, afetlere dayanıklı kentleşme modelinin hayata geçirilmesini talep etti.    'DEVLET KİMİN İÇİN VAR'   Açıklamada konuşan HDK Eşsözcüsü Meral Danış Beştaş, depreminde üzerinden 2 yıl geçtiğini ve iktidarın "Halkın yaşam hakkını, halkın barınma hakkını kesinlikle gözetmeyen, sadece kendi çıkarlarını önceleyen rant uğruna olan politikalarını depremde on binlerce insanın yaşamını yitirdiği bir sonuçta da aynı yolu izlemeye devam etti" dedi.    Deprem sürecinde ortaya çıkan ihmalleri, yetkililerin tutumlarına dair kendisine anlatan hikayelere değinen Meral Danış Beştaş, "Hakikaten çok şey dinledik, 'Ama bu kadarı da olmaz' dediğimiz meselelerden. Bu kadın... Özel bir çocuğu var, yani birçok yandan ihtiyaçları var ve çocuk günlerce aç durumdaymış. Ne yapalım, ne edelim, bu özel çocuğu nasıl besleyelim diye Kızılay'a gitmişler. Kızılay'dan çocuk için, beslenme ihtiyaçları için yemek talebinde bulunmuşlar. Ve oradaki Kızılay yetkilileri, 'Önce kan bağışı yapmanız gerekiyor' demiş. Bunu dinleyince insanın dehşete düşmemesi hakikaten mümkün değil. Bu devlet kimin devleti? Devlet halka hizmet etmiyorsa bu kadar ölüm, on binlerce kitlesel ölüm karşısında gereğini yapmıyorsa ne yapacak yani? Sonuçta devlet bizler için var. Yurttaşlar için var. Ve hizmet için var. İşte Kızılay'ın çadır sattığını duyduğumuzda ne kadar büyük bir tepki oluştuysa bu özgün olayda da rant meselesi bu iktidarın yönetimindeki en temel olgu olduğunu söylemeye gerek yok. Yıkım ekiplerini bile kendi yandaşlarını görevlendirdiler. Hatay'da, Adıyaman'da, Maraş'ta, 11 merkezde yıkım ekipleri ihalelerini yine yandaşlara verdiler. Yapım ekibi için de, müteahhitler için de yine onlara çıkar sağlamayı esas aldılar" ifadelerini kullandı.    'İKTİDAR NE YAPTI, İBAN VERDİ'   Meral Danış Beştaş, iktidarın işlediği suçlardan bir tanesinin de Hatay'da hala binlerce kişinin konteynırlarda insanlık onuruna yakışmayacak şekilde yaşamlarını sürdürmeleri olduğunu belirterek, "Ne yaptı iktidar? IBAN verdi, Kızılay çadır sattı" dedi.    Depremzedelerin büyük bir mücadelesi verdiğini belirten Meral Danış Beştaş, "Bizler kesinlikle bunların hepsinin farkında olan bir yerden depremin yaşandığı ilk saatlerden itibaren halkımızla, halklarımızla birlikte bu acıları birebir yaşadık, deneyimledik ve ne olursa olsun onlarla birlikte, halklarımızla birlikte, bu sorunların çözümünde hep yanlarında olacağız. El ele vereceğiz. Ve bunun gereğinin yapılması için var olan gücümüzle çabalayacağız. Ve şunu söyleyeyim: Dün ikinci gündür buradayım. Deprem döneminde de buralarda çalıştık.    Depremdeki ölümlerin yarısı, AFAD bölgeye gelmediği için enkaz altında kalanların yaşamını yitirmesiyle yaşandı. Ben Adıyaman'daydım. Üç gün ve bunları birebir gördüm. Tanıklık ettim. Ama bu iktidar hala utanmadan, yüzü kızarmadan bir öz eleştiri vermeden özür dilemeden gereğini yapmamakta ısrar ediyor. Bu ülkenin Çevre ve Şehircilik Bakanı dün bir demeç vermiş. İstanbul'da ne kadar ciddi bir tehlike olduğunu Murat Kurum açıkladı. Sanki bir muhalefet sözcüsü. Sanki bakan değil. Sanki bu sorumluluk ve yetki kendisinde değilmiş gibi büyük bir pişkinlikle bir de riskleri anlatıyor. Ama