Su hakkı için ortak komisyonlar kurulacak 2025-10-19 18:35:56   AMED - Amed’de gerçekleştirilen 2’nci Mezopotamya Su Forumu’nda suya erişim hakkının engellenmesi, ekolojik tahribat ve su kaynaklarının korunmasına yönelik öneriler geliştirildi.   Su varlıklarının korunması, su hakkının savunulması ve ekolojik adaletin sağlanması amacıyla düzenlenen 2’nci Mezopotamya Su Forumu (MSF) üçüncü gününde ÇandAmed ve Kongre Merkezi’nde devam etti. Etkinlikte, iki gün süren forum ve atölye çalışmalarına dair öneriler paylaşıldı. Foruma yurt dışından gelen çok sayıda misafir, ekoloji aktivistleri, sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri katıldı.   Forumun 3’üncü gününde  konuşan katılımcılar, ilerleyen dönemde alınması gereken önlemler ve önerilerini sundu. Önerilerin ardından, sonuç bildirgesine çevrilecek görüşler alınarak sonuç bildirgesinin 10 gün sonra açıklanacağı belirtildi. Ve forum sona erdi.   Üç gün süren forumda yapılan tartışmalarda, suyun kıt bir kaynak olmadığı, esas meselenin suya adil erişimin engellenmesi olduğu vurgulandı. Nehirlerin “canlı varlık” olarak kabul edilmesi yönündeki öneri ise büyük destek gördü. Katılımcılar, bu yaklaşımın yalnızca hukuki değil, aynı zamanda toplumsal bir mücadelenin başlangıcı olduğunu dile getirdi. Foruma Irak’tan katılan temsilciler, ülkelerinde su kaynaklarının yüzde 80 oranında azaldığını belirterek milyonlarca insanın bu nedenle yerinden edildiğini ifade etti. Kuzey ve Doğu Suriye’den gelen katılımcılar ise su kesintilerinin yaşam hakkı ihlali anlamına geldiğini söyledi. Özellikle Allouk Su İstasyonu’na ilişkin demokratik baskı mekanizmaları oluşturmak amacıyla bir heyet kurulması önerisi gündeme geldi. Türkiye’den temsilciler ise barajlar, madenler ve enerji projelerinin su varlıkları üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Etkinlikte ayrıca Ezidi, Zerdüşti ve Nasturi inançlarında suyun kutsallığı da hatırlatıldı.   Sonuç bildirgesine çerçeve olacak öneriler şu şekilde sıralandı:   “* Havzadaki madencilik faaliyetlerine karşı yeni politikalar üretmek.   * Su hakkını koruyacak uluslararası sözleşmelerin hazırlanması, ancak halkların doğrudan katıldığı sözleşmelerin hayata geçirilmesi ve komisyonların kurulması.   * İnsanların birbirine hızla ulaşabileceği ortak dijital platformlar oluşturulması.   * Endüstriyel hayvancılığın su varlıkları üzerindeki baskısına karşı ortak politikalar üretilmesi.   * Halklar arasında suya dair verilerin doğru biçimde toplanması ve ortak araştırma komisyonlarının kurulması.   * Rojava’daki Allouk Su İstasyonu’na ilişkin demokratik baskı mekanizmaları kurmak için bir heyet oluşturulması.   * Halklar arasında suya dair verilerin doğru biçimde toplanması ve ortak araştırma komisyonlarının kurulması gerektiği.” Forumun sloganı “Su yaşamdır, su barıştır.”    Forumun sona ermesinden sonra farklı yerlerden foruma katılanlar,  Cemilpaşa Konağı, Dengbêj Evi,  Fiskaya, On Gözlü Köprü ve Kırklar Dağı’nı gezdi.