HDP’li Kemalbay: Hayal ettiğimiz yaşamdan korkuyorlar

img
İZMİR - “Emek, ekoloji ve toplum” panelinde konuşan HDP’li Serpil Kemalbay, “Kobane’de kurulan yaşam, Gezi’de hayal ettiğimiz yaşama çok benziyor. Dolayısıyla iki mücadelenin bu kadar çok saldırıya uğraması, kurmayı hayal ettiğimiz yaşama yönelik korkularını gösteriyor” dedi.
 
İzmir Kent Konseyi, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında “Emek, ekoloji ve toplum” konulu panel düzenledi. İzmir Kent Konseyi binasında düzenlenen panele Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Serpil Kemalbay, Murat Çepni, akademisyen-yazar Hakan Yurdanur ve Yeşil Sol Parti İzmir İl Eş Sözcüsü Hüseyin Çağlar konuşmacı olarak katılırken, HDP İzmir İl Örgütü binasına yönelik gerçekleşen saldırıda katledilen Deniz Poyraz'ın anne ve babasının yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Öte yandan panel, Deniz Poyraz'a adandı. 
 
Panelin açılış konuşmasını İzmir Kent Konseyi Başkanı Adnan Akerli yaptı. Akerli, "Bir yanda kendi çıkarları için doğayı talan eden yobaz bir anlayış, bir yanda ise buna karşı direnenler var. Ülkeyi kurtuluşa götürecek olan şey doğa ittifakıdır. Her türlü farklılıklarımızı bir kenara bırakarak bir arada olmalıyız. Biz de çalışmalarımıza Ekoloji ve İklim Değişikliği çalışma grubu olarak devam ediyoruz. Bunu meclise dönüştüreceğiz. Bu meclis Gezici bir meclis olacak” dedi. 
 
'DOĞAYA BORÇLUYUZ'
 
Daha sonra konuşan akademisyen-yazar Hakan Yurdanur, kapitalizmin ilerleme uğruna insan ve doğayı yok ettiğini belirtti. Kapitalist sistemde eşyanın onu üreten insandan daha değerli olduğunu vurgulayan Yurdanur, "Yaşamayı, hayatta kalmaya indirgediğimiz bir durumla karşı karşıyayız. Yağmur yağmadan önce sistem bize şemsiyeyi veriyor. Ama yağmur yağınca geri alıyor. Buna da adalet diyor. Kapitalizmde küçük bir azınlık çok mutlu. Ama büyük çoğunluk zulüm içinde yaşıyor. Toprak, su özelleştirildi. Sırada hava var. Bunu ilk söylediğimde 'öyle şey olmaz' demişlerdi. Ama olacak. Bu mekanizma içerisinde devlet devlete insan insana borçlu ama bu sistemde herkes doğaya borçlu. Bir yılda tüketmemiz gereken kaynakları 6 ayda tüketiyoruz. Doğal olarak doğaya 6 ay borçlu oluyoruz" dedi. 
 
“Ekonomik büyüme” kavramının sahtekarlık olduğunu vurgulayan Yurdanur, "Ekonomik büyüme ile kalkınma aynı değildir. Ekonomik büyüme ile refah düzeyi artmaz. Sadece birilerinin cebine daha fazla para girer. 'İnsanın ihtiyaçları sınırsızdır' diye bir aldatmaca vardır. Ama aslında sermayenin ihtiyaçları sınırsızdır. Sermayenin saldırılarına karşı birleşmemiz, çoklaşmamız gerekiyor. Bir an önce harekete geçmezse geriye kurtaracak bir şey kalmayacak" diye konuştu.
 