önlemleri tartışıyor. Çünkü İstanbul'da kentsel dönüşüm alanlarının önemli bir durumu kesinlikle depreme dayanıklı mı, değil mi tespitinden ziyade neresi daha değerli, daha fazla rant nereden elde edilebilir diye kentsel dönüşüm alanlarını tespit ediyorlar. Ve İstanbullular şunu bilsin ki, kentsel dönüşüm yapılmayan alanlar depremden en çok etkilenecek alanlar ve dönüşüm için tespit edilen yerler ise etkilenmeyeceklerden. Bu örneği şu sebeple verdim. Bu bir sosyal devlet değil, halkın yaşamını öncelemeyen bir devlet ve kesinlikle gerekli sorumluluğunu yerine getirmedi. Bu yönüyle sivil toplumun, demokrasi güçlerinin mücadelesi, değerlendirmeleri, toplamda dayanışması her şeyin üstünde" diye konuştu.    Son olarak ise konuşan İHD MYK üyesi Hakkı Demir, "Hem raporda çok net gerçekler ve yapılması gerekenler ortaya kondu. İki yıl sonra insanların acısının hale taze olduğunu gördük. Çok bir şey yapılmadığını gördük. Bunların aşmanın yolu dayanışma etmekten geçiyor. Bu dayanışmayı Türkiye’nin bütün sathına yaymak esastır" diye belirtti.    ADANA    Adana Deprem Dayanışma Derneği ve Adana Ekoloji Platformu, konuya ilişkin kentteki Abidin Dino Parkı'nda açıklama yaptı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da destek verdi. Açıklama yapan dernek üyesi Nilüfer Köktürk, depremde yaşamını yitirenleri anarak, depremzedelerin sorunlarının halen devam ettiğini belirti. Nilüfer Köktürk, "Sorumlu olan, sosyal devlet ilkesini terk etmiş ve şirketleşmiş olan siyasi iktidardır" dedi.   Son olarak konuşan DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, depremde yaşamını yitirenleri anarak, iktidarın depremdeki sorumsuzluğunu eleştirdi. Gergerlioğlu, "Bu ülkede adalet olsa insan hakları sorunu olur muydu? Bu ülkede adalet olsa depremde enkazın altında insanlar ölür müydü? Yangında kurtarın bizi burada bebek vardır yanıyoruz der miydi insanlar. İşte bu ülke böyle bir ülke" diye konuştu.    MERSİN   Mersin Emek ve Demokrasi Platformu ise Özgür Çocuk Parkı'nda açıklama yaptı.  "Sözler tutulmadı, acılar unutulmadı" pankartının açıldığı açıklamada sık sık "Unutmak yok, helalleşmek yok" sloganı atıldı. Açıklamayı yapan Mersin Emek ve Demokrasi Platform Dönem Sözcüsü Kemal Göçmen meydana gelen felaketin tek sorumlusunun iktidar olduğunu ifade ederek, "İki yıl önce, 6 Şubat 2023'te hepimizin yüreğine kordan bir ateş düştü. Gecenin zifiri karanlığında, saatler 04.17'yi gösterirken sadece Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Malatya, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Elâzığ ve Diyarbakır değil, hepimiz derin bir acıyla sarsıldık, yıkıldık. 2 yıldır yüreğimize saplanan onlarca kara saplı bıçakla yaşıyoruz. Aradan iki yıl geçse de ne yasımız bitti. Ne acımız dindi ne de öfkemiz. Öfkeliyiz. Çünkü 6 Şubat 2023'te doğal bir afetin göz göre göre büyük bir felakete dönüşmesine tanık olduk. On binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan, kentlerimizi yerle bir eden bu felaket göz göre göre geldi. Öfkeliyiz. Çünkü ülkeyi yönetenlerin akla, bilime, mantığa, uyarılara kulaklarını tıkamasını on binlerce yurttaş canları ile ödedi" şeklinde konuştu.    