Mustafa Mesut Tekik’i anlattılar: Ömrünü halkının mücadelesine adadı 2025-05-15 09:40:03   ÊLIH - Mustafa Mesut Tekik’i anlatan arkadaşları, hayatını halkının mücadelesine adadığını belirterek, “Annelerin özlemi duyduğu barışı inşa etmek istiyordu. Onun anısına bağlı kalarak onurlu barışı getireceğiz” dedi.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Êlih İl Eşbaşkanı Mustafa Mesut Tekik (54), 11 Mayıs’ta geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Tekik, 23 Ağustos 2024 tarihinde Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinde Türkiye’nin hava saldırısında katledilen gazeteci kardeşi Gülistan Tara’nın (Tekik) yanında toprağa verildi. Mücadele hayatına 35 yıl önce Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) işçisi olarak başlayan Tekik, emek mücadelesi, siyasi parti çalışmalarıyla mücadelede hep ön saflarda yer aldı. Yurtsever bir aileden gelen Tekik, Êlih’te 24 Şubat 1992’de uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilen gazeteci Cengiz Altun’un gazetelerini yerde bırakmadı, cenazesine katıldı. Ardından bir süre hem gazete dağıtımcılığı yaptı, hem de TPAO’daki işine devam etti.   SENDİKAL MÜCADELE    Tekik, sendikal mücadele yanı sıra Kürt siyasetinde de uzun yıllar emek verdi. Petrol İş’te 2009-2015 yılları arasında başkanlık görevi yürüten Tekik, 2015-2019 yılları arasında da Petrol İş Genel Merkez Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreterliği görevini yürüttü. Tekik, sendika çalışmaları sonrasında siyaset alanında mücadelesini sürdürdü. Demokratik Bölgeler Partisi’nde (DBP) siyasi parti çalışmalarına katılan Tekik, 2020-2021 yılları arasında Marmara Bölgesi Eşsözcülüğü görevini, 2021-2022 yılları arasında parti Merkezi Eğitim Komisyonu’nda yer aldı. Êlih’te 2022-2024 yılları arasında çalışmalarını sürdüren Tekik, 25 Nisan 2024’te DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanlığı görevini devraldı.    YÜZLERCE ACIYA TANIKLIK ETTİ   JİTEM tarafından 2 Eylül 1993’te katledilen Habip Kılıç’ın cenazesini ölümü göze alarak, almaya gidenlerden biri olan Tekik, 14 Mart 2024’te o günü şöyle anlatıyordu: “Habib Kılıç katledildiğinde ben ve iki arkadaş tabutu almak için Hacı Şirin Camisi'ne gittik. Oradakiler bize sordu ‘Bu tabutu kimin için alıyorsunuz’ diye. Habib Kılıç için dedik, tabut verilmedi. Ben o dönemde yüzlerce olaya, yüzlerce acıya tanıklık yaptım. Hem de mağduru oldum. Beraber çalıştığımız, bir abi gibi sevdiğim Habib Kılıç benim düğünüme iki gün kala katledildi. Ben ona davetiye götürdüğüm anda ölüm haberini aldık.”   Arkadaşları Tekik’in, emeğin, eğitimin ve siyasetin öncüsü olduğuna dikkat çekerek, son nefesine kadar onurlu barışın inşası için çalıştığını anlattı.    ‘BÜYÜK HAYYALERİ VARDI’   Kardeşi Ahmet Bülent Tekik, ailelerinin yurtsever olduğunu belirterek, “1971 yıllında Tilmerç’te doğdu. Biz 10 çocuklu bir aileyiz. Abim ailenin en büyüğü. 70’ler, 80’ler siyasi süreçlerin yoğun olduğu bir süreçti. Babam da bu süreçlerde yer aldı. Babamın yer alması Mustafa’yı da etkiledi. Kürt siyasal hareketinin ortaya çıkması ile burada yer aldık. Mustafa bunların öncülerindeydi. Petrol kenti olmasından kaynaklı işçi kenti olan Batman’da emek mücadelesi yürüttü. Emek hareketi ile Kürt Özgürlük Hareketini harmanlayarak, kent halkının gönlünde taht kurdu. Son yıllarda babamın vefatı, Gülistan’ın şahadeti onu derinden üzdü. Bunun da acısı vardı. Keşke şuan gelişen barış sürecini yaşayıp görseydi, maalesef olmadı. Abime demokrasi ve barışın hakim olduğu bir ülke armağan edeceğiz. Mustafa küçük şeyler ile mutlu olup, büyük hayalleri olan biriydi.  