Şam'da Türkiye oyunları

img
KOBANÊ - Türkiye'nin paramiliter gruplar içerisindeki DAİŞ'lileri geçici yönetimin Savunma Bakanlığı'na yerleştirmeyi istediği ve QSD'nin farklı bölgelere dağıtılması için HTŞ'ye dayatmalarda bulunduğu kaydedildi. 
 
Heyet Tehrir el-Şam (HTŞ), Şam’ı ele geçirerek iktidarı aldıktan sonra meşruiyet kazanmak için birçok görüşme gerçekleştiriyor. Bir yandan da Türkiye Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) yönlendirmesi çerçevesinde özellikle SMO grupları içerisine yerleştirilen yaklaşık 8 bin DAİŞ’linin geçici yönetimin Savunma Bakanlığı üzerinden meşrulaştırma arayışında olduğu öğrenildi.  
 
MİT Müsteşarı İbrahim Kalın’ın, Şam’da Colani ile yaptığı görüşmenin ardından 12 yıl sonra Şam’da açılan Türkiye Şam Büyükelçiliği’nin bitişiğindeki binanın altında HTŞ ve MİT Ortak İstihbarat Odası kuruldu. AKP-MHP hükümetinin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Şam’da yaptığı görüşmenin ardından, Havaalanı ve Esad rejimine ait stratejik yerlerde karargah merkezleri açıldı. Suriye telefon hatları olmak üzere birçok iletişim merkezine istihbaratı faaliyetleri için MİT elemanlarının yerleştirildiği kaydedildi. 
 
DAİŞ’i MEŞRULAŞTIRMA ARAYIŞI  
 
Edinilen bilgilere göre; Türkiye’nin MİT üzerinden 25 Aralık 2024 tarihinde, HTŞ denetimindeki geçici yönetimin Savunma Bakanlığı’na yeni bir talimat gönderdi. Talimatnamede daha önce HTŞ ve SMO çatısı altındaki grupların içine yerleştirilen ve çoğunluğu Türkiye kentlerinde özel askeri kamplarda eğitilen yaklaşık 8 bin DAİŞ’linin Şam Geçici Hükümete bağlı Savunma Bakanlığı’na bağlanması dayatmasında bulunduğu öğrenildi. 
 
MİT tarafından Savunma Bakanlığı’na bağlanması için dayattığı ve DAİŞ’lilerin aralarına yerleştirilen HTŞ ve SMO grupların isimleri şöyle; “Liwa (Tugay) Ensar El Sîna, El Sina Ordusu, Said Bin Ebu Weqas Tugayi, Nuredin Zenki Hareketi, Ehrar El Şam (Hem Hesen Sofan grubuna bağlı hem de Amir El Şêx grubu), Feyleq El Rehman, Cebhet El Cinubiya Güçleri, Cemil Salih sorumluğundaki Ceyş El İza, Ceyş El Nasir, Cebhet El Şamiye, Biwêdani sorumluluğundaki Ceyş El İslam, Feyleq El Mecid, 51’inci Firqa, Siwar El Şam, 9’uncu Firqa, Sultan Süleyman Şah Firqası, El Hemza Firqası, Sultan Mihemed El Fatih Tugayı, 113’üncü Tugayı, Ceyş El Nuxba, Sultan Melik Şah, El Mutesim Fırkası, Ceyş El Şerqiye, Semerkand Tugayı ve El Selam Tugayı.” 
 
QSD DAYATMASI
 
Öte yandan Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD) de ortadan kaldırılması noktasında ısrar edilmesi istendi. Dayatma çerçevesinde geçici yönetimin QSD’yi ordu içine ayrı bir güç olarak girmek istemesi halinde farklı bölgelere konumlandırma dayatmasına bulunacağı belirtildi. QSD’nin yeniden örgütlenme ihtimaline karşı Kuzey ve Doğu Suriye’de konumlanmalarına izin verilmeyeceği Humus, Hama gibi orta ve güney kesimlerde konuşlandırılma dayatmasına bulunulacağı kaydedildi.  
 
SMO: TÜRKİYE BİZİ KANDIRIYOR
 
Türkiye’nin ise kendisine bağlı olan SMO gruplarının bir bölümünü Minbic, Tişrîn ve Qereqozak ile Kobanê saldırılarında kullanırken Serêkaniyê, Girê Spi ve Cerablus’taki üyelerine ise Esad rejiminin düştükten sonra kendi yaşadıkları bölgelere gidebilecekleri sözünü vermesine rağmen uygulamadığı belirtildi. Türkiye’nin kendilerine verilen sözü tutmadığını belirten SMO’luların bir bölümünün ayrıldığı kaydedildi. Türkiye’nin ise tüm grup komuta kademelerine talimat göndererek kaçmaya teşebbüs eden kim varsa öldürmeleri konusunda inisiyatif verdiği belirtildi. Alınan bilgilere göre; başta Serêkaniyê ve Girê Spî olmak üzere Türkiye’nin kontrolü altındaki bölgelerden şuana kadar 325 SMO üyesinin kaçabildiği, teşebbüste bulunan 10 kişinin ise öldürüldüğü öğrenildi. 
 
Yine Türkiye HTŞ’ye karşıt olarak bilinen Ceyş El İslam grubunu yatıştırmak ve razı etmek için MİT sorumluları ile birlikte Bab El Hewa Kapısı’ndan Türkiye’nin Halep konsolosluğuna geçerek, HTŞ bölge sorumluları ile bir toplantı gerçekleştirdikleri belirtildi. 
 
ÖZERK YÖNETİME KARŞI CEYŞ EL İSLAM GRUBU
 
MİT öncülüğünde gerçekleştirilen toplantıda Ceyş El İslam grubunu yatıştırmak ve sorun çıkartmaması için özerk yönetim alanlarından bazı bölgelerin denetimini bunlara verilebilineceği yönünde söz verildiği belirtildi. Grubun kendi ismiyle deği  HTŞ’nin hamle adı olan Redie El İdwan ismiyle bu bölgelerde yer alacağı kaydedildi. Söz konusu bu bölgeler Halep’in bazı noktalarından başlayarak Dêr Hafir, Meskene ve Tebqa hattına kadar uzanıyor. Haber kaynağının verdiği bilgiye göre, Ceyş El İslam grubu bu durumun bir oyun olabileceği endişesi yaşıyor. Grup kendilerinin Özerk Yönetime karşı kullanılmak istediği yönünde kaygılar taşıyor.  
 
MA / Erdoğan Altan