ÊLIH    Êlih Emek ve Demokrasi Platformu tarafından Yılmaz Güney Parkı'nda açıklama yapıldı. Açıklamaya DBP, DEM Parti İl Örgütleri, platform bileşenleri ve depremde yakınlarını kaybedenlerin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. "Deprem değil rant ve ihmaller öldürdü" pankartı açılan açıklamada konuşan İnşaat Mühendisleri Odası Êlih Temsilcisi Şahin Bavli, 6 Şubat 2023'te doğal bir afetin göz göre göre büyük bir felakete dönüşmesine tanık olduklarını belirtti. Bavli, "Öfkeliyiz. Çünkü ülkeyi yönetenlerin akla, bilim ve tekniğe, mantığa, uyarılara kulaklarını tıkamasını on binlerce yurttaş canları ile ödedi" dedi.    'DEPREM DEĞİL İHMAL ÖLDÜRÜR'   Hatay'da oğlu ve yakınlarını kaybeden Dilber Yıldız ise depremin yaşandığı günü anlatarak, "5 Şubat akşamı son kez yemeğimizi yedik, son kez konuştuk. Depremden habersiz yarın için planlarımızı yaptık. Kötü bir şey olacağını hissetmiş gibi o gece uyuyamadık. Üstümüze bomba yağar gibi deprem yaşadık. Betonlar üzerimize yığıldı. Şubat ayı en kısa ay ancak bizim için bitmeyen bir ay. En uzun gündü. Çığlıklarımız yıkıntılar içinde kayboldu" diye konuştu.    Dilber Yıldız konuşmasına şöyle devam etti: "Deprem değil, ihmal öldürür. 11 ilde yaşanan depremde bunu gördük. Depremin 13'üncü gününde oğlumun cansız bedenini enkaz altında çıkardık. Abim, kardeşim beni enkaz altında depremin ikinci gününde çıkardılar. Onlar olmasaydı şuan yaşıyor olamazdım. Deprem bölgesinde olduğumuzu unutmayalım. Lütfen buna denk bir önlem alalım. İki yıl oldu sevdiklerimizden ayrılalı. Dün gibi hatırımızdadır. Lütfen tedbirler alınsın" şeklinde konuştu.    WAN   Wan Emek ve Demokrasi Platformu, depremde hayatını kaybedenler anısına basın açıklaması düzenledi. Sanat Sokağı’nda yapılan açıklamaya platform bileşenlerinin yanı sıra kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ve çok sayıda katıldı. Açıklamada “Deprem öldürmez, ihmal öldürür” pankartı açıldı.    Platform adına açıklamayı yapan Engin Işık, depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen acılarının hala taze olduğunu belirterek, depremin göz göre göre büyük bir felakete dönüşmesine tanıklık ettiklerini söyledi. Depremlerin, sellerin, doğa olaylarının binlerce insanı yaşamdan koparan birer felakete dönüştürüldüğüne dikkat çeken Işık, “Bizim payımıza her seferinde acıların, yıkımların düştüğü,  ekmeğimizin her geçen gün küçüldüğü,  Haklarımızın, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı bu bozuk düzende sağlam çark olmaz. İnsana, emeğe, doğaya düşman bu bozuk düzene, bu köhne sisteme karşı emek ve demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımızı bir kez daha sevgiyle, saygıyla anıyoruz.  Depremzede kardeşlerimizle 6 Şubat depreminin ilk gününden itibaren başlattığımız dayanışmamızı büyütmeye, acılarımızı paylaşmaya, yaralarımızı hep birlikte sarmaya devam edeceğiz” dedi.   MEREŞ   DEM Parti Mereş İl Örgütü, 6 Şubat depremleri kapsamında, depremlerin merkezi olan Mereş’te anma programı yaptı. Programa DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli çok sayıda kişi katıldı. DEM Parti Mereş il örgütünde bir araya gelen kitle merkez Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan Kapıçam Mezarlığı’na ziyarette bulundu.    