'EKOLOJİ İTTİFAKI KURABİLİRİZ'
 
Yeşil Sol Parti İzmir İl Eş Sözcüsü Hüseyin Çağlar da, yaşanılan sorunların sistemle bağının kurulmadan çözülemeyeceğine işaret etti. Doğaya yönelik saldırıların ekokırım tarifine geldiğini aktaran Çağlar, şunları söyledi: "Küresel ısınma 1 buçuk dereceyi geçince şuan yaşadığımız gibi yaşayamayacağız. İklim krizinin etkileri sonucu göçler yaşanmaya başlayacak. Göçlerin olduğu yerde ırkçılık ve savaşlar yaşanacak. İklim krizinin etkileri açısından kapitalist ülkelerde çevre bilinci geliştikçe kirli endüstriyi bizim gibi ülkelere taşıyor. Kapitalist ülkeler sanayi de kullanılan ham maddeleri de bizim gibi ülkelerden çıkarıyor. Bütün dağlarımızda maden araması söz konusu. Kapitalizm bütün sorunlarını buralara aktararak iklim krizinin sonuçlarını bizim gibi yaşamıyor. Dolayısıyla radikal önlemler almalıyız. İnsanlık yok olur mu bilinmez ama ciddi bir süreç yaşanıyor. Bunun çözümü için sistem değişikliği gerekiyor. Toplumun kutuplaştırılmasına karşı en kolay ittifakı ekoloji alanında kurabiliriz."
 
GEZİ VE KOBANE
 
HDP Milletvekili Serpil Kemalbay da, Gezi Direnişi’ne değindi. Gezi eylemlerinin “metasız bir toplumu ve ekolojiyi savunduğunu” söyleyen Kemalbay, “Gezi ‘yeni bir yaşamı biz kurabiliriz’ diyordu. Gezi gibi Kobane’yi de konuşmamız gerekir. Kobane’de kurulan yaşam bizim Gezi’de hayal ettiğimiz yaşama çok benziyor. Kobane’de birlikte bir yaşam inşa ediliyor, orada sermayenin değil, halkın çıkarları gözetiliyor. Dolayısıyla iki mücadelenin bu kadar çok saldırıya uğraması kurmayı hayal ettiğimiz yaşama yönelik korkularını gösteriyor. Bu hayal kurulmasın ki sermaye düzeni sürsün istiyorlar” dedi.  
 
Toplumun çıkarları için doğrudan demokrasiye ihtiyaç olduğunu aktaran Kemalbay, bu olmayınca yerel yönetimlerin bir avuç sermayedar tarafından kuşatıldığını ve halkın çıkarından uzaklaştığını ifade etti. 
 
'DOĞAYI KATLEDİYORLAR'
 
Panelde son olarak konuşan HDP Milletvekili Murat Çepni, dünyanın bir yok oluş ile karşı karşıya olduğunu belirtti. “Muhalefet çizgisinden kazanma çizgisine sıçramamız gerekiyor” diyen Çepni, şöyle devam etti: “Kapitalizmin varoluşsal bir kriz içinde olduğunu tespit ettik. Dünyanın bu halde oluşundan 7 buçuk milyar insan sorumlu değil. Dünya insan faaliyetlerinden kaynaklı bir yok oluş ile karşı karşıyaysa bunun sorumlusu dünyada fosil yakıt tüketimini elinde tutan 10 tane şirkettir. Yine AKP dönemi büyük bir yıkımla gerçekleşti. Karadeniz’de şirketler, Kürt illerinde ise askerler eliyle doğayı katlediyor. Buralarda ki insanları ucuz iş gücüne dönüştürmek için göçe zorluyor. Dolayısıyla kapsamlı bir saldırı ile karşı karşıyayız. Bunun için biz ekoloji mücadelesi yürütürken aynı zamanda faşist ideolojiye karşı mücadele yürütüyoruz. Bu mücadele aynı zamanda antiemperyalist bir nitelik barındırıyor. Yine demokrasi mücadelesinin bir parçası.” 
 
Panelde konuşan Deniz Poyraz’ın annesi Fehime Poyraz ise, askeri operasyonlara değinerek, ağaç kıyımlarına tepki gösterdi. 
 
Panel, konuşmaların ardından soru cevap bölümüyle sona erdi.