Büyük direndi, büyük bir etki yaratı. ‘Gün gelecek’ diyordu, umarım bu uğurda şehit düşmüş tüm arkadaşlar için onurlu bir barış inşa edilir” dedi.    EMEK MÜCADELESİ   Tekik ile 1990’lı yıllarda sendikal mücadelede tanışan Petrol İş eski Êlih Şube Başkanı Şehmus Kaygusuz da Tekik’in emek alanındaki mücadelesine anlattı. Tekik’in direnişçi bir ruhu olduğunu dile getiren Kaygusuz, “1990’lı yıllarda kendisi ile tanıştım. Petrol İş Sendikası’nın kurduğu bir kooperatif vardı, Petkop. Kendisi üniversite okuyordu hem de orda hizmet ediyordu. Sendikal mücadeleyi yürütüyordu. 1990’lı yıllarda Ahmet Timurtaş’ın Petrol İş Êlih Şubesi olduğu dönemde koltuğa oturup ‘Bende bir gün bu koltuğa oturup emekçilerin öncüsü olacağım’ dedi. 2005 yılında başkan yardımcısı oldu. Sonrasında sendika başkanı oldu. Tüm zamanını halkı için ayırdı. Özlemi bu ülkeye bir barışın gelmesiydi” dedi.    Tekik’in mütevazi bir insan olduğu ve her dönemde direndiğini kaydeden Kaygusuz, “Sürekli onurlu barış talebi vardı. Bunun için ciddi bir mücadele verdi. Batman işçi sınıfının yoğun olduğu bir yer. Birleştirici bir gücü vardı. Birliğin bir simgesiydi. İkna kabiliyeti çok iyiydi. Mustafa iyi bir hevaldi. YaşamıM boyunca onun güzel anısını yaşatacağım” diye konuştu.   ‘İDEALLERİNİ YERİNE GETİRECEĞİZ’   Tekik’in mahalle arkadaşı Petrol İş Êlih Şube Eşbaşkanı Lokman Akkuş da, “Biz aynı mahalle aynı avluda büyüdük. Yaşça bizden büyük olmasına rağmen arkadaşımız gibiydi. 2007 yıllında Petrol İş’e başvurduğumuzda Mustafa mali sekreterdi. Onu orda görünce çok sevindim” dedi.    Sendikal mücadelede Tekik’in kendisine öncülük ettiğini ve önünü açtığını kaydeden Akkuş, “Mücadele ettiği yolda yürümeye çalışıyorum. Petrol İş’in örgütlü olduğu tüm illerde çalıştı. Taziye için tüm şubeler aradı. Sendikal mücadelenin yanında il eşbaşkanı olduğu süreçte de direnişini ortaya koydu. Onurlu barış için direndi. Onun ideallerini yerine getireceğiz. Hem sendikal hem de siyasal anlamda bunun mücadelesini yürüteceğiz. Onun yolunda direnmeye devam edeceğiz” dedi.   'BARIŞI İNŞA ETMEK İSTİYORDU'   DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı Songül Korkmaz’da birlikte siyasi faaliyette bulunduğu Tekik’in mütevazi biri olduğunu belirtti. Tekik’in deneyim ve tecrübelerini kendisiyle paylaştığını da dile getiren Songül Korkmaz, “Ölümü bizi derinden etkiledi. Gülistan’ın kaybı onu derinden üzdü. Yaşamını yitirdiği gün yanındaydım. Oradaki duruşu çok iyiydi. Çok güçlü bir kişiliğe sahipti” ifadelerini kullandı.  Tekik’in onurlu barış umudunu hiçbir zaman kaybetmediğini dile getiren Songül Korkmaz, “Sürecin barış ile sonuçlanması için 3’üncü yolun önemini hep anlattı. Demokratik siyasetin önünü açılmasını dile getiriyordu. Akan kanın durması ve onurlu bir barışın inşası için mücadelenin büyütülmesi çağrısında bulunuyordu. Süreçten umutluydu. Annelerin özlemi duyduğu barışı inşa etmek istiyordu, bunun için çok çalışıyordu. Onun anısına bağlılık olarak onurlu barışı getireceğiz. Kürt halkı çok değerli bir evladını kaybetti.  Barışı görmesini çok isterdik. Bana kattığı bütün o değerli katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. İyi ki onun yoldaşı oldum, omuz omuza mücadele ettik. Ona sözüm olsun, her alanda mücadeleyi sürdüreceğiz” diye konuştu.   MA/ Fethi Balaman