KİMSESİZLER MEZARLIĞI ZİYARET EDİLDİ   Kimsesizler mezarlığına yapılan ziyarette konuşan Sezai Temelli, “Buradaki insanların dertlerine ortak olmaya çabalıyoruz. Bu kadar insanın yaşamını yitirme nedeni ihmaldir. Türkiye’de bir doğal afet acı bir tabloya dönüştü. Ancak dayanışmayla bir nebze olsun buradaki insanların dertlerine ortak olmaya çalışıyoruz. Depremin sorumlularının hesap vermemesi kabul edilebilir değildir" diye konuştu.    Açıklamanın ardından heyet, mezarlıktaki yurttaşları ziyaret edip başsağlığı dileğinde bulundu.    Heyet ardından Mereş'in Dulkadiroğlu ilçesine bağlı kırsal Zînkon (Küpelikız) Mahallesine gitti.     DEPREMZEDELERİN BARAKALARDA ZORLU YAŞAMI    Depremde mahalleden 19 kişinin yaşamını yitirdiğini aktaran yurttaşlar, depremden sonra kendi emekleriyle yaptıkları barakalardan oluşan evlerinde yaşam mücadelesi verdiklerini belirtti.    Temelli, "İnsanlar kendi çabalarıyla çatılardan söktükleri malzemelerle baraka yapmışlar. Bu köyde 85 hane bu durumda. Bu utanç iktidara yeter" dedi.    NARLI CEMEVİ ZİYARET EDİLDİ   Heyet, ardından Mereş’in Bazarcix (Pazarcık) ilçesine bağlı Narlı Mahallesindeki Narlı Cemevi’ni ziyaret etti. Heyeti, Narlı Cemevi Başkanı Tahir Ortaş ve cemevi yöneticileri ve çok sayıda yurttaş karşıladı.    Cemevi’nin inşası için yeterli maddi desteği görmediklerini belirten Tahir Ortaş, taziye evlerinin dahi bulunmadığına bu sebeple de Alevi yurttaşların mağdur olduğunu vurguladı. Cemevi yöneticisi avukat Mehmet Ercoşman, “Yapacağımız Cemevine bir tuğla bile taşınsa bizim için çok önemli bir yardım olacaktır” diye konuştu.    HALK BULUŞMASI   Temelli ve beraberindekiler ardında Bazarcix’da halk buluşmasına katıldı. Temelli, “Devlet olsaydı buradaki binaları güçlendirseydi 53 bin 537 canımızı yitirmemiş olacaktık. Hiç bir zaman halkının yanında olamayan devlet aklı ile karşı karşıyayız. Bu devlet halkına, insanına yabancıdır. Doğal değil, siyasi bir afet yaşıyoruz. 'Asrın felaketini asrın ihyasına dönüştüreceğiz' dediler. Bu mudur ihya? Hala neyin hamasetiyle siyaset yapıyorsunuz?” diye sordu.    Açıklamanın ardından depremde yaşamını yitirenler için lokma dağıtımı yapıldı.    RIHA   Riha'nın DEM Parti Bêrecûk (Birecik) ilçe örgütü, 6 Şubat'ta yaşamını yitirenleri andı. Depremde ilçe merkezi Meydan Mahallesi'nde yıkılan Kaya Apartmanı'nın olduğu alanda yapılan anmaya Bêrecûk Belediye Eşbaşkanı Berivan İlkaya Manas ve çok sayıda partili katıldı. Anmada yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulunarak, dualar edildi. Anma depremde yıkılan binanın olduğu alana karanfillerin bırakılması ile son buldu.    Riha'nın DEM Parti Bêrecûk (Birecik) ilçe örgütü, 6 Şubat'ta yaşamını yitirenleri andı. Depremde ilçe merkezi Meydan Mahallesi'nde yıkılan Kaya Apartmanı'nın olduğu alanda yapılan anmaya Bêrecûk Belediye Eşbaşkanı Berivan İlkaya Manas ve çok sayıda partili katıldı. Anmada yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulunarak, dualar edildi. Anma depremde yıkılan binanın olduğu alana karanfillerin bırakılması ile son buldu.    