CENEVRE – PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin insanlık için tarihi bir fırsat olduğu belirtilen BM önündeki eylemde, “Abdullah Öcalan’ın çözüm odaklı fikirleri halklar açısında tek seçenek olarak ortaya çıkmıştır” denildi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü talebiyle İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi önünde Kürdistanlıların oturma eylemi sürüyor. 25 Ocak 2021'den bu yana her çarşamba BM Ofisi'nin yer aldığı Nation Meydanı'nda "Dem dema azadiyê ye" hamlesi kapsamında oturma eylemi düzenleniyor.
Bu hafta düzenlenen eylemde basın açıklaması öncesi 15 Şubat’ta Tişrîn Barajı’nda katledilen Gazeteci Egîd Roj’un şahsında 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. Ardından açıklamayı yapan Cenevre Eylem Komitesi Üyesi Veysel Kuşkanadı, 21 Şubat Uluslararası Anadili Günü’nü hatırlatarak 60 milyon Kürt'ün anadilde eğitim hakkından mahrum bırakıldığını söyledi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Yeşil Sol Parti (YSP) üyelerinin evlerine düzenlenen baskınlara değinen Kuşkanadı, Wan Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasını da kınadı.
‘GAZETECİLERİN ÖLDÜRÜLMESİ SAVAŞ SUÇUDUR’
Türkiye’nin, Kuzey ve Doğu Suriye’de sürdürdüğü saldırıları hatırlatan Kuşkanadı, "İşgal saldırılarıyla Kürt halkının on yıllardır sürdüğü mücadeleyle elde ettiği kazanımlar hedef alınmıştır. Bu saldırılar insanlığa karşı işlenmiş uluslararası savaş suçları kapsamında ele alınmalıdır. Türk devleti bu suçlarını örtbas etmek adına gazetecileri hedef alarak katletmeyi sürdürmektedir. Gazeteci Egit Roj'un şahsında tüm gazetecilerin öldürülmesi bir savaş suçudur" diye konuştu.
15 ŞUBAT KOMPLOSU
Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat 1999’da gerçekleştirilen uluslararası komplo sürecine değinerek konuşmasını sürdüren Kuşkanadı, "15 Şubat tarihi tesadüfi bir tarih değildir. 15 Şubat 1925'te Şeyh Sait isyanın başladığı tarihte Önder Apo'ya yönelik uluslararası komplo ise 15 Şubat 1999'da gerçekleştirildi. Şeyh Sait ve arkadaşlarının idam edildiği 29 Haziran'da ise Önder Apo'ya yönelik idam kararı alındı" dedi.
‘GÖRÜŞMELER İNSANLIK İÇİN TARİHİ BİR FIRSAT’
Kuşkanadı, son olarak şunları söyledi: “3'üncü Dünya Savaşı'nın merkezinde yer alan Ortadoğu'da kalıcı barış ve demokrasi taleplerinin gerçekleşmesi için görüşmelerin yürütüldüğü bugünlerde Önder Apo'nun çözüm odaklı fikirleri halklar açısında tek seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Önder Apo'nun çözüm odaklı fikirlerinin hayata geçirilmesi insanlık için tarihi bir fırsat olarak önümüze sunulmuştur. Bu da ancak Önder Apo'nun fiziki özgürlüğün sağlanmasıyla mümkün olacaktır."