Hezil Çayı’nda ‘güvenlik’ barajı inşası

img

ŞIRNAK - Uludere'de daha önce yapılan 6 barajın ardından bu kez Hezil Çayı üzerine yeni baraj yapımına tepki gösteren yurttaşlar, doğayı, yaşamı tehdit eden barajlara herkesin karşı çıkması gerektiği çağrısı yaptı. 

Şırnak’ın Uludere ilçesinde 2009’da Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından “güvenlik” adı altında bölgeye yapılan barajlar, ekolojik dengeyi tehdit ediyor. İl merkezi ile Uludere ilçesi arasındaki 60 kilometre uzunluğunda olan vadideki dere üzerine yapılan 6 barajın yapımı tamamlandı. 7’nci barajın da aynı bölgede yapılacağı belirtiliyor. Bölge halkı için tehdit oluşturan barajlarla, tarım alanları da bir bir yok edildi. Bölgenin yüzölçümünün yüzde 75’ini aşan alanda 4'üncü grup olarak nitelenen metalik madenciliğe açılırken, geri kalanında ise "güvenlik" adı altında barajlar yapılıyor. Köyleri dahil nüfusu 44 bin 924 olan ilçede, 7 barajın yapılması dikkat çekiyor. 
 
Şimdiye kadar Hîlal, Ziravik (İnceler), Nêrweh (Taşdelen), Bilih (Işıkveren), Kiror (Ortabağ), Roboskê (Ortasu) köylerinden geçen dereler üzerinde barajlar yapıldı. İlçeye bağlı Sêgirkê (Şenoba) beldesinde bulunan ve Hezil Çayı’nın geçtiği Heftboriyan olarak bilinen bölgede yapılacak yeni barajın ihalesinin AKP’li Belde Belediyesi Başkanı Alihan Babat’ın aldığı iddia edildi. 
 
Bölgede yapılan barajlar ve doğa talanına tepki gösteren Uludereliler, ilçede yapılan barajların doğaya ciddi bir zarar verdiğini belirterek, nefessiz bırakıldıklarını söyledi. 
 
DOĞA TALANI
 
Feyzi Babat, bölgede yapılan barajların bölge insanı üzerinden ciddi bir tahribata yol açtığını ifade ederek, "Uludere'de yeni bir baraj yapımının hazırlıklarına başladılar. Bu gördüğünüz su Kêla Memê’den geliyor. Şimdi burada da baraj yapmak istiyorlar. Doğamızı talan ediyorlar. Burada yapılan her bir baraj doğa talanı, doğa katliamı demektir. Bir taraftan su kaynaklarımızı kuruturken, bir taraftan da ağaçlarımız kesiliyor. Bölge halkının bu doğa talanına karşı sessiz kalmamasını istiyoruz. Herkes buna karşı durmalı ve tepkisini göstermelidir" dedi.
 
"Hayvanlarımızı, doğamızı ve kültürümüzü bu şekilde tehlikeye atıyorlar" Babat, hiç kimsenin bu talana karşı sessiz kalmaması gerektiğini vurguladı. Sêgirkê'nin doğu tarafı Kêla Memê, batı tarafı Besta, güney tarafının da Cudi Dağı olduğunu aktaran Babat, "Bu kadar zengin olan bir bölgede barajın yapılması kabul edilemez. Bütün bölge halkı buraya gelip piknik yapıyor. Herkes buna karşı tepkisini büyütmelidir” diye konuştu. 
 
SU KAYNAKLARI KURUYOR 
 
Bölgede 7'nci barajın yapılacağını dile getiren Zeynep Unat ise, "Bu barajlara karşı tepkimizi ve sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Çünkü bu barajlar sadece insan hayatını değil, bütün canlıların hayatını ve iklim şartlarını da değiştiriyor. Bölge su kaynaklarıyla zenginken, şu anda yapılan barajlardan kaynaklı su kaynakları kuruyor ve bölge halkı su sorunu yaşıyor. İnsanlar bağını ve bahçesini ekemeyecek duruma geldi. Barajlar yerine burası turizme açılabilir. Bu da bölge halkı açısından daha iyi olur. Bölge muazzam bir güzelliğe sahip. Ve bizler buraların ranta, barajlara açılmasını istemiyoruz. Doğamız bizim nefesimizdir, doğamıza sahip çıkalım” çağrısı yaptı. 
 
MA / Zeynep Durgut