MÊRDÎN   Mêrdîn Emek ve Demokrasi Platformu tarafından açıklama yapıldı. Artuklu ilçesinde bulunan Karayolları Parkı’nda yapılan açıklamaya çok sayıda kişi katılırken, “Unutmayacağız, affetmeyeceğiz” pankartı açıldı. Açıklama metnini Platform adına İnşaat Mühendisleri Odası yöneticisi Mizgincan Dinç Arsu okudu.   Mizgincan Dinç Arsu, iktidarın ile devlet kurumlarının deprem öncesi ve sonrasında ortaya çıkan ihmallerine dikkat çekti. Güvenli yapılaşmanın sağlanması ve tüm bu süreçlerin sağlıklı işletilebilmesi için meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir planlama, tasarım, üretim ve denetim süreci modelinin benimsenmesi gerektiğini belirten Mizgincan Dinç Arsu, "Depremlerde can kayıplarının önlenmesi için izlenmesi gereken tek yol, mühendislik ve mimarlık hizmetlerinin bilimsel-teknik doğruların ışığında kamucu bir yaklaşımla uygulanmasıdır. İnsana, emeğe, doğaya düşman bu bozuk düzene, bu köhne sisteme karşı emek ve demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.   Açıklama yapılan sessiz oturma eylemi ile sona erdi.   ŞIRNEX   Şirnex Emek ve Demokrasi Platformu, depremin yıl dönümünü dolayısıyla Cumhuriyet Meydan'ında basın açıklaması yaptı. "Deprem değil, ihmal öldrürür. Yüzyılın ihmalini unutmadık" pankartının açıldığı açıklamada basın metni Şirnex Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şube Sekreteri Kadir Örüker tarafından okundu.   Aradan geçen 2 yıla rağmen yaşanan yıkımın etkisinin halen devam ettiğini ifade eden Örüker,"Verilen sözler tutulmadığı için yaşanan sorunlar, acılar devam ediyor. Aradan geçen iki yıla rağmen deprem bölgesinde hala tek bir çivinin çakılmadığı, molozların dahi kaldırılmadığı yerler var.Binlerce insan hala çadırlarda yaşamaya devam ediyor. Yüz binlercesi 21 metre karelik teneke konteynerlerde, konteyner kente dönüşmüş şehirlerde kaderin terk edilmiş durumda.Barınma, sağlıklı beslenme ve eğitim sorunları başta olmak üzere, en temel ihtiyaçların karşılanmasında yaşanan sorunlar sürüyor" dedi.   ESKİŞEHİR    Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu, “6 Şubat’ı unutmadık’! hesap soruyoruz!” pankartını açıp, “AKP'den hesabı halk soracak”, "Katil devlet hesap verecek" sloganları atarak Köprübaşı’ndan Yediler Parkı’na yürüdü. Açıklamada konuşan Azra Arık Fidan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’nın ifadesine göre can kaybının 130 bin olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Deprem olduktan sonra değil olmadan önce tedbir alınması gereken bir doğal afettir. Doğal olmayan bunun katliama dönüşmesidir. 6 Şubat depremleri asrın felaketi değil, asrın katliamıdır. Şehirlerimiz 6 Şubat depreminde mezarlıklara dönüşmüştür.”    Afet ve kriz koşullarının fırsat ve ranta çevrildiğine işaret eden Esra Arık Fidan, "6 Şubat depremleri sonrası, kentlerimiz hala yaşanmaz durumdadır. Depremlerin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen halen insanlar elverişsiz koşullarda konteynır kentlerde yaşam mücadelesi vermektedir. Hiçbir devlet yetkilisinin hesap vermediğini hesap vermek bir yana istifa dahi etmediğini unutmuyoruz! Affetmiyoruz, hesap verecekleri günler için mücadeleyi büyüteceğimize söz veriyoruz” diye